Scret // Taekook

-3-

Kim Taehyung'dan

Jeon Taehyung demişti. İyi de ben Jeon değildim. "B-ben Jeon değilim. Benim soyadım Kim." kıpkırmızı gözleri ile bana bakıyordu. "BUNDAN SONRA SEN JEONSUN. BENİM KÜÇÜK SCRET VAMPİRİMSİN!"korkuyordum. Kanlı gözyaşlarım boşalmaya başlamıştı. Hafif tebessüm etti ve gözümden akan kanları yaladı.

"Ah . Bebeğim tatlı vampirim. Ağlamana gerek yok ki. Sadece kabullen." Nasıl bunu düşünürdü? "S-sen. SEN NASIL BÖYLE BİR ŞEY YAPMAMI BEKLERSİN? SANA ASLA KENDİMİ TESLİM ETMEM!ASLA BU DURUMU KABULLENMEM." benim de gözlerim kırmızıya dönüşmüştü. Üstüme doğru gelerek "Peki. Peki portakal çiçeğim. Şimdilik özgürsün. Git hadi." dedi ve kapıyı gösterdi. Elinden hızla kaçarak kapıya ulaştım...

Jeon Jungkook

Şimdilik, şimdilik gidebilirsin minik scretim. Hızla Namjoon ve Hoseok'un yanına gittim. "Yoongi ve Jin onlarla konuştunuz mu?" "Jin. Sadık bir scret. Tarçın kokulu minik. Hallettim bile yanlız o da karşı çıktı."dedi gözleri kan kırmızısına dönerek olayı anlatmaya başladı.

Flashback

"Küçük scret. Bana aitsin biliyorsun değil mi?" gözleri şokla açılan scret hemen benden uzaklaştı ve dik başlılıkla "Üzgünüm Kral Namjoon ama ben kimsenin değilim. Her ne kadar bizi yönlendirseniz de üzgünüm ben şimdilik eş istemiyorum." dedi ve önümde eğilerek hızla yanımdan uzaklaştı...

Flashback end

"Jin bizim için önemli biliyorsun. O olmadan Tae de yok demektir ve hyung her ne kadar Select olsan da yapacaklarımı biliyorsun." dedim ve Hoseok ve Jimin'e döndüm Hoseok gülümsedi ve "Asi ama uslandırılır merak etme. Yongi baya hırslı ama sadece zaman ve ben halledicez bu işi bende. Merak etme" dedi ve o da anlatmaya başladı.

Flashback

"Yoongi. Değil mi?" hızla kafasını kaldırdı ve "Evet." dedi. Ardından ayağı kalkıp "Kusura bakmayın. Ancak bana sahiplenme eki kullandığınızı duydum. Üst yöneticilerden olsanız da bu benim size ait olduğumu göstermez Prens Hoseok. Şimdi izninizle." dedi ve kapıya doğru ilerledi...

Flashback end

"Emin misin hyung?" Hoseok önce göz devirdi ardından "Yapacaklarımı unutma Jeon sen safkansan ben de öyleyim." dedi ve omzumu sıvazladı.

"Umarım eminsindir hyung. Emin ol Taehyung'u alamazsam ortalık fena halde karışır." Üç ü birden gözlerini devirdiler.

Jimin hyung gözünü bana dikti ve "Cidden. Tae'yi doğduğundan beri takip ediyorsun. Zaten senin neden alamayacak gibi konuşup bizi korkutmaya çalışıyorsun Jungkook. Bak çalışıyorsun diyorum çünki korkmuyoruz be kanka." dedi. Elimde duran kan bardağından bir yudum aldım ve "Jimin. Eğer Tae bana gelmezse ne yaparım örnekle açıklayım sana."

Yanda duran süs balonlardan bir tanesinin elimle yönlendirdim içine ise içtiğim kandan bir damla koydum. ve balonunun içinde çoğalttım. "Görüyor musun bu balonu. Farzet ki Tae beni istemedi ve nefterini her daim kustu. Ben o zaman ne yaparım biliyor musun?" dedim dibine yaklaşarak. Gözlerim zümrüt yeşiline dönmüştü balonu dibine kadar yaklaştırdım ve geri uzaklaştırdım. Sonra avucumu kaptmamla balon patladı ve kanlar yere döküldü. Arkamı döndüm ve

"Ne yazık." diyerek arabaya doğru ilerledim. "Yemin ederim manyak bu. Valla. Namjoon bunu büyütürken ne yedirdin sen buna? Yemin ederim piskopata bağladı." deyişini de duydum Jimin'in

"Emin ol Jimin. Tae'yi alamazsam yapacaklarım bunularla sınırlı kalmaz." dedim ve arabama binerek eve doğru yol aldım.

Taehyung'dan

Hızla hyungların yanına gittim ve "Siz iyi misiniz? Bişey yaptılar mı?" Jin sıkıca sarıldı ve saçlarımı okşadı. "Biz iyiyiz. Ya o safkan sana birşey yaptı mı?" ardından Yoongi hyung atıldı "Birşey yaptıysa sıçarım onun azına." ona ciddi misin bakışı attık. "İster Select ister Safkan ister Lost isterse Scret olsun. Kimse benim kardeşime dokunmaz nokta." dedi ve benim elimi tuttu. "Yok huyng birşey yapmadı." dedim ve ikisine de sarıldım Jin hyung "Size asla zarar veremezler ben bura oldğum süerece buna cürret edemezler. Şimdi ben acıktım gidelimde ramen falan alalım. Valla şimdi oturup sizi yiyesim var." Yoongi hyung "Gidelim bu vıcık vıcık olmaya başladı.."

Gülerek arabaya bindik.Umarım peşimi bırakısın Jeon...

"Seni asla bırakmayacağım küçük portakal çiçeğim."