Bu bölümü hep yanımda duran essecey e yazıyorum iyi okumalar
Kapıdan içeri girdiğimde siyah duvarlarla kaplı karanlık bir oda görmüştüm ışığı yakmamla gerçekte. Odada Işık'tan başka beyaz olmadığını gördüm ve siyahtan başka renkte kullanılmamıştı karanlık bir yerdi burası beni anımsatıyordu eskileri sonra bazı sesler duyulduAnlamıyorsun onu sevemem o katilin kızı o olamaz yapamam bunu
Kimdi bu kız sonra bir ses duyuldu gıcırdama sesi korkuyla irkildim ve ağzımdan çıkan çığlıkla elim ağzıma kaydı sonra kapı açıldı ve Ali geldi hala Cenk ismine alışamamıştım
" ne işin var senin" "şey" diyebildim sadece başka ne denebilirdiki küp kırmızı olmuştu sinirden kızdığı belliydi "Defne ne duydun çabuk söyle" yüksek çıkan sesiyle sinirlendim bana bukadar bağırmaya hakkı yoktu "hiç birşey duymadım ve bana bu kadar çıkılmanızda anlamıyorum" dediğimde sakinleşmek yerine dahada kızdı "bana yalan söyleme duydunu biliyorum bana duyduklarını söyliyceksin" bu sefer bende yüksek konuştum "anlamak istemiyormusun ben birşey duymadım yeter duysam söylerdim dimi !" Kolumdan tutup beni kendine çekti "evimden defol git" boğozıma yapışan hisle yutkundum gözlerim dolmuştu "ben birşey duymadım anlamıyormuşum beni duymadığım şey için yargılayamassın ve istiyorsan giderim" dediğimde ağlamak üzereydim bana aynı sinirle bakarken sadece " git"dedi bende o anla kafamı sallayıp gittim napabilirdimki kendime gülüp söylendim "yılların kötü kraliçesi iyi kraliçeye mi dönüşmüş aaa yapma bu kadar zavallı olamazsın kötüler arasındaki tüm zirveni yerle bir edeceksin" dedim histerik bir gülüş atarken kendime bu şımarık adam bana git diyemez! Kimse diyememişken onun demesi haksızlık Konak'tan çıkıp demirlerden çıkmıştım karşımda kocaman bir orman bana bakıyordu bende ona biraz bakıştıktan sonra göz devirip ormana yürüdüm hava kararıyordu bulutlarda yağmurun geliceğini haber veriyordu şansıma omuz silkip ilerledim yağmuru severdim sonuçta buda şansımın bana bu gün daha ters bakmayacağının habercisiydi.... ne kadar yürümüştüm hiç bir fikrim yoktu ama görünüşe göre bir saattir yürüyordum arkamı döndüm hey Konak nerde??? Ah kayboldum dimi şans işte susucam 🤐 artık bıktım ben konuşunca ters bakmaya başlıyor şansım ve yüzüme düşen ıslaklıkla gökyüzüne döndüm " hoşgeldin yağmurum sende geldinya şans ve şansızlığım eşitlendi artık" kendime sırıtırken ilerlemeye devam ettim sonra bir şey oldu birşey bir his izlenme hissi etrafıma baktım kimse yoktu hayvandır heralde ormandayım sonuçta dedim kesip attım yağmurdan şırıl sıklam olurken neden bu kadar inçe giyildiğinde konusunda fikrin yoktu üşüdüğümden değildi ama sanki daha kalın giyinmeliydim bir iki adım daha atarken etrafa tekrar baktım içime bir kez kuşku dolmuştu sonuçta sonra bir ağaç takıldı gözüme ağacın yanına gitmiştim ve yazan yazıyı okudum "katliam" elimle ağzımı kapatırken etrafa baktım bunlar onlardı kendimi korumalıydım yani kaçmalıydım etrafı izlerken ağaçlardan ağaçlara geçme sesi duydum çalıların sesi hızla koşarken arkama bakmadan gidiyordum buldular beni unutmadılar biliyorlar ve beni öldürücekler ilerlerken koşma sesleri çalılıklar hırlamalar sonra bacağıma uğrayan acıyla yutkundum yere düşerken etrafa korkuyla bakıyordum sonra birini gördüm diğer ağaca koşarken çığlık attım etrafımı sarmışlardı elimle kolumu tutarken korkuyla konuştum. " kimsiniz beni rahat bırakın". Dedim hırlayarak "Katliam" dedi yabancı bir şiveyle ayağimdaki acı artarken ağacın arkasından Ordu çıktı resmen sonra aralarında Fransızca konuştular daha çok mırıldandılar sonra biri öne çıkıp sırıttı " sen Şu ünlü hayaletsin dimi" dedi yabancı şiveyle konuştunu düşündüğüm kişi ama Türkçesi benden bile iyiydi Ama en çok özlediğimde hayaletti ya neyse " Türkçe biliyorsun" dedim bağırdı " kes soruma cevap ver" bu acıyı onlardan çıkaracaktım yapacaktım dudaklarımı büzdüm " ayy hayalet kim bilmiyorum ben ama" dedim o ise bana yaklaştı ve kolumdan kaldırmaya çalıştı kolumu geri çekip ayağına çelme taktım anında beklerinden silah çıkardı herkes adam ayağı kalktı ve çamur olmuş yüzünü sildi sonrada küfür etti Fransızca "şşştt yavaş ol lan dilini bilmiyormuyum sandın ben Tüm görevlerimi senin gibileri gebertmeye adadım" "benim gibiler" dedi tek kaşını havaya kaldırıp. gözlerimi devirip ona baktım sonra bir kaç kişi beni kolumdan tutup götürdü arabaya bindirdiler
15dksonra
Bir depo önüne gelmiştik arkamızda siyah arabayla bu araba nerden çıkmıştı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAĞMUR
ChickLit"Benim kimsem yok artık ve hepte öyle kalıcak!" "Ben varım..." dedi gözlerime bakarken bunu ona yapamazdım o-o çok iyi ve ben asla onun kadar iyi bir insan olamadım çünkü geçmişim,yaşamım buna engeldi.