ARAF

B Ö L Ü M 6

Multi~ Uzaylı

Bölüm Şarkısı: Gökhan TÜRKMEN- Öyle Güzel Ki

İyi Okumalar...

Mila'dan:

Hani insanlar bazen ne yapacağını ya da nasıl yapacağını kestiremez ya işte o durumlardan birindeydim. Ne yapacağımı, ne düşüneceğimi bilmiyordum. Hatta nasıl tepki vermeliydim onu bile bilmiyordum. Belki geldiğim yere geri gitmeliydim. Belki de her şeyden ,kendimden bile kaçmalıydım. Ya da hiç bir şeyi umursamayıp hayatıma devam etmeliydim. Şey belki de ona bir şans vermeliydim ki bu imkansızdı. Annemi kaybetmeme neden olan duyguyu sevmek istemiyordum. Annem gibi aşka aşık olamazdım. Hayatını babam gibi bir şerefsiz yüzünden mahvetmişti hatta yitirmişti. Benim sonum onun gibi olmayacaktı. Ben o şerefsizin kızı olma yükünü yeterince ağır bir şekilde taşırken bir de onun yüzünden annemi kaybetmiştim. Tabi ki de bunun bir bedeli olacaktı. Babam olacak pislik herifi öldüren kadın hala daha yaşıyordu ve babamın doğudaki şirketlerini yönetiyordu. Abim de bir şey yapamıyordu. Sadece bana bir kanıt lazımdı. Babamı o kadının öldürdüğüne dair bir kanıt. Ve sanırım bunu tek başıma yapamazdım.

"Şey... ben özür dilerim. Senin de benden hoşlandığını düşünmüştüm." dedi Mete. Evet ondan hoşlanıyordum ama dediğim gibi ne aşık ne da aşka aşık olamazdım.

" O zaman doğru düşünmüşsün!" dedim sesimi heyecanlı tutmaya çalışarak aynı anda da ona sarılmam onu da beni de afallatmıştı. Özür dilerim Mete... Sana yalan söylediğim için özür dilerim...

"Şimdi sen benim sevgilim mi oldun? Heyt be! Yıllardır beklediğim an geldi."dedi mutlulukla. Koca cümlede aklım sadece bir yere takılmıştı "yıllar" ne yıllarından bahsediyordu bu çocuk?

"Yıllar derken?"dedim sol kaşımı kaldırarak.-eheheh yazarınız Trabzon'lu ve tek kaşını, sol kaşını kaldırabilyor neyse aslan burcu olduğumu çok belli ettim-. 

"Şey hani aşıklar kavuşunca öyle der ya bende şey ettim işte..."dedi sesi hiç kuşkulandırmasada benim içime kurt düşmüştü bir kere. Bu çocuk benden bir şey saklıyordu. Gökyüzünün mavisine karışmış gözlerini benden kaçırmıştı ve dudağını ısırıyordu. Kalıbımı basarım ki bir şey saklıyordu adım kadar emindim.

Emin mi? Mila değil mi kız senin adın?

Ha-ha-ha! Şuküfeciğim bakıyorumda keyfin pek yerinde.

E tabikisi yanee, ayrıca susta Muhittin ile konuşayım azıcık.

Muhittin kim kız bana bak benden önce manita yaparsan yolarım seni. Söz dinle ve uslu kız ol.

Muhittin Mete'nin yakışıklı mı yakışıklı, karizmatik mi karizmatik, tatlı mı tatlı, sexi-

Kısa kes.

Aman işte yakışıklı Mete'nin yakışıklı iç sesi.

Mete'ye bir daha bir şey de bak ne-

Eee sanane sen hani sevmiyordun bu çocuğu.

Sevmiyorum zaten ama işte...

Bana bak dış görünüş pek bir şeye de benzemiyorsun da neyse Mete'yi intikam oyunların için kullanma. Sonuçlarına katlanırsın eğer ona aşık olursan bide yalan söylediğini öğrenirse gerisini sen düşün...

Kes ve defol. 

Aslında bir yandan haklıydı salak iç sesim.

Senin düşüncelerini duyabiliyorum yalnız.

Hay götüm.

"Mila daldın yine iyimisin güzelim." güzelim mi ben mi? E yani ben benden başka kimseye bakamaz oyarım o maviş gözlerini. Ay güzelim dedi ayool, bana dedi bana. Size değil bana. Mete yüzümde ki saçma bir sırıtış olmuş olacak ki mükemmel bir kahkaha atıp;

"Aşkım, bu kadar mutlu olacağını bilseydim daha önceden söylerdim." aşkom bo kodor motlo olocağını bolsoydom doho oncodon soylordom. Ha ha ha! komiksiniz Bay Ukala.

"Tamam Mete sus bu mükemmel mavilerim de ki tüm değerini düşürdün!"dedim tam kalkmaya yelteniyordum ki kolumdan tutup kendi bedenine yaslamıştı beni. Hadi ama yapma sana aşık olmamam gerekiyor.

"Şşş... Hatun ilk günden fazla değil mi bu atar?" haklı çocuk ne oluyor bana be! Lan o bana hatun mu dedi? yerim lan senin ağzını yüzünü.

**********************************

Yanağıma konan öpücükle Almirama "Seni seviyorum bok böceği" diye bağırdım.

"Bende seni şempaze götlü" dediğinin üstüne yataktan kalkıp yanağına sesli bir öpücük kondurdum. 

"Hadi hazırlan kahvaltıya Uzaylı gelecek." Uzaylı dediği bizim şapşal Uzay'dı.

"Hay hay çok özledim zaten o orangutan kafalıyı." hakkaten özlemiştim. En son geçen hafta öldü mü acaba? diyerek evine gitmiştim. E tabi geleneksel Milalığımı yaparak üstüne atlamıştım.

"Milaaağ, kapıya bakar mısın angut kılıklı?" Almira diyene kadar kapının çaldığını bile duymamıştım. Ayaklarımı kıçıma vura vura kapıya koştum.

"Hoşgeldin çiçeeeem!" diyerek Uzay'ın boynuna atladım.

"Hoşbuldum tipsiz." hıh tipsizmiş sensin tipsiz. Bu güzelliği göremeyecek keder kör olamazdı herhalde.

"Geç içeri be! Meymenetsiz iguana kılıklı ayı!"dedim saçma bir bakış atmıştım. Tabii ağzımda at gibi çiğnediğim sakızı unutmamak lazımdı.

"Kes, git bana kahvaltı hazırla. Akşam sizde kalıyorum."nee!?"

Almira ile beraber;

"Huhuuuu! Kızlar gecesi!" demiştik ve aynı anda kafamıza meşhur terliklerden yemiştik.

Bizim evde terlik mi varmış lan?

"Lan bizim evde terlik mi varmış?" dedik yine aynı anda Almiraşkımla.

"Yok be sizde ne arar?Evden getirdim ben. Hıh kızlar gecesiymiş!" Uzay'ın dedikleri ile kahkahaya boğulmuştuk...

EVEEET YENİ BÖLÜM BİR AZ GECİKTİ AMA TATİLE GİRDİK VE SIK SIK BÖLÜM ATMAYI PLANLIYORUM. ÖPTÜM REÇELLİ EKMEKLERİM:)