14. Bölüm

252 29 0
                                    

Saat gece bir buçuğu gösterirken benim şu an hastanenin az ilerisinde Alperenden aldığım arbada endişeli bir şekilde yapacaklarımı kafamda tartmaya çalıştım. Ne kadar düşünsem de oraya girdiğimde her şeyin boşa olacağını biliyordum. Elimdeki Seçkin beyin ofisinden gizlice aldığım anahtarı sıkarken yarın sabah her şey farkedildiğinde tam olarak bir suçlu sayılacağımı bilmeme rağmen kararlılığım hayret vericiydi. Şu an yapmayı planladığım şey tam olarak onun için hayatımdaki her şeyden vaz geçmekti.
Aklıma dün gece Alperene yapmayı planladığım şeyi anlattığımda ki çıldırışı gelince elimde olmadan kahkaha attım.

***
" Sen kafayı yedin herhalde Doruk , adam kaçırmak da ne demek delirdin mi sen ? "
Çıldırmış bir şekilde Alperenin bana bağırmasını dinlerken gayet sakin bir şekilde
" Yoo aklım gayet yerinde " rahatlığım onu daha da çıldırtırken " Yok orda kala kala delirmiş bu bak ciddi söylüyorum " dedi beni umursamadan Sonere doğru. Soner daha sakin bir tavır sergilese de o da yapmayı düşündüğüm şeyi pek desteklediği söylenemezdi.

" Doruk emin misin , onun için her şeyden vazgeçme konusunda ? " Yüzünde benim için endişelendiği belli olan bakışlarıyla bakarken  , aynı zamanda gözlerinden beni anldığı belli oluyordu. Aynısını Alperen için o da yapardı , hem de gözünü dahi kırmadan. Bunu bildiği için bana karşı çıkmazsken , her ne olursa olsun benim için çok endişelendiğini biliyordum. Böyle dostlara sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissederken " Beni anladığını biliyorum. Benim yerimde olsaydın sen de aynısını yapardın. "

Anlayışlı bir şekilde gülümserken " Her ne olursa olsun hep yanındayım. " dediğine minnettar bir şekilde gülümserken Alperen bağırmaya devam ediyordu.

" Soner ne saçmalıyırsun sen ne demek seni anlıyorum. Bir deliyi anlayamazsın. Onu vaz geçirmen gerekirken bildiğin destek veriyorsun , ÇILDIRICAM ŞİMDİ " son sözlerini çığlık atar şekilde söylediğinde tek yaptığım şey gözlerimi devirmek olmuştu.

" Allahım bir de göz deviriyor ben ne yapacağım bu deliyle "

***
Kahkahalarım yavaşça kesilirken bütün çıldırışlarının sonunda vaz geçmeyeceğimi anladığında her konuda bana yardım edeceğini ne olursa olsun yanımda olacağını söylemişti. Benim için çok fazla endişelendiklerini bilsem bile ne olursa olsun vaz geçemezdim. O geceki yalvarışı kafamın içinde döndükçe kararlılığım artıyordu. Aslında Cantekini de ikna etmek kolay olmamıştı.

***
" Bak her şeyi planladım, kalacağımız yer de hazır bu gece saat 2 de seni almaya geleceğim ."

Bana sanki dünyanın en saçma şeylerini söylermişim gibi bakarken " Doruk saçmalama o geceki söylediklerimi unut tamam mı , öylesine söylediğim şeylerdi. Benim için kendini bu kadar tehlikeye atmanı istemiyorum. "

Nerden geldiğini bilmediğim bir cesaretle yanına oturup ellerini tuttum. Yaptığıma o da en az benim kadar şaşırırken , hafif kızarmaya başlayan yanaklarıyle dünyada görebileceğim en güzel manzarayı bana sergiliyordu.

" Ama benim gece verdiğim söz öylesine söylenmiş bir şey değildi. Benim için endişelendiğini biliyorum , ama ben her şeyi göze aldım Cantekin. Bu gece seni burdan kurtaracağım ve bundan sonra senin masumluğunu ispat etmek için birlikte savaşacağız. " Gözleri dolu bir şekilde bana gülümserken bu seferkinin mutluluktan olduğunu biliyordum. Umut dolu gözlerle bana bakarken ben de aynı gülümsemeyle ona karşılık verdim.

***

Gözlerim tekrar saate kaydığında 2' ye çeyrek kaldığını gördüğümde derin bir nefes alarak arabadan indim. Kalbim kulaklarımda atarken hastaneye doğru adımlamaya başladım. Hastanenin tam önüne vardığımda kapıdaki güvenliği gördüğüm. Saat tam 2 de hastanenin içini kontrol etmeye gideceğinden bir kaç dakika ordan uzaklaşmasını bekledim. Kısa bir süre sonra yerinden kalkıp hastanenin içine doğru ilerlemeye başladığında, aşağı yukarı bir saatimin olmasından kaynaklı bir iki derin nefes alırken bir kaç dakika daha bekledim. Cevimdeki dış kapının anahtarını çıkarıp kapıyı yavaşça açıp içeri girdiğimde , aynı yavaşlıkla geri kapattım. Kalbim göğüs kafesimi delerken tekrar derin bir nefes alıp hastanenin içine doğru adımlamaya başladım.

Karalnık koridorda kimseye yaklanmadan yavaşça ilerlerken kafamda hala yapmakta olduğum şeyi tartıyordum. Ya doğru olduğunu düşündüklerim koca bir yalansa. Herkesin doğru dediklerini yalanlarken, asıl ben koca bir yalana inanıyorsam. Tüm hayatımı, kariyerimi koca bir yalan için tehlikeye atmaya değer miydi?

Bunları düşünmek için geç kaldığımın farkındaydım. Her ne kadar şu an bunları düşünsem de , tüm kalbimle yaptığımın doğru olduğuna inanıyordum. Bunları düşünürken aynı zamanda koridorda yavaşça ilerlemeye devam ediyordum. İlerden sola dönerken birden uzaktan bir ışık gördüm. Güvenlik görevlisi koridorları gezip herşeyin yolunda olup olmadığına bakıyordu.

Telaşla nereye saklanacağımı düşünürken, hemen sağ taraftaki kapıyı gördüm. Aceleci şekilde kapıyı kontrol ederken kilitli olduğunu farkettim. Daha fazla telaşlanmaya başlamıştım. Kalbim vücudumun salgıladığı adrenalin sayesinde hızla çarparken, telaşla etrafıma bakınıp nereye saklanabilirim diye düşünüyordum. Işık yavaşça bana doğru geliyordu ve kalbim yaklaştığı her saniye de daha hızlı çarpmaya devam ediyordu. Nefes alış verişim hızlanmıştı. Şimdi yakalanamazdım.

Telaşla etrafıma bakarken ışık bir anda ilerdki sağ koridora sapmıştı. Rahat bir nefes alırken acele etmem getektiğini farkettim. Her an yakalanma riskim vardı ilerden tekrar sola dönerken elimle de cebimdeki anahtarı sıkıyordum. Sonunda aradığım kapının önüne gelmiştim.

Derin bir nefes alarak cebimdeki anahtarı çıkarıp anahtar deliğine soktum. Yavaş bir şekilde iki kere çevirip kapıyı açtım. İçerisi karalnıktı ama küçük pencereden içeri sızan ay ışığı onu az da olsa görmemi sağlıyordu. Yatağına oturmuş hazır bir şekilde beni bekliyordu. Ayağını hızlı hızlı yere vurmasından onunda gergin olduğu anlaşılıyordu.

Kapının açılma sesini duyup yere eydiği kafasını kaldırıp direk gözlerimin içine baktı. Bir kaç saniye gözlerimiz ayrılmadan baktık birbirimize. Her ne kadar tam olarak göremesem de o derin bakışlarını hissediyordum.

Ben bir şey yapmasam onun sabaha kadar böyle bakacağını bildiğim için ve kaybetiğimiz her saniye bizi daha da fazla tehlikeye atığını ondan önce farkettiğim için hızla yanına ilerledim. Ona doğru ilerlediğimi gördüğünde oturduğu yataktan hızlı bir şekilde ayaklandı. Gözlerinin içine bakıp " Gitmeliyiz" dedim, sessiz bir fısıltı şeklinde. Sadece kafa salamakla yetinmişti. Önden ilerleyip kafamı kapıdan dışarı uzattım. Aceleci bir şekilde etrafı kontrol ederken kimsenin olmadığını gördüğümde hemen dışarı adımladım .

Geldiğim koridorları şimdi arkamdaki kişiyle yürüdüğümde kafamda hala yaptığımın doğru olup olmadığını tartıyordum. Yüreğimle doğruluğuna inandığım şeye mantığım nedense hep bir şeyler buluyordu. Ya doğru değilse. Ya tüm hayatımı koca bir yalan için tehlikeye atıyorsam.Bunları düşünmek istemiyordum. Arkamdaki adama beynimdeki şüpelere rağmen gönülden güvenirken, bunları düşünmek yersizdi. Kimseye yakalanmadan dışarı çıktığımızda rahat bir nefes aldım.

Kimse farketmesin diye uzakta park ettiğim arabama doğru yürürken arkama bakmadım ama duyduğum adım sesleriyle onun arkamdan beni takip ettiğini biliyordum. Arabaya binene kadar ne ben konuştum ne de o konuştu. Sessiz bir şekilde arabaya bindik. Az önceki adrenalini hala içimde hissederken nefeslerimin düzelmesi için biraz bekledim.

Üstümde hissetiğim gözlerle başımı yavaşça ona doğru çevirdim. Her zamanki derin bakışlarıyla nerdeyse gözünü kırpmadan bana bakıyordu. Yavaşça yutkunup kafamı önüme döndürüp arabayı çalıştırdım. Yolda ilerlerken arabaya sessizlik hakimdi .

Ben yola dikkatli bir şekilde bakarken, o da arabaya bindiğinden beri ayırmadığı bakışlarıyla bana bakıyordu. Mücadelemizin en kolay kısmını atlatmıştık. Asıl zor olan kısım bundan sonrasıydı. Ve ben tüm hayatımı inandığım doğru için tehlikeye atarken bunu herkese kanıtlayana kadar yanımdaki adamla birlikte savaşacaktım. Gerçekleri açığa çıkarıp herkesin doğru bilidiğinin aslında aldatmaca olduğunu herkese gösterecektim . Bu savaş artık sadece onun savaşı değildi. Ben onu o odadan çıkarttığımdan beri bu savaş artık ikimizin savaşıydı.

••••
Ve sonunda hikayenin asıl dönüm noktasına gelmiş bulunmaktayız. Umarım beğenerek okursunuz. 💙💙
Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz çok mutlu olurum. 🥰

Karanlığa Bir Işık Yak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin