20.bölüm

11 7 1
                                    

Etrafımı saran Çimenlerle aklımın yitirdiğimi hissettim çimenleri üstümden attığımda ayağı kalkıp etrafa baktım gördüğüm manzara bana şok yaşatırken etrafımı tarıyordum vücüdümda korku hızla gezerken mezarlıkta olduğumu beynimde az önce kesin netleştirmiştim ama mezarlıklar girimsi bir renk yerine maviydi masmavi mezarlar ürpertici neden bardaydım bu bir rüyaysa uyanmalıyım arkamı döndüğümde gördüğüm iskeletle çığlığım tüm mezarlığı kapladı iskelet bana dokunacakken gözlerimin yavaşça kapanması bakıldığıma işaretti.gözlerimi açtığımda kendimi yatakta görmemle rahatladım yatakta oturur pozisyona geldiğimde sağımda gördüğüm ölü bedenle gözlerim kocaman açıldı yataktan inip ölü bedene dokunduğunda gözleri açık bana bakıyordu bu bu oydu.onu görmüştük ben ben onu toprakla gömmüştüm nasıl?!!o an aklıma tekrar gelirken odadannkoşarak çıktım "abi!" Abim odasında yoktu Gökhan'a baktım oda yoktu tüm konağı ararken "Gökhan, Abi nerdesiniz!!!!"
ve Şeytan söz vermişti melek yanından giderken ne olursa olsun benim olucaksın bana döneceksin benden yardım isteyeceksin!"
Kendimi buz gibi havaya atarken vücudümdaki kanlar yüzümü dondurmuştu silahın sesinin geldiği yere bAktım "Sen-! Ölmüştün!" Yere vücüdüm yığılırken bir beden gördüm Ali? "Bana ihtiyacın var benimde sana"
•. •. •.
Titreyen bedenimle gözlerimi açtığımda bir süre sonra titremem geçti ayağa kalkmak istedim. Ayaklarım bacaklarım onları hissetmiyordum elimi kaldırmak istediğimde sanki tüm bedenim baskı altına girmiş gibiydi sanki kıpırdayamıyordum kendimi ne kadarsa zorlasam olmuyordu hiç bir yerimi hissetmiyordum buda bir rüyaydı dimi nolur rüya olsun konuşmak istesene konuşamıyor dudaklarımı kıpırdatamıyordum napıcamtım gözlerimi kapattığımda tek yapabildiğiminnbu olduğunu anladım gözlerimi açıp kapatmak.
- a - a
15dk geçmişti kim tavana saat takar ki? ben takarım! Vücudum kıramplaşmaya iğneler batıyormuş hissi veriyordu Kendimi biraz daha zorladığımda kendimi yavaşça hareket ettiriyordum Ayağı kalktığımda normale dönmüştüm bu işte çok iyiydi. Banyoya girip yıkandım ve ardından tekrar uyumak İÇİN ve yatağa geçtim ama rüyalar tam uyuyacakken beynime giriyor ve uyumamı engelliyordular
Ve ben ilk defa bir şeyden korkmuştum kabuslarımdan
Sabah:
Aşağı indiğimde Gökhan'ı sinirden saçlarını yıkarken buldum "Gökhan? Neyin var??" Bana baktı durdu ve sonra tekrar önüne döndü. "Gökhan iyimisin?" Dediğimde sakladığı gözlerinden bir damla aktığını gördüm Gökhan ağlıyormuydu? Burnunu çekti tek damla akan göz yaşını sildi ve titrek bir nefes verdi bana döndü "hazırlan partiye gidiyoruz" dedi bu neydi şimdi Gökhan hızla ilerlerken  peşinden gitmek istedim ama bunun daha kötü olucağından yanlız kalmasına izin verdim ve dediği cümleyi düşündüm parti ne partisi bu?? Omuz silkip odama çıktım ve ne giyinebilirim diye. Baktım hımımım...sonunda siyah uzun bir elbiseye karar kıldım belindeki siyah taşlarla kendini belli ediyordu üstüme beyaz buluzumu giyindim saçımı serbest bırakıp solgun ama otoriter bir makyaj yaptım rujumu sürerken giren Gökhan beni süzdü ve başını iki yana salladı "Dövmen açıkta kalmış ve hayalet olduğun yüzünden anlaşılıyor hortlağa benzemişsin sil şu makyajı" rujumu fazlamsesli birmşekilde masaya koydum "ne Yani lakabımı taşıyamıycaksam hayalet bana neden diyorlar??" Derin bir. Nefes verdi bir şeyleri olduğu belliydi "gidelim" dedi tok bir sesle aynada kendime bakarken doğru söylemesiyle EGO'mu tatmin etmiş oldum ve bu çok iyiydi arkasından ilerlerken topuklu giymeyi unutmuş olduğumu fark ettim ona yetişip evden çıktığımda arabaya bindi normalde kapımı açan insan kapımı açmamıştı bu fazlaydı ama! Arabaya bindiğimde kapıyı olan kuvvetimle kapattım bana döndü ve "kırsaydın bir o eksikti zaten kır ya kır kapıyı!" Sonra ard arda direksiyona vurmasıyla ona döndüm "Gökhan neyin var senin!" Ve beni duymamış gibi arabayı çalıştırıp gaza bastı arabada ileri doğru savrulmamla Gökhan'a döndüm ölüyodum be! Saçımı düzeltin sinirle nefes verdim gıcık olsun diyemi yapıyor anlamıyorumki derdin var tamam da bana niye sinirlisin. O kadar hızlı girmiştik midem bulanmıştı binanın önüne arabayı çektiğinde arabadan hazla indim onun gibi saçımı düzelttim ve derin nefesler verdim sakin  ol kızım kırmızı halıda ilerlerken ona yetişip koluna girdim içeri girdiğimizde boş masaya geçtik renkli bir yerdi deklarasyon fena sayılmazdı ama olsun "Hoşgeldiniz" etrafı incelerken duyduğum sesle döndüm Gökhan'ın yanında duran kadını görmemle kaldım şaşkındım 2. Defa korkmuştum ve endişelenmiştim. Gökhan'ın sinirden belli olan damarlarıyla kolunu dürttüm. "Hoşbulduk." Dedi sesi pürüzlü çıkmıştı bu hissin onun  ne kadar canını yaktığını biliyordum sonra yanına bir adam geldiğinde düşücek gibi oldum ama biri belimden tuttu "Dikkat et" dedi gözlerim dolarken tırnaklarımı avuçlarıma geçirmiştim ve kanadıklarına eminim. "Ee napıyorsunuz biz ortalarda yokken bizsiz eğlenmediniz umarım" dedi kadın kadın elini bana uzatıp "a bu arada biz senle ilk karşılaşmada tanılamamıştık ben Berna." Gülümsemeye çalışırken kafamla onayladım adımı söylememe gerek yoktu eline baktı ve geri çekti. "Peki hadi sohbet edelim"
Dedi Berna denen kadın yanındaki adam yani Mustafa ise bana bakıp sırıttı " mesela adam öldürme planlarını o küçük yaşlarında nasıl planladılar?" Dedi belimi tutan güneyse elini çekip "yada kim planladı ve siz uyguladınız." Dedi yutkundum gökhansa susmuştu işte şimdi köşeye sıkışmıştık hemde sözel bir sıkışma fiziksel olsa yumruk geçirir kaçardım ama ben bunlara ne cevap vericem hemde öğrendikleri şeylerden sonra!!

Acaba BERNA MUSTAFA VE GÜNEY kim??
Bu parti neyin nesi??
Peki Ya neden Gökhan çok sinirli
Gelecek bölümde neler olucak
Yorumlarınızı bekliyorum :)

YAĞMUR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin