5. BÖLÜM

97 54 9
                                    

Keyifli okumalarrr:)


Uzay'la arabaya doğru gidiyorduk. Yağmur yağıyordu. Arabaya gidene kadar sırılsıklam olmuştuk bile. Arabayı açıp içeriye girdik. Adresi söyledim. Uzay klimayı açmıştı hemen ve şarkı açmıştı. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapatıp şarkıya odaklandım

'Durma durma doldur boğaz içini.
Sen doldur ben içerim, yalanlara kana kana. Durma canım cayır cayır yanıyor, söndür yalvarırım.
Durma nolur durma
Durma yagmur durma.
Sorma sende vur sorma.
Zaten istanbul boğazın ortasında
yaşlarım gizleniyor damlalarında...'

Şarkıyı ilk defa duyuyordum. Sanatçıyı biliyordum ama hiç bir şarkısını dinlememiştim. Adamın sesi, şarkılarının sözleri çok güzeldi Çok beğenmiştim. Şarkı bitmiş başka şarkı çalmaya başlamıştı.
Uzay'a dönüp
"Az önceki şarkıyı tekrardan açar mısın?" Bana baktı sonra şarkıyı tekrar açtı ve konuşmaya başladı

"Beğendin mi, ilk defa dinliyorsun herhalde?"

"Evet ilk defa dinliyorum Grip'ini. Çok sevdim şarkıyı. Şar-" konuşmamı Uzay'ın mırıldanmaları kesti. Sustuğumu farkettiki yoldan başını çevirip bana baktı.

"Eee ne diyordun böldün?" Ne mırıldanıyorsun diyecektim sonra Merakımı bir kenara fırlatıp

"Her neyse. Şarkıya bayıldım, bu adamın ilk şarkısı bile etkiledi beni. Eve gidip hepsini dinleyeceğim.
'Zaten istanbul boğazın ortasında
yaşlarım gizleniyor damlalarında' çok güzel değil mi?"

Gözlerim dolmuştu. Şimdi diyeceksiniz ki Gece ne ağlıyormuşsun. Napim bemde böyleyim kimi içine atar yaşlarını kimide benim gibi dışarıya atardı pınarlarındaki yaş yığınlarını. Nedense Uzay'a kötü anlarını anlatmak istemiştim. Konuşmaya başladım

"Orta okulda hep küçük düşürülürdüm. Kafamdan aşağı sıcak yemekler döküyorlardı, bir kere çok pis yanmıştı kafam ve yüzüm biliyor musun? Bak şurada bir yanık var hatta" yüzümü ona yaklaştırıp gözlerimi kapattım. Göz kapağımdaki yanığı gösterdim. Araba durdu bir an. Gözlerimi açtığımda Uzay'la yüzümüzün arasında beş santim vardı rahatlıkla. Çok yakındık, boğazım düğümlenmişti yutkundum. Gözlerim istemsizce dudaklarına yönünü çevirdim. İstemsiz olarak dudaklarımı ısırdım. İlk defa böyle bir an yaşıyordum ve ilk defa kalbim bukadar hızlı atıyordu. Sonra Uzay dudaklarını aralayıp

"Biliyorum"

Bir kelime dokuz harf. Nedemek istemişti biliyorum derken. Fark etmiş olmalıki

"Şey sana demedim ya." Uzay iyi bir saçmalamaya başlamıştı. Hâlâ uzaklaşmamıştık birbirimizden. Arabaya göz atıp konuşmaya başladım.

"Hımmmm kime dedin ozaman bizden başka kimse yokta burda"
Uzay'la çok yakınlaşmıştık. Kendimi geriye attım. Uzay arabanın arkasına yaslanıp konuşmaya başladı nihayet

"Şey ya arabaya diyordum 'bakıma ihtiyacım var' dedi, bende ondan dolayı biliyorum dedim."
Gülmemek için kendimi tutuyordum. Uzay'ın yüzü renkten renge giriyordu
Uzay'ın tipi çok komikti. Telefonu çıkarıp fotoğrafını çektim

"Çok komik duruyordun napim? Her neyse ne diyordum ben heh işte o kızlar her gün bir şey emrediyorlardı yapmazsam dövüyorlardı. Bir anım vardı anlatayım. İşte yine bir gün geldiler yanıma, dedilerki müdürün odasına git masanın üstünde bir dosya var önemli değil zaten git dosyayı karala altınada ismini yaz dedi. Ben yapamazdım ama sonra beni tehdit ettiler babanın seni bıraktığını seni sevmediğini herkese söylerim dedi. Benimkide çocuk aklı tabiiki gittip karalayıp ismimi yazdım. Sonra odadan gizlice çıktım. sınıfa girdim. Hocada benden sonra içeri girdi. İşte biraz zaman geçti derste kapı çalındı. Gelen müdürdü bir hışımla içeri girdi. İsmimi söyledi, benim diye elimi kaldırdım. Beni tuttuğu gibi odasına götürdü. Olayları anlattım. Müdür beni okuldan attı kızlarada disiplin cezası verdi. O olaydan sonra kendimi küçük düşürmedim biraz ağırdan aldım hep kendimi. Birde bi anım daha oldu kötü bi anım. Geçen yıl çok kötü bir kaza yapmıştık annemle. Bir dağın başında kimsecikler yok. Biri gelmiş kurtarmış bizide. Eğer bizi kurtaran biraz daha geç kalsaymış annemle ölmüştük oracıkta. Bizi kurtaran annemle beni hastaneye bırakmış gitmiş. O bizi kurtaranı defalarca aradım ama bulamadım. Tek bildiğim benim yaşımda birisiymiş." Uzay söylediklerimin hepsini beni kesmeden pür dikkat dinlemişti. Soru soracak gibiydi ki bana dönüp sordu

SESSİZ HAYKIRIŞLARIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin