Bu animasyonun ilk fragmanını ilk defa gördüğüm vakit bu kadar harika olacağını düşünmemiştim.
Emoji filmi yapan stüdyo ile bu şaheseri yapan stüdyo aynı?
Kim stüdyoya yeni geldi ya da kim stüdyodan gitti de Emoji Movie'den buna geçtiler inanamadım. Biliyorum, sadece ufak bir video koyuldu ve tarih söylendi. Henüz ortalıkta bir şey yok ve muhtemelen de bir - bir buçuk sene boyunca da olmayacak. Çünkü söyledikleri tarih 2022.
Biliyorum bu gerçekten uzak bir tarih. Ancak yine ilk filmi kadar, hatta ilk filmden daha kaliteli olacaksa ben beklemeye razıyım. Tarih duyurusu üstüne pek bir şey söylenmedi, o yüzden ben ilk filmi biraz daha konuşmak istiyorum izninizle.
Gördüğünüz gibi, videoda sadece yıl olarak tarih var. Yılın başı mı sonu mu o da belli değil. Video süresince değişen örümceklerin renginden millet ikinci filmde hangi Spider'ların olacağının tahminini yapıyor ama ben o işe girişmek istemiyorum. Bence daha filmde hangi karakterlerin olacağı bile net olarak belli değildir.
Hadi biraz ilk filmi övelim.
Bu filmdeki Spider-Man'ler bence Tom Holland'dan daha meşhur olmalıydı. Bunu hak ediyorlardı. Ancak Into the Spider-Verse animasyonu en az kazanan Spider-Man beyaz perde uyarlaması. Adil mi bu? Bence hiç adil değil.
Filmin yorumunda söylediğimi hatırlamıyorum o yüzden, internette gördüğüm bir filme ait detayı burada paylaşmak istiyorum.
Miles Morales karakteri, filmin büyük bir bölümü boyunca 12 fps olarak çizilmiş. Bu ne demek peki? Filmlerde biz çoğu zaman 24 fps izleriz sahneleri. Yani bir saniyede yirmi dört kare geçer ve filmin bir saniyesini gözlerimiz ile görmüş oluruz. Bu animasyonda sabit 24 fps olmasına rağmen, Miles karakteri Spider-Man güçlerini ilk kullanmaya başlarken 12 fps olarak uçuyor kaçıyor. Ancak onun yanında ona öğretmenlik yapan Peter B. Parker 24 fps olarak çizilmiş ve gayet akıcı bir şekilde uçuyor kaçıyor.
Miles, güçlerini kullanmayı öğrendikçe ve gerçekten bir Spider-Man olmaya yaklaştıkça kare sayısı artıyor. Tam olarak kostümünü giyip Spider-Man olduğunda filmin geri kalanı boyunca 24 fps ile hareket ediyor.
Böyle detayı kaç tane animasyonda görebilirsiniz? Karakterin çaylaklığını ve mentor karakterin ustalığını böyle hoş, ufak ve muhtemelen birçok kişinin fark etmeyeceği bir detayla vermek ne güzel bir fikir, ne güzel bir uygulama tarzı.
Ve bir de Peter B. Parker mevzusu var tabi ki. 2000 yılından beridir sinemada Spider-Man izliyoruz ama en depresif Spider-Man'i bu filmde gördük. Ki aynı zamanda en ideal Spider-Man'i de bu filmde gördük.
Keşke sarışın Peter Parker'ı da biraz daha görebilseydik. Bu arada, ölen Peter'ın sarışın olmasının sebebini filmi izlediğim sırada Ben Reilly'den olabileceğini düşünmüştüm de, sanırım seslendiren kişi Chris Pine olduğu için olmuş olması daha muhtemel gibi görünüyor. Ben Reilly ile bağlantısı olması biraz zorlama olurdu.
Ancak aynı karakterin iki farklı yansımasını görmek oldukça hoştu. Karısıyla mutlu bir hayatı olan, gizli bir mağarası, onlarca kostümü ve farklı farklı eşyaları olan mutlu ve güven veren bir Peter ile her şeyini kaybetmiş, MJ ile ayrılmış, yengesini gömmüş ve kilo almış depresif ve öfkeli bir Peter'ı aynı filmde gördük.
Bu arada, Peter B. Parker'ın kostümle beraber küvette ağlaması örneğini gerçek hayatta da sıkça kullanmaya başladım o yüzden filme buradan bir teşekkür daha etmem gerekli. İnsanlara ruh halimi açıklamak için verebileceğim bir örneği bana kazandırdıkları için.
Bir de, sonunda insanlara Spider-Man gibi vücuda sahibim diyebileceğim.
Filmin bir sürü güzel ufak detayı vardı. Mesela Peter B. Parker ile Miles'in ilk konuştuğu sıralarda Peter duvarda rahatlıkla yürürken Miles güç bela tutunuyordu, hatta kayıyordu. Daha ilk saniyelerden çırak bir Spider-Man ile tecrübeli bir Spider-Man'in farklarını gösterdiler.
Peter B. Parker'ın ölmek istemesi yüzünden her şeye gönüllü olup önden koşturması detayı da var mesela.
Miles, kostümüyle binadan aşağı ilk atlayışını yapacağı sırada güçlerini kontrol edemediği için camları kırması detayı da.
Aslında daha çok detay var da, hepsini de buralara dökmenin bir manası yok. Aksiyonuyla, seçtiği müzikleriyle harika bir film. Özellikle Stan Lee cameosu, gerçekten duygulandırıcı. Filmlerde asla göremeyeceğimiz bir aksiyon tarzı vardı filmin çünkü animasyonun, animasyon olmasından ötürü yapabildiği çılgınlıkları sonuna kadar kullanıyordu.
Bu filmi gördükçe, keşke filmlerden değil de animasyonlardan sinematik evren kurulsaymış diyorum. Belki her şey çok daha iyi olabilirdi. Hem oyunculara aşık olan insanlar filmlere doluşmazdı hem daha iyi aksiyon sahneleri görürdük hem oyuncular daha uzun soluklu karakterlere hayat verirdi hem de çizgi romanları uyarlamaları kolaylaşırdı.
--------------------
Siz bu duyuru hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce 2022'yi nasıl bekleyeceğiz? O zaman gelene kadar ne yapacağız?
Kendinize iyi bakın. Marvel'la kalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Marvel Mecmuası || Unpopular Opinion İçerir
Literatura FaktuMecmua: Dergi Marvel'a dair yazmak istediklerimi yazacağım, kendime hiçbir sansür uygulamadan ortaya dökeceğim beyanları bir arada tutacak çatıya hoş geldiniz.