O gece eve geldim uyumaya çalışsam da olmadı, aklıma durmadan onun gülümsemesi geliyordu, önümdeydi benle konuşmuştu bana dokunmuştu elleri sıcaktı, sanki daha önceden bildiğim bir sıcaklık gibiydi. Bu birkaç günde çok şey yaşamıştım ve yorulmama neden olmuştu göz kapaklarım ben istemesem de kendiliğinden kapanmak üzereydiler engel olamadım kapandılar.
-Hey bekle beni palyaço bekle yüzünü göster bana kim olduğunu görmek istiyorum, ben seni tanımak istiyorum lütfen bana sahte gülüşünü gösterme ben gerçeğini görmek istiyorum…
Göz yaşlarıyla uyanmıştım rüyamdan, o palyaçoyu görmüştüm ben gerçekten onu elimden kaçırdığım için çok üzgündüm, yatağımdan hemen kalktım ve sürprizimi hazırladım o bana her gün notlar veriyorsa bende ona verecektim elime kağıt alıp ona ‘’sıra bende şimdi ben seni bir yere göndereceğim bugün saat 3’te beni gönderdiğin köprünün orda ki kahve dükkanına gitmeni istiyorum ‘’yazdım ve kapımın önüne bıraktım. Ben o kahve dükkanı çok severdim çünkü şehrimizin en güzel kahveleri orda olurdu. Evin içinde bir aşağı bir yukarı dolanıyordum elbet bana not getirecekti değil mi? Ve benim notumu da görecekti.
Zil çalmıştı bile hızlı hızlı kapıyı açtım evet bir not vardı benim notumu da almıştı hemen kağıda baktım ‘’saat 5’te kahve dükkanının sonundaki mavi koltuğa otur ‘’ yazmıştı ama bu bahsettiği mavi koltuk hep benim oturduğum koltuktu bunu nerden biliyordu? O beni tanıyordu belki de, sanırım artık onu tanımama izin verecekti sabırsızdım zaman şimdi nasıl geçecekti bu günlerde pek bir şey yiyememiştim bu yüzden bir şeyler yemek istedim dolabımda sadece birkaç tane yumurtam vardı bana yeterdi zaten bu durumda da pek bir şey yiyemezdim. Zaman geçmez olmuştu sanki, saat yaklaştıkça hiç yerimde duramaz oldum ne giymeliydim onunla tanışırsam nasıl konuşmalıydım daha önce farkına varmamıştım ama ben galiba ‘’ona’’aşık olmuştum belki de korku sandığım hisler aslında küçük kıvılcım parçalarıydı ama zamanla bir aleve dönüştü ben ‘’ondan’’not gelmezse diye korkmaya başlamıştım ben bana notlar bırakan kişiye mi aşık olmuştum, bugün bunu da anlayacaktım ‘’AŞK MI? Yoksa KORKU MU’’saat nerdeyse 5 olmuştu hemen hazırlanıp çıktım ve köprüye geldim koşar gibi yürüyordum geç kalmak istemezdim ve kahve dükkanın içindeydim bile, hemen her zaman oturduğum mavi koltuklara geldim ama kimse yoktu masanın üzerinde fark ettim bir not daha ama bu sefer notun yanında benim en çok sevdiğim kahve vardı karamelli machiato bunu nerden biliyordu beni çok iyi tanıyordu, notta ne yazıyordu hemen baktım ‘’en sevdiğinden değil mi? Afiyet olsun üzgünüm ama beni tanıman için daha zamanın var notunu aldığımda mutlu oldum teşekkürler küçük kız’’bunları okuyunca aklıma tek bir isim geldi ‘’o’’ kişi sen miydin HENRY.
Herkese merhaba umarım hikayem sizi meraklandırıyordur. Bu sefer ki bölümüm biraz uzun:) okuduğunuz için teşekkürler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞE DÖNÜŞ
JugendliteraturKapısına gelen notlar ve gitmesi istenen yerler, üstesinden gelebilir mi? yoksa umursamayıp pes mi etmeli peki kim, bir şaka mı yoksa gerçek mi? Kaderini kendi bulmalı, yönünü kendi seçmeli ama emin olduğu bir şey vardı ki Anılar yol gösteren pus...