Oylamayı, yorum yapmayı ve daha fazla okunması için paylaşmayı unutmayın
İyi okumalar 💖
***
Bütün öğrenciler test alanına gelmiş ve yan yana dizilmişti zaten fazla öğrenci olmadığı için bu pek sorun çıkmamış herkes sığmıştı.
Choi Öğretmen yürürken bir yandan da bütün öğrencilere göz gezdiriyordu. Bu okulda en sert öğretmen oydu. Haliyle de üzerimizde yaptığı testler her sene değişmekle beraber zorlaşıyordu.
C.Ö-En düşük 10 öğrenci buraya gelsin
Benimle beraber 9 kişi daha ön tarafa çıktığımızda eliyle sağ tarafı işaret etti. Hepimiz oraya geçtiğimizde tam karşımıza da okulun en iyi ve güçlü olan 10 öğrencisi geçmişti 4. Sırada ise Adrian vardı. Şaşırmamıştım. Oldukça güçlü ve bir o kadar da iyi bir öğrenciyidi. Dışarıdan baktığınızda tabiki.
Öğretmen bütün öğrencileri bu şekilde sıralayıp tam ortaya geçti.
C.Ö- İlk test gücünüz olmadan ne kadar iyi olduğunuza bakacağım. Bildiğiniz gibi çok hasar aldığımızda güçlerimizi kullanamıyoruz. Bu durumlarda fiziksel olarak yapabildikleriniz çok önemli hayatınızı kurtarabilecek kadar önemli. Amuda kalkın ve vücudunuz tam dik olduğuna emin olun çok az bir bükülme dahi olsa elenirsiniz!
Hızla amuda kalkıp durduğumda diğer düşük seviyeliler bana 'bu nasıl düşük seviye' der gibi bakıyorlardı. Gücüm olmayınca bende gücüm olmadan kendimi geliştirmiştim ve açık konuşmak gerekirse geçen seneki testten sonra oldukça iyi bir ilerleme kaydetmiştim.
Bütün herkes öğretmenin istediği pozisyonu aldığında 30 dakika olan süre başlamıştı ilk 15 dakikada herkes iyi gidiyordu ama sonrası için 5 öğrenci dayanamamışlar ve elenmişlerdi.
100 kişi olarak başladığımız teste 95 kişi olarak devam etmiş ve o 5 kişi hariç bütün öğrenciler diğer aşamaya geçmeye başarmıştı.
Hepimiz diğer aşama için ayağa dikildiğimizde ayaklarımız uzun zaman kan gitmemesinden dolayı mıydı bilmiyorum ama aşırı derece titriyor ve kaslarımın yandığı iliklerime kadar hissediyordum. Bu durumun sadece bende olduğunu sanmıştım ama diğerlerine baktığımda herkesin acı çektiğini anlamam uzun sürmemişti.
10 dakika bittiğinde bu sefer dayanamayan 13 kişi daha elenmiş 82 kişi kalmıştık. Elenenlerin çoğu düşük seviyeler olmuştu. Düşük seviyeliler kısmında sadece ben ve adını bilmediğim bir öğrenci kalmıştık.
C.Ö- Kas gücü denemesinden geçenleri tebrik ederim ama maalesef daha önünüzde uzun bir yol var. Bu sefer silahsız ve güçlerinizi kullanmadan sopalarla savaşacaksınız .
İsmi okunan öğrenciler dövüş alanına gidip savaşan öğrencilerden kaybedenler eleniyordu. Neyseki ben elenmememiş karşımdaki rakibimi son anda yenmeyi başarmıştım.
41 kişi kalmıştık. Öğretmenin son 2 testinden de başarıyla geçmiş sona kalan 10 kişiden biri olmuştum. Choi Öğretmen bize tebrik belgelerimizi verip bütün öğrencileri büyük salona çağırdığında asıl sevmediğim kısma gelmiştik. GDB yani güç derecesini belirleme testi. İsmi okunan içeri geçiyor ve bütün gücünü özel olarak yaptıkları gücümüzü ölçen makineye yönetiyordu. Makine gücün derecesini ölçüp ekranında o rengi çıkarıyordu.
Benim sıram geldiğinde GDB testinin olacağı odaya geçip elimi makineye yerleştirmiş ve gücüme ne iyi şekilde makineye yönlendirmiştim. Bu süre bitip umutla ekrana baktığımda hiç bir renk yoktu. Gözlerim dolarken içimden neden diye sayıklıyordum. Bu sefer bir şeyler hissetmiştim beyaz bile olsa bir şey çıkması lazımdı.
C.Ö- Üzgünüm Sky ama bu sefer de bir şey yok. 2 hafta içinde seni 1 kere daha GDB testine sokucaz yine bir sonuç çıkmazsa üzülerek söylüyorum ama seni okuldan atmak zorundayız.
Gözümden bir damla yaş aktığında kafamı salladım. Okuldan kovulursam sokakta kalırdım ve büyük ihtimal güçlerim olmadan 4 gün içinde ölürdürülürdüm. Okul güvenliydi ama dışarısı tam bir felaketti dayanıksızsanız Volvertler tarafından öldürülürdünüz. Onlar kim diye soracak olursanız bizden nefret eden düşmanlarımız onların öğrencileri başka bir okulda bize nefret besletilerek büyütülüyorlar. Ne kadar artık onlarla aramıza bir sınır koymuş bölgelerimizi ayrılmış olsada sınırdan geçmeyi başaranlar oluyordu...
Kapıdan dışarı çıktığımda kimsenin yüzüne bakmadan koşarak odama çıktım. Odamın kapısını kitleyip yatağıma oturdum. Neden böyle olmak zorundaydı? Niye diğerleri gibi değilim? Çok mu şey istiyorum. Sadece diğerleri gibi olmak istiyorum canım sıkıldığında veya bir şeye üzüldüğümde anlatabileceğim bir arkadaş istiyorum tek kişi de olsa bana birinin destek çıkmasını 'herşey düzelecek' diyip beni motive etmesini bir şeye sevindiğimde anlatıp birlikte mutlu olabileceğim bir arkadaş ve sıradan da olsa bir ailem olsun istedim sadece lüks bir hayat istemiyorum havalı olmak veya güzel olmak da istemiyorum. Benim sadece beni daima sevecek bir aileye ihtiyacım var...
A- Sky... Hadi kapıyı aç üzgün olduğunu biliyorum. Böyle içine kapanarak sorunlarını çözemezsin
Arkadaş derken Adrian'ı kastetmiyordum.
" Defol buradan! Her zaman yaptığın gibi bu geceki sürtüğün ile ilgilen beni rahat bırak!"
A- Sky... Lütfen bana bir şans ver.
Tam bir şey diyecekken arkadan gelen kız sesi ile susmuştum
X- Adrian hadi amaaa! İşin bitmedi mi? Yarım saattir odada seni bekliyorum. Bu gece seni zevkten uçuracağıma emin olabilirsin hadi gell
Kalbime oturan öküz ile gözümden bir damla yaş aktı
O hala eski Adrian sadece vicdanını rahatlatmak istiyor onu affettiğimde yine pislik işlerine devam edip beni umursamayacak ve yine olan bana olacak..
A- Sky ben açıklaya-
"Git buradan Adrian! arkadaşını daha fazla bekletme"
Adım seslerinden anladığım kadarıyla gitmişti ve benim bir gecem daha kabusa dönmüştü...
.
.
.
Her bölüm biraz daha uzun oluyor 😇
Umarım beğenmişsinizdir
Sizce Sky okuldan atılır mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forbidden To Give Up
Teen FictionYou're the most abnormal but beautiful thing that ever happened to me. *Sen başıma gelen en anormal ama en güzel şeysin* ~Hikayenin tutması ve sevmeniz dileğiyle iyi okumalar... ~