1.4

2.4K 239 267
                                    

Multideki şarkı: Karamel Makiyato / Acılara Tutunmak

Yorumlarınızı aynı zamanda görüşlerinizi lütfen belirtin ve oy vermeyi unutmayın.

İyi okumalar.

'23.01-13.12.19'

Şu an dünya için küçük, benim için çok büyük bir adımın eşiğinde mutluluk içerisinde olduğum dakikaların koynunda bir yerlerdeyim. Neden mi? Çünkü şu an ben, ders çalışıyorum.

Hayır, yanlış duymuyorsunuz. Ciddi ciddi oturdum ders çalışıyorum demek isterdim fakat nafile, sadece göz boyamak için ders çalışma taklidi yapıyorum. Yaklaşık üç saattir odamdayım ve masamın başından asla kalkmadım. Şansımın küf kokan çanağına tüküreyim ki normalde her zaman 'Hiç ders çalışmıyorsun!' diyerek beni gören annem şu hâllerimi asla görmüyordu.

Dudaklarımı birbirine bastırdığımda elimdeki kalemle önümde duran matematik test kitabımın sayfalarına çiçekler böcekler çizmeye başladım. Matematiğim aslında fena değildi, hani iki artı iki ne deseniz şak diye dört diyebilirdim. Tabii canım, ne sandınız? Hatta Pisagor Teorimi'ni de ben buldum da işte Pisagor'a ayıp olmasın diye telif haklarını yüzyıllar öncesinde ona vermiştim.

Üç saattir sadece bir test çözmüştüm, sıkıldığımı anladığım sırada elimdeki kalemi de bırakıp sandalyemden kalktım ve yatağıma zıpladım. Sarı, aynı zamanda da kıvırcık olan saçlarım yastığa dökülürken yanımda duran ayıcığıma sıkıca sarılmıştım.

Şu sıralar normalde olan mutluluğumun üzerine daha fazla mutluluk eklenmişti çünkü tuhaf duygular içerisindeydim. Nedeni tam olarak ben de bilmesem bile Turkuaz ile aramızda tuhaf bir etkileşim olduğu öngörülürdü. Öyle ki grupta sürekli bana laf çarpıtıp atar olmuş, Mavi ve Kırmızı'nın da ithamlarından zevk alır hâle gelmişti. Ben de bu durumdan kesinlikle rahatsız değildim çünkü hoşuma gidiyordu.

Bana karşı olan ilgisini görebiliyordum ve lanet olası egom bu durum karşısında 'Evet bebeğim, biraz da sol profilimi sev. Daha çok öv beni!' nidalarıyla çığlık çığlığa bağırıyordu amma ve lakin 'Abim' adında bir engel faktörümüz mevcuttu.

Altı kırmızı kalemle çizilmiş, etrafına da kocaman ünlem işaretleri konularak 'Tehlikeli!' başlığı altında incelenen abim faktörü sevgili Turkuazcığımla ilerleyemeden bizi bulur, olacağı varsa da artık imkansıza ulaşan mürvetimize son noktayı koyardı ama bunu istemiyordum.

Hani şuna da değinmeden geçemeyeceğim ki erkek olduğundan da tam emin değildim ve bu yolun sonunda kız çıkarsa yönelimlerimi değiştirip az çok demeden Allah ne verdiyse ona yürüyecektim. Sonuçta beni etkilemek kolay değildi anacım, her erkeğe düşmez ve her erkeğin yolunda 'İşte parasını yiyeceğim herif bu!' demezdim.

Turkuaz tam da parası yenilecek o bonkör sevgiliydi, sıcak çikolataydı. Ucuz ama güzel kokan BİM yumuşatıcısıydı o. Bu yüzden içimde ona karşı gelişen bir beğenme içgüdüsü vardı ama kendime güvenmediğimden de çok emin olamıyordum. Şayet ben; bir erkeğe bağlanmak nedir, düzgün bir ilişki nasıl yürütülür bilmezdim. Birazcık sinirlendiğimde adamı mal eder, mükemmel hakaretlerim ve deli bir şekilde 'Ekran Görüntüleri' el kitabımdaki yardımcılarımla da onların üzerinden bir buldozer edasıyla geçerdim.

Mesela annem hep derdi 'Seni alacak adama Allah sabır versin!' diye ki haklıydı kadıncağız çünkü bendeki çene mevsim değiştirtip çiçek soldurturdu. Hele bir de haklıysam elimden kurtulabilecek bir insan evladını da tanımamaktaydım ama haksızsam sonumu sessiz sessiz bekleyecek kadar da mülayim bir kediciktim.

Meet the Music | yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin