d.3

11K 178 51
                                    


Lütfen oy ve yorumlarınızı esirgemeyin. İyi okumalarr...

Ne gördüğümü hatırlamasam bile kötü bir rüyanın etkisinde kalmış okula doğru yürüyordum. Otobüsü kaçırmış ve okula geç kalmıştım. Bunu önemsemiyordum. Alışkın olduğum bir durumdu. Durağa doğru adımlarken kulaklığımın teki çıkmıştı. Bu esnada önümdeki kızı farketmiştim. Kendi kendine konuşuyor ve hızla yürüyordu. Onun bu panik halini içimde yaşayan karakterlerden birine benzettiğimde incelemeye devam ettim.

Kısa ve kahverengi saçları vardı. Boyu bana göre uzundu ve fiziği şekilli, aynı zamanda ilgi çekiciydi. İçimden bir ses voleybol diye fısıldarken oyuncu olabileceğini düşündüm. Ardından başka bir ses ise onun fazla panik olduğunu ve bunu yapamayacağını söyledi. Bu sesi biliyordum. Beni her seferinde üzen düşmanımın sesiydi. Hep olumsuz şeyler söyler ve beni kötü etkilerdi.

"İlk dersi kaçırdım. Lanet olsun geri kalacağım ve sınıftaki kimse not almadığı için öğrenemeyeceğim. Sınavdan düşük aldığımda öğretmenin gözünde küçük düşeceğim ve bu yüzden daha kötü hissedeceğim. Notum düşük olduğu için gelecekte istediğim hedefe ulaşamayacağım..." Endişe dolu sözcükleri yüksek sesle dudaklarından dökülürken her zamanki gibi ilgilenmeden yanından yürüyüp gitmek istemiştim. Beni durduran şey onun yanına gidip omuzuna dokunmama neden olmuştu. Kafası bana çevrildiğinde yüzünü izlemeye başladım. Küçük yapıda olmasına rağmen büyük gözleri vardı. Yanakları sevimli duruyor ve birkaç sivilce izine izin veriyordu. Kibar bir dudağa ve minik bir burna sahipti. İnce yapıda olan gözlüğü onu cidden sevimli yapıyordu. Saçı herkese yakışmayacak kadar kısa olsa da onda imreneceğim şekilde duruyordu.

"Bu kadar panik olma."

Sözcükler dudaklarımdan dökülürken gözleri beni izliyordu. Yakasındaki broşun bizim okula ait olduğunu farkettim.

"Diana," diyerek elimi uzattığımda eli ürkek bir şekilde elime ulaşmıştı.

"Ciara."

Kafamı onarlar şekilde sallayarak elimi çektim.

"Okula birlikte gitmek ister misin? En azından kafan dağılmış olur."

"Teşekkür ederim... Sanırım buna hayır diyemem." Mahçup bir şekilde gülümsediğinde gelen otobüs yüzünden kolundan tutarak onu çekmek zorunda kalmıştım. Hızlıca otobüse binerek kartlarımızı okuttuk. Kapıya yakın bir yere oturduğumda o da yanıma ulaşmıştı. Elleri yerinde durmuyor gergince bir şeylerle uğraşıyordu.

"İlk dersi kaçırman hayatına kötü etki etmez." Gözleri bana döndüğünde konuşmak için dudakları aralanmıştı.

"Gelecek için çok ciddi hayallerim var... korkuyorum."

"Geleceğini mahvedecek tek şey korku ve takıntıların." Bunu diyebildiğime inanamıyordum. Farkında olduğum halde kendi hayatımda bir şeyleri başaramıyordum.

"Öyle olduğumu nereden çıkardın?" Sesi ona kötü bir şey söylemişim gibi savunmaya hazır bir şekilde çıktığında gözlerine bakmaya devam ettim.

"Çünkü ufak kötü bir olayda senaryo yazarak içinde bulunduğun durumu daha kötü yapıyorsun. Bunu seni ilk kez görüyor olmama rağmen farkedebiliyorum."

Dudaklarını dişleri ile gergince soyarken neden bu kadar sakin olduğumu düşündüm. İçimdeki kişilikler rollerini değiştirmişti.

"Sanırım haklısın..."

Sesi sona doğru kısılırken camdan dışarıyı izlemeye başladım. Tanıdık okul yolu gözlerimin önünden geçiyordu.

"Sean, eski sevgilin değil mi?"

*desireHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin