Keyifli okumalar *sonsuz kalpler*
---------
Jimin, ellerini birleştirdi ve karşısındaki manzarayı dikkatle inceledi. Taehyung ve Jungkook'u birlikte görmek, gözlerinde iki tane dolar işaretinin oluşmasına sebep olacaktı neredeyse. Paranın kokusunu içine çektikten sonra, "O halde planımıza başlayabiliriz." dedi.
"Bu sahte ilişkiyi sekiz ay değil de beş ay boyunca sürdürsek nasıl olur?"
Jimin elini yukarıya kaldırdı ve Jungkook'u susturdu. "Bunu daha sonradan düşünürüz. Öncelikle sizin hakkınızda dedikoduların çıkmasını sağlamalıyız. İlişkinizi daha sonradan onaylayacağım. Direkt nişanlandığınızı duyurursak insanlara inandırıcı gelmez. Şimdi beni dinleyin, klasik bir haberle başlayacağız. İkiniz bir restoranda akşam yemeği yerken görüntüleneceksiniz. Elbette fotoğrafları şirketteki çalışanlardan birisi sosyal medyaya düşürecek. Siz daha o restorandan çıkmadan önce gazeteciler fotoğrafı keşfedecek ve restoranın yolunu tutacaklar. İşte o zaman..." Parmaklarını şıklattıktan sonra devam etti, "...tıpkı diğer yakalanan sevgililer gibi davranacaksınız. Mekandan ayrı ayrı çıkacaksınız. İkinizin de fotoğrafları çekilecek."
"Bu kolay gibi görünüyor."
"Elbette kolay! Sadece iki-üç saat sürecek. Tabii ki yüzüklere ihtiyacınız var. Bunun çift yüzüğü olduğunu düşünecekler fakat haberler çıktığında anlayacaklar ki siz nişanlısınız."
Taehyung, çekingen bakışlarını Jungkook'a çevirdiğinde göz göze gelmişlerdi. Jungkook, simsiyah gözlerini Taehyung'dan ayırmadan, "Senin için uygun mu?" diye sordu,
"Evet, sorun yok. Yapalım şu işi."
"Güzel!" dedi, Jimin. "Gidip yüzüklerinizi seçin o halde."
Jungkook'un kaşları çatıldı. Yüzük seçeceklerine dair bir plan ortada yoktu. "Sen seçmeyecek misin, Jimin?"
"Neden sizin yüzüklerinizi seçeyim ki?"
"Yakalanabiliriz..."
"Daha iyi olur."
Taehyung, Jungkook'a destek vermek adına, "Bay Park-" dedi, ama cümlesine başlayamadan Jimin tarafından susturuldu.
"Şimdilik toplantımız bu kadardı. Yüzükleri seçtikten sonra plana başlayabiliriz."
***
Jungkook ve Taehyung şirketten çıktıklarında Taehyung soğuk havaya karşı pembe paltosuna iyice sarılmıştı. Jungkook ise sadece bir gömlekle yürüyordu. "Araban var mı?" diye sordu, Taehyung.
"Eve bırakmana gerek yok."
"Eve değil, yüzük bakmaya gidelim."
"Ah, şu mesele..."
"Benim arabamla gideriz. Haydi, çabuk olalım donuyorum." Dişleri soğuktan dolayı birbirine çarparken cebinden çıkardığı eldivenlerini seri hareketlerle giymeye başladı. "Sen nasıl sadece bir gömlekle üşümüyorsun?"
"O kadar da soğuk değil."
"Sahi mi? Ben her zamanki gibi hassasım sanırım."
İkisi birlikte Taehyung'un arabasına doğru yürürken Jungkook, park halindeki araçları dikkatle incelediği için esmer olanın gerisinde kalmıştı. Soğuktan dolayı titreyen Taehyung, "Neye bakıyorsun?!" diye bağırdı.
"G-geliyorum."
Hızlı adımlarla ön koltuğa yerleştiğinde Taehyung da arabayı çalıştırmıştı. "Ah, bekle ısınmam lazım. Yoksa kullanamam. Direksiyon buz gibi... Eldivenlerim olduğu halde hissediyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Save It Til Morning | Taekook
ספרות חובביםKim Taehyung, skandallar yüzünden sahneye yeniden çıkamayacak durumdaydı. Şirketi, Taehyung'u kurtarmak için bir plan yapmıştı. Basit bir plandı, Taehyung halk tarafından destek görecek bir doktorla birkaç aylığına nişanlı rolü yapacaktı. Zaman geç...