Jungkook çok ilgiliydi. Yemek boyunca dibimden ayrılmamış ve istediğim başka bir şey olup olmadığını sorup durmuştu.
Namjoon hyung geldiğinde daha fazla işleri karıştırmamak için odaya geri dönmüştüm. Yatakta uzanmış ve Jimin'in telefonuna biraz daha bakmıştım ama bu fotoğraflara bakıp Jungkook ile onu görene kadar sürmüştü. Telefonu kendimden uzaklaştırıp düşüncelerimin aklımı karıştırmasına engel olmaya çalıştım.
Yarın ben başka bir yerde olacaktım ve Jimin bir günü kaybettiğinin farkında bile olmayacaktı. Jungkook yine aynı ilgili gülümsemesiyle onu sevecekti.
Aynı zamanda hem bu bedende kalmak hem de Jimin'e haksızlık ettiğimi düşünerek buradan gitmek istiyordum. Kendimi bildim bileli bu şekilde hayat sürdürüyor olmama rağmen yaşadığım ve düşündüğüm şeyler bana çok yeniydi.
Aradan ne kadar süre geçtiğini bilmiyordum fakat etraf kararmaya yakın Jungkook gülümseyen bir surat ve parlayan gözlerle odaya girdi. Böyle şeyler düşünmeme sebep olanın gözleri mi gülüşü mü olduğundan emin değildim ve bu beni huzursuz etti.
"Daha iyi hissediyor musun Minnie? Seni rahatsız etmemek için odaya girmedim ve Namjoon hyung da az önce gitti. Bir de seni özlediğini söyledi bu yüzden bir dahakine onu görmelisin." Yatağa eğilerek başımın üstünü yumuşakça öptü ve yanıma uzandı.
Minnie. Bu bana değil Jimine söylenmiş olmasına rağmen heyecanlanmadan edemedim.
"Jungkook," dedim alakasız bir şekilde aradan geçen sessiz birkaç dakikanın ardından. "Gözlerinin çok güzel olduğunu biliyor muydun?"
Garip bir şey söylemişim gibi güldü. Etrafıma sarmış olduğu kollarını sıklaştırdı. "Sen bana her gün bunu söylerken nasıl bilmem? Gerçi bu sabah söylemedin, yoksa artık o kadar ilgi çekici değil miyim?"
Şaka yaptığının bilincindeydim ve söyledikleri beni güldürdü. "Elbette öylesin. Seni gördüğüm ilk andan beri hem de." Laflar ağzımdan çıkar çıkmaz ne dediğimin farkına vardım. İlk andan beri mi? Gerçekten mi? En fazla birkaç saattir tanıdığım birine bunu söylemem ne kadar saçmaydı.
"Yemek yiyelim mi?" Konuyu değiştirmeye çalıştım ve o bunu fark etmemiş gibi kabul etti.
"Normalde akşam yemeklerini sen yapardın ama bu sefer ben hazırladım... Senin kadar yapamadığımı biliyorum ama bu sefer başardım! Seveceğini biliyorum." Elimden tutup çekiştirerek odadan çıkarttı. Arkasından ilerlerken ve elimin nasıl kendi elinin içinde kaybolduğuna bakarken iç çekmeden edemedim.
28.12.2019
ertesi günü yazmak için sabırsızlanıyorum çünkü her şey ondan sonra başlıyor çookkkk heyecanlıyımwğxmwpck
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the sonely soul [jikook]
Fanfiction//tamamlandı her gün beden değiştiren jimin, o gün girdiği bedende takılı kalır. yanında uyuyan jungkook ile. #2 kookmin #2 fantastik - 02.02.2022