Player : Start Game

karanlık yol

Berk sordu oyuncu kim diye Ömer oyuncu oyunu kaybettin diyordu Ömer'i bıraktılar orada ve kara ormana doğru yürüyüşe geçtiler.   Yol karanlık ve ıssızdı sadece rüzgârın sesi vardı. 7 kişi karanlık ıssız bir yolda gidiyorlardı alaca karanlık ta sesler geliyordu. Sağdan soldan korkutucu bir şeydi Emirhan aldırış etmeden devam edin  yoksa yakalanırsınız sizi dedi. Yolun kenarında altından bir taç vardı. Meriç tacı aldı ve devam ettiler orman içinde boş bir alana geldiler karanlıktı ama içeriye girerken aydınlık idi hava o kadar çok zamanın geçmesine imkan yoktu. Bir gariplik vardı. Burada çalılığın ordan bir şey bakıyordu. İki tane göz bir anda bir şey atladı Emirhan'ın üstüne itti Emirhan bir kadındı ama çok garipti sanki insan değil di  elleri ayakları farklı Tuğba ormana doğru koşmaya başladı. Korkudan Emirhan peşinden koştu. Kadın garip garip bakıyordu. Gidin burdan sonra gidemezsiniz dayanamazsınız  diyordu. Kan ölüler var dedi gideceğiniz yerde  kafasını büküyordu. Sonra geldiği yere gitti. Emirhan ile Tuğba gelmedi. Meriç "gidelim,İlerde ışık görüyorum"dedi. İlerledik. Köşk vardı. Ormanın ortasında köşk korkutucu idi pencereler vuruyordu kumsal ileri adım attı. Yukarıdan aşağıya doğru çatıdan kaya düştü. Önüne herkes dondu. Kumsal yere bayıldı. Berk Meriç kumsalı içeri taşıdı hemen Berk kumsalın başında kaldı. Sude, Meriç  içeriyi gezmeye başladı. Meriç "sude sen mutfağa git ben üst kata çıkayım" dedi. Meriç el feneri ile yukarı çıktı.   Sude mutfağa girdi. Kimse yoktu buzdolabı ni açtı. Çığlık attı. Meriç Berk hemen mutfağa koştu gördüklerine inanamıyordu. Tuğba eli kolu bağlı bir şekilde yatıyordu. Dolapta buz gibi İdi Berk nabzına baktı çok yavaş atıyordu nefes alıyordu. Berk "Meriç e hemen  şömine yi yak" dedi. sude battaniye getirdi. Sardılar Tuğbayı kumsal uyandı. Bu ne dedi. Tuğba ne halde dedi. Bunu kim yaptı dedi. Emirhan hâlâ yoktu. Bütün evi taradılar bulamadılar. Emirhan hâlâ kayıp İdi Berk uyuyalım dedi. Dinç olmalıyız dedi. Uykuya daldılar kumsal uyandı karanlık ti hâlâ herkes uyuyordu. Berk i uyandırdı "saat kaç" dedi. Berk saat e baktı saat çalışmıyordu. Bir anda kapıdan sertçe vurma sesi gelemeye başladı. Mutfaktan tabak kırılma sesi camlar dan taş geliyor du kumsal Berk hemen hemen şömine başına yattılar kumsal Berke sarıldı Meriç "ne oluyor" dedi Sude çığlık atıyor du. Berk "hemen burdan çıkmalıyız" dedi arka kapıya doğru koşmaya başladılar. Evden dışarı çıktılar geri dönüp baktılar arayıcı üzerlerine doğru koşmaya başladı.   "koşun" dediler birlikte kovalamaca başladı. Patika ya doğru koşmaya başladılar "arayıcı peşimizi bırakmayacak" dedi. Kumsal  durun diye bağırdı. Bana güveniyor musunuz dedi. Evet dediler hepsini yokuşa doğru itti. Sonra kendi atladı. Herkes yuvarlanma ya başladı. Otların içinden geçtiler yuvarlanarak herkes bir birinin elini tuttu uçurum kenarında kaldılar arayıcı yokuştan baktı. Hiçbirini göremedi. Gitti uçurumda öylece duruyorlardı. Kumsal zor tutuyorum elini dedi. Tamam sakin olun dedi Meriç "şimdi yavaşça sallanacağız' dedi. Meriç sallanmaya başladı. Kumsal öteki dalı yakaladı. Kendilerini yukarı doğru çektiler. Yokuştan yukarı doğru çıktılar yavaş yavaş kumsal : Tuğba köşk te kaldı" dedi. Berk akşam olsun gideriz dedi. Arayıcı ilk orada olacağımızı düşünüyordur. Aksamı bekleyeceğiz dedi. Meriç.