The U.A. Student!

9

[Öğleden sonra 12:50]

Yemek sırasında yaşanalardan sonra en sonunda etraf sakinleşmişti. Sınıfta oturmuş Aizawa-sensei'yi dinliyorduk.

... sizi her türlü yaşanabilecek olaya karşı hazırlamak için bir kurtarma çalışması yapacağız!

Aizawa-sensei sınıfa girdiğinde bir yere gideceğimizi söylemişti, bunu açıklıyordu şimdide. Kahramanlık kıyafetimizi giymemizi söylerek sınıfı dağıttı.

15 dakika sonra herkes giyinmiş okul otobüsünün önünde duruyordu. İida otobüsün oturma şeklini ikili ikili olduğunu düşünerek herkese numaralarına göre oturmalarını söyledi. Daha farklı bir oturma şekli olduğunu öğrenince yıkıldı tabii.

"Lanet olsun düşündüğüm otobüslerden değilmiş!"

İida'nın söyledikleri üzere kıkırdamadan edemedim. Çok komik davranıyordu. Yanımda oturan Bakugou ise normalden daha sessizdi. Bana sadece bakmakla yetindi. Sonra Midoriya'nın yanında oturan Tsu-chan konuştu:

"Midoriya, senin özgünlüğün All Might'ınkine çok benziyor."

Duyduğu üzerine strese giren Midoriya kekelemeye başladı ve bana baktı hızlıca. Ben de hızlıca kafamda bir şey kurmaya başladım. O sırada Kirishima Midoriya'nın gücünün daha farklı olduğunu çünkü kemiklerini kırdığını söyleyerek karşı çıktı. Tanrı seni korusun Kirishima.

"İkisinin de havalı ve güçlü benlikleri var, benim sertleşme benliğim o kadar da hoş değil."

"Bence senin gücünde çok havalı Kirishima, bu benlik ile bir sürü şey başarabilirsin." Dediğimden sonra ona gülümsedim. Biraz kızardı ve ensesini tutarak teşekkür etti.

" Profesyonal kahraman için çok işine yaracak bir benlik bu!" diyerek Midoriya benim fikrime katıldı.

"Profesyonal kahraman için sadece benlik yetmez, popülerlik de çok önemli. Işıltışı benliğim ile çok popüler olacağım!"

"Tabii her kullandığında karnın ağrımazsa."

"Gösteriş ve güçten bahsediyorsak bence Bakugou ve Todoroki bir numara."
Bakugou duyduğu cümle ile sırıttı

"Ama Bakugou çok asabi, o asla popüler olamaz." Tsu-chan'nın bunu demesiyle Bakugou hemen yerinden kalkıp ona bağırmaya başladı. Kulaklarımı kapamanın bir işe yaramayacağını düşündüğüm için Bakugou'nun kolunu tutup onu geri çektim. Bir anlığına dengesini kaybetmesi üzerine kalktığı yere geri düştü. Bana öyle baktı ki sözler anlatamaz, sadece bir an beni öldüreceğini düşündüm. Tsu-chan olanlardan etkilenmemiş gibi konuşmaya devam etti.

"Ama bana kalırsa Akane-chan en popüler olacak. Çünkü diğer iki güçlü kişinin yanı sıra sosyalleşme kapasitesi bir tek onda var. Çok işe yarar bir yeteneği var ayrıca."

Duyduğum şey üstüne biraz kızardım.

"Ayy Tsu-chan teşekkür ederim ama bence buradaki herkes kendi yöntemiyle çok popüler olacak!"

Tsu-chan bir şey diyemeden önden Aizawa-sensei bağırdı.

"İnmeye hazır olun, geldik."

——-——-—————-——-——-—————-——-——-—————-

"SÜPERRR!!"

Önümüze serilmiş kocaman alan üzerine herkes çok heyecanlanmıştı. Çok büyük bir yerdi ve bir sürü bölümü vardı. Sel, heyelan, yangın vesaire...

"Umulmadık sınanmaların Jumbo Odasına hoş geldiniz!"

*Gerçekten de USJ!* herkes kısaltmaya uygun bir isim olduğunu duyunca şaşırmıştı.