V. Etkilenmek ❄

14.3K 541 136
                                    

Medya : Aslan Çağlayan

❄️🖤

Bazı insanlar için duygularını ifade etmek oldukça kolaydı. Ama benim gibiler için ise bu zulümdür. Daha önce tatmadığınız bir duyguyu ifade etmek zordur. Pencerenin kenarına oturmuş dışarıyı seyrederken Lider'i düşünüyordum. Onu incelerken bana benzediğini fark etmiştim. Mesafeli, uzak, çok konuşmayan ve soğuk biriydi. Onu merak eden bir yanım vardı. Aşırı derecede meraklı biriydim. Onu neden bu kadar merak ediyorum bilmiyorum,belki sebebi tuhaf karşılaşmalarımızdandı. Bilemiyorum. Sadece onu tanımak isteyen bir yanım vardı.

"Bu iş bizi uğraştıracak gibi." Salih amcanın bezmiş sesi kulaklarıma dolduğunda düşüncelerimden sıyrılıp onlara kulak kesildim. Gözlerim camdan yemek masasında karşılıklı oturan babam ve Salih amcaya diktim.
"Halledeceğiz." Dedi babam sağ elini Salih amcanın omzuna atıp orayı sıkarken.
"Nasılsa olsa çekirge iki zıplar üçüncüde yakayı ele verir." Diyerek cümlesini bitirdi. Salih amca alayla güldü. Kaşlarım anlamsızca çatıldı. Ortada bir mevzu vardı ve bu mevzu Salih amcanın canını oldukça sıkmış gibiydi.

"Onların kaçıncı zıplayışı bilmiyorum. Üçten sonra saymayı bıraktım. Bir elime geçirirsem onları... Çok uğraştırdılar bizi puştlar!" Sınırını kontrol edemediğini yükselen sesiyle ve küfürlü konuşmasıyla belli ediyordu. Babam Salih amcanın omzunda olan elini çenesine atıp, yeni çıkmaya başlayan sakalını kaşıdı.
"Nasıl beceriyorlar onu anlamıyorum? Bir ipucu,bir ipucu bile bıraksalar onları rahatlıkla yakalarız."

"Bankanın sahibi ve oğlu ağız birliği yapmış gibiydiler. Biliyor olabilirler mi?"

"Hiç bilmiyorum. Ola da bilir, olmaya da bilir. Ama biliyorlarsalar neden saklasınlar ki? Sonuçta bankaları soyuluyor,zarar gören onlar."

"Çok kafa karıştıran bir durum. Bir insan yakalanma ihtimalinin olmasına rağmen neden aynı bankayı soyar ki?"

"Belki de bankanın sahibiyle bir dertleri vardır." Diyerek sohbete dahil olduğumda babam ve Salih amcanın bakışları aniden beni buldu. Bende onlara döndüm.
"Hep aynı bankayı soyuyorsalar bundan başka bir çıkarım çıkaramayız. Yani en azından ben öyle düşünüyorum." Düşüncelerimi dile getirdikten sonra pür dikkat beni dinleyen ikileye baktım.
"Senin burada olduğunu unutmuşuz." Deyip tebessüm etti babam. Farkındayım. Bu iki oluyordu.
"Fark ettim."

"Az önce söylediklerin, tahminlerimiz arasında. Bankanın sahibi ve oğlunu sorguya aldığımızda böyle bir şeyin mümkün olmadığını söylediler."

"Tabii orası ne kadar doğru bilinmez." Diyerek gözlüğünü çıkarıp masaya bıraktı babam.
"Üç aydır aynı bankayı soyuyorlar. Bankanın sahibi ile bir dertleri var ve bu çok açık."

"Okan bey ve oğlu bir şeyler saklıyor. Çok net."

Onlar yine beni unutup kendi aralarında konuşmaya başladıklarında telefonumu alıp odama çekildim. Bu konu açıkçası aklımı karıştırmıştı. Çok tuhaf bir olaydı. Odama girer girmez telefonum çalmaya başladı. Arayan Şermin'di.

"Sonunda müsait olabildin." Dedim telefonu açar açmaz. Eve geldikten sonra onu aramıştım ama ailesinin misafirleri olduğunu bu yüzden bana geri dönüş yapamayacağını bildiren bir mesaj göndermişti.
"Ay kuzu çok özür dilerim. Ama elimde olan bir şey değildi maalesef."

SOĞUK KENT [Soğuk Şehrin Soğuk Adamı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin