08.03.2019
Sevgili Taehyung;
Bugün yine kapının önünde 10 dakika kadar seni beklemiştim. Gelmeyeceğini düşündüğümde gitmek için hareketlendim fakat koşa koşa yanıma gelen seni gördüm.
Bekledim, bana ulaşmanı bekledim. Yanıma geldiğinde nefes nefese kalmıştın. Biraz soluklandıktan sonra bana aşık olduğum o güzel gülümsemeni sundun.
"Üzgünüm, geç kaldım Jimin-ah" dedin fakat üzgün olma Taehyung. Benim yüzümden üzülmeni istemiyorum.
Daha sonra beraber okula gitmiştik. Arkadaşlarını görünce beni bırakıp yanlarına gittin. Gözlerimi devirmekle yetindim fakat bu hareketin beni kırdı Taehyung. Biliyorum sana kırılmaya bile hakkım yok fakat duygularımı ben yönetmiyorum.
Yanınıza gelmektense sınıfıma gittim. Bütün günümüz her zamanki gibi geçmişti.
Senden uzaklaştığımı hissediyorum Taehyung. Benimle takılmaktansa onlarla takılmak daha eğlenceli geliyor sanırım. Ara sıra benimle konuşsan da onlarla daha yakınsın. Bak vurgu yapıyorum yalnızca 2 gündür tanıdığın onları 6 senedir tanıdığın bana tercih ediyorsun. Bu biraz üzücü.
Çıkışta eve beraber gitmek istemiştim, sonuçta aynı mahallede oturuyoruz fakat sen arkadaşlarınla internet kafeye gideceğini söyledin. Beni de davet edersin diye bekledim fakat "Görüşürüz Jimin" diyip gittin. Neyse bende gideyim biraz ağlayayım, sonuçta sevdiğim adamı kaybediyorum ağlamazsam olmaz değil mi? :((
Sevgiler, Park Jimin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Letters ➳ Vmin
FanfictionPark Jimin umutsuzca en yakın arkadaşına aşık olmuştu. Ona olan aşkını mektuplarına dökmüştü. Yazdığı mektuplar Park Jimin'in aşkının bir simgesi gibi olmuştu. Tek umudu en yakın arkadaşının da kendisini sevmesiydi. Acaba bu olacak mıydı?