Harry ile Louis, annelerinin gitmesini fırsat bilerek Harry'nin odasına girmiş ve kapıyı kilitlemişlerdi. Louis bu durumdan her ne kadar hoşnut olmasa da Harry gülerek filmciden aldıkları pornoyu DVD oynatıcıya yerleştirdiklerinde Louis korkmuştu.
Filmdeki kadınla adam sevişmeye başladıklarında Louis utançla başını eğdi.
"Loueh!"
"Çok ayıp şeyler yapıyorlar." dedi Louis.
"Çünkü bu ayıp bir film." dedi Harry. En yakın arkadaşı birkaç yıl önce çok özgüvenliyken liseye geçtiğinde ezik olmaya başlamıştı. Kadın adama sakso çektiğinde Harry bundan çok fazla tahrik olsa da Louis'in midesi bulanmıştı. Belki de o bozuktu? Ergen bir erkeğin seksten etkilenmemesi imkansızdı. Harry o kadar tahrik olmuştu ki elini pantolon ağına getirdiğinde Louis şaşkınlığını arttırdı ve aniden ayağa kalkıp odadan çıktı.
Çünkü etkilenmesi gerektiği şey pornoydu, en yakın arkadaşının kendini rahatlatması değil.
#
Aiden, altında Louis'in Harry diye inlediğini duyduğunda öpmelerini durdurup ona şaşkınlıkla baktığında Louis de ona baktı.
"Sen bana az önce Harry mi dedin?" dedi Aiden hayretle.
"Ne?" dedi Louis. Siktir! Gerçekten ne düşündüğünün farkında değildi.
"Sen az önce bana Harry dedin!" dedi Aiden ve üstünden kalkıp toparlandığında Louis de kalktı.
"Ben özür dilerim." dedi Louis. Gerçekten özür dileyince affedeceğini mi düşünüyordu?
"Harry'nin ismini neden sayıklıyordun?" diye sordu Aiden şaşkınlıkla ve hayalkırıklığıyla.
"Aiden, bilmiyorum." dedi Louis.
"Sadece çok yakın arkadaş olduğunuzu sanıyordum." dedi Aiden. "Siktiğimin dünyasında onu seviyorsan söyleyebilirsin."
"Öyle bir şey yok."
"Emin misin? Çünkü bence var. Yoksa gecenin bir vakti, sevgilinle sevişirken onun adını söylemezsin. İnsanlar en yakın arkadaşlarının isimlerini yatakta inlemez."
"Aiden, bak-"
"Kendini nasıl savunacaksın? Bunca zaman ona aşıktın değil mi?"
"Aiden, dinleyecek misin?"
"Evet, dinliyorum."
"Ona karşı duygularım vardı." dedi Louis pişmanlıkla ve Aiden hayretle ona baktı. "Ama geçti."
"Bence geçmiş gibi durmuyor. Yoksa o bir hetero diye onu unutmak için mi benimlesin?" diye sordu Aiden ve Louis cevap veremedi. Tam olarak buydu. "Defol evimden."
"Aiden!"
"Defol! Seni ne görmek istiyorum ne de açıklamanı duymak istiyorum." dedi ve Louis bir şey demeden üstünü giyinip, evden çıkmaya hazırlandığında son kez Aiden'a baktı. "Sana gerçekten aşık olmuştum."
#
Yürümeye başladığında neden Harry'i düşündüğünü bilmiyordu. Aslında sorunun cevabı gayet açıktı. Hala ona aşıktı, onu istiyordu ama beraber olamayacakları apaçık ortadaydı. Harry bir masal kadar güzeldi ama ondan hoşlanmıyordu. Bunu açıkça belirtmişti de.
Öte yandan Aiden'ı düşündüğünde, ondan hoşlanıyordu. Yakışıklıydı, müzikle ilgileniyordu, havalıydı, tam bir parti insanıydı. Aslında tam Louis'in tarzıydı ama olmuyordu işte. Düşünceleri ve kalbi başkasına aitken, Aiden'a aşık olamıyordu. Ya Harry'i tamamen hayatından çıkaracaktı ya da ömür boyu ona aşık olacaktı. Ama Louis ilkini yapamazdı. Onu yaparsa hayatı daha kötü olurdu. O yüzden Louis ona ömür boyu aşık olmayı seçecekti. Belki hep yalnız kalacaktı ama Harry hep hayatında olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUIN THE FRIENDSHIP.
FanfictionLouis ve Harry çocukluklarından beri birbirinin en yakın arkadaşı. Ta ki bir gece ikisi de deli gibi sarhoş olup beraber olduktan sonra. NOT: Hayatının aşkı burnunun ucunda olabilir.