Steve Rogers, yedi senedir ölü zannettiği sevgilisinin aslında bir odaya hapsedildiğini öğrenir.
• şiddet ögeleri ve tetikleyici unsurlar barındırır, etkilenecek olanlar lütfen okumaya başlamasın.
• tamamlandı.
Kendisine yöneltilen soruya onaylarcasına yanıt verdi sarışın adam. Sonra uzanıp, biraz daha beklerse soğuyacak olan füme etinden bir parça aldı ve karşısındaki kadına bir kez daha gülümsedi.
"İkinci akşam yemeğimizde Netflix dizilerinden konuştuğumuzda inanamıyorum Steve." dedi sarı saçlı kadın. Mükemmel yüz hatlarına sahip oluşundan mütevellit gelen çekici halinin yanısıra, sempatik ve tatlı bir hali de vardı. Ve Steve bu haline tabir-i caizse tapıyordu.
"Doğal olmak her zaman en iyisidir Sharon." diye yanıtladı kadını Steve. Eş zamanlı olarak şarabından birkaç yudum alırken ekledi. "En sevdiğin rengin ne olduğunu sormayacağım, hayır."
Bu söyleme gülmeden edemedi Sharon. Sonra o da şarabına uzandı.
"Ah, teşekkür ederim Bay Rogers. Bu iyiliğinizin karşılığını nasıl veririm bilmiyorum."
Steve bir süre yüzüne baktı Sharon'ın. Aklından, hiç geçmemesi gereken pis düşünceler geçerken kendinden utandığını hissetti. Yüzüne firar eden sıcaklık yüzünden, şarap kadehinin hemen yanındaki suya uzandı ve birkaç yudum aldı. Bu halini gizleyebildiğini düşündü.
Fakat Sharon akıllı bir kadındı. Steve'in aklından geçen tüm gerekli gereksiz düşünceleri okuyabiliyordu. Aslında bu sadece Steve için değil, pek çok kişi için böyleydi ve Sharon bu yönünü çoğu zaman sevmiyordu.
"Bunu düşüneceğim." dedi sarışın adam, gergin bir gülümseme bırakırken. Ve sonra sessizce yemeklerine döndüler.
Aniden telefonunun çalmasıyla yemeğini yeme işini bırakan Steve, cevaplamadan önce izin istedi ve biraz dışarıya doğru adımladı. Ekranda herhangi bir numara yazmıyordu, kaşlarını çatmadan edemedi. Cevaplayıp cevaplamamak arasında gidip gelirken, belki de önemli bir şey olabileceğini düşünüp açtı.
"Alo?"
"Merhaba Bay Rogers. Ben NYPD'den Memur Banner."
Bir polis memuru neden beni arasın?
"Buyrun memur bey, sizi dinliyorum."
"Dün gece saat üç sularında bir ihbar aldık. Tony Stark adında, 28 yaşlarında bir genç bulundu. Tanıdığı tek kişinin de siz olduğunu söylüyor."
Steve duyduklarıyla donup kalırken gerçek olup olmadığını tarttı bir süre. Bu, imkansızdı. Elleri titremeye başladı, sonra tüm vücudu.
"Bir, bi- yanlışlık olmadığına emin misiniz?" dedi ürkekçe. Lütfen yanlış anlaşılma olsun.
"Eminiz Bay Rogers. Kendisi şu an muayene ediliyor. Öğrenmeniz gereken çok şey var, buraya gelmelisiniz."
Steve telefonu kapattı. En yakınındaki duvara tutunma ihtiyacı hissetti çünkü dizlerinin bağı çoktan çözülmüştü.
Aklı almıyordu.
Tanıdığı tek bir Tony vardı, o da yedi sene önce ölmüştü.
•cast•
Anthony Edward Stark
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
