6. Bölüm

11.5K 882 414
                                    

no yorum no bölüm

***

"Ee senin şu kafe sahibi enişteye ne oldu?"

Haemin birkaç saniye bana baktıktan sonra üzgünce kafasını öne eğdi.

"Öyle biri kalmadı kanka."

"Kafe sahibi enişte kim?"

Soobin direkt bir şekilde ikimize bakarak sorduğunda onun bunu bilmediği yeni aklıma gelmişti ama normaldi yani, sonuçta Haemin'in aşk hayatına varana kadar bir sürü şey vardı konuşulması gereken.

Haemin hemen atladı. Arada Soobin'e yürüyordu ama Soobin yüzüne bile zor bakıyordu. Karşılık alamıyordu yani.

"Aslında az önce şaka yapmıştım. Yani kafe sahibi enişte hâlâ var ama bir türlü sevgili olamadık. Ve şey o benim flörtüm Soobin. AMAA benim genelde birden çok flörtüm olur biliyor musun?"

Ellerini çenesinin altına yaslamış yüzünü de Soobin'e yaklaştırmıştı ve sevimlice sırıtıyordu. Karşısındaki normal biri olsa muhtemelen bu hareket hoşuna giderdi ama o Soobin'di... Böyle şeylere düşmesi imkansızdı yani.

"Anladım. Baya geniş birisin herhalde?"

Haemin kaşlarını çatıp uzaklaştı.

"Ne alaka geniş? Sen sadece bir kişiden hoşlanıyorsun diye başkaları birden çok kişiden hoşlanamaz mı yani?"

Haemin bu durumda hem haklıydı hem değildi. Aynı anda birden çok kişiden hoşlanabilirdi ama hepsine de umut vermemeliydi ve Haemin bunu yapmıyordu. Yani beş tane flörtü varsa en azından üçüne umut veriyordu.

"Yok, hoşlanırsın tabi de bence çok da iyi bir davranış değil. Bak mesela ben birine çok fena aşığım, bunu biliyorsun ama bana hâlâ arada yürüyorsun. Bunu başkalarına da yaparsan hoşlarına gitmeyebilir. Ben artık umursamıyorum çünkü zaten böyle biri olduğunu biliiyorum ama bir gün başkası benim gibi tepki vermeyebilir, bilemezsin. O yüzden her hoşuna gidene yürümeyi bıraksan belki daha iyi olabilir."

Hafifçe gülümseyerek söylediği şeyler hem benim, hem de Haemin'in ağzını beş karış açık bırakmıştı. Nedeni ise hem söylediği şeylerin çok doğru olması, hem de gülümsemesiydi çünkü Soobin genelde robot gibiydi. Yeonjun dışında pek birilerine gülümsediğini görmemiştim.

"Bundan sonra sana yürümeyeceğim kanka. Hatta Yeonjun da artık eniştem." diyerek eliyle Soobin'in omzunu pat patladı Haemin. İkisi de beni şaşırtmıştı şu an tepkileriyle. Tanrım, biricik arkadaşım sonunda olgunlaşıyordu galiba.

Fakat şimdi bunları düşünerek az önceki konunun dağılmasına izin veremezdim. Bugün Soobin ve Haemin okuldan sonra bize gelmişlerdi. Amacımız da Jimin'in benim farkıma nasıl varacağıyla ilglili bir plan yapmaktı. Az önce Haemin tekrar Soobin'e yürüyene kadar da konuşmaya başlamıştık aslında ama sonra bölünmüştü.

"Lan, konuya dönelim artık. En son ne konuşuyorduk biz?"

"Galiba Jimin hyungun son zamanlarda seninle sevişirken kondom kullanmasından bahsediyorduk kanka."

Böyle deyince tekrar moralim bozulmuştu. Bu konu her aklıma geldiğinde de üzülüyordum zaten.

"Evet, hatta sonra da bay duygusuz Choi Soobin Jimin'in başka insanlarla da sevişiyor olma ihtimalinin çok fazla olduğunu, hatta ve hatta üstüne üstlük bunun çok da normal olduğunu söylemişti. Hatırlıyorum." Dişlerimi sıkarak konuştuktan sonra Soobin'e baktığımda yurkunduğunu gördüm. Evet ben sinirlendiğimde çok korkunç oluyordum.

"Doğru ama. Öyle değil mi sence de? Sonuçta sana itaatkârlık sözü vermemiş."

"Evet ama..."

Hassiktir.

"Bir dakika lan. Kafamı sikeyim bir dakika... Jimin bana itaatkârlık sözü vermedi evet. Ve ben de ona vermedim... hassiktir lan!" En son bağırdığımda ikisi de anlamazca bana bakıyordu.

Ulan nasıl anlamazlardı?

"Ne diyorsun Jungkook?"

"Kankitolarım, diyorum ki ben de Jimin'e sadece onunla sevişeceğime dair söz falan vermedim. Anlaşma gibi bir şey de yapmadık. Tamam arada ebemi sikiyor başkalarıyla yakınlaştığımda ama sonuç olarak başkasıyla sevişirsem bir şey deme hakkı yok? Derse bile kendimi savunabilirim, 'sen de başkalarıyla yapıyorsun,it' falan derim. He?"

Kafam ciddi anlamda zehir gibi çalışıyordu.

Haemin sırıtırken Soobin kaşlarını çatmıştı. Bu herif niye hiçbir şeyi beğenmiyordu ya?

"Anladım ama, sen başkasıyla yapmak istiyor musun ki?"

Aha.

Ahaha.

Doğru demişti.

Az önce konuşurken bu hiç aklıma gelmemişti.

"Eee... sevişemem belki ama yapmışım gibi gösterebilirim? Sonuçta gerçekten yapıp yapmadığımı nereden bilebilir ki?"

"Kiminle yapacaksın peki bunu?"

Çok mantıklı sorular soruyordu şerefsiz herif.

"Bence seninle olabilir. Hem o seni tanımıyor."

Lütfen olur de.

"Bilmiyorum.. seninle sevgili gibi davranamam Jungkook. En başta Yeonjun var, ona ihanet etmiş gibi hissederim."

"Salak çocuk, sevgili olmayacağız zaten. Sevgilim olsa artık onu sevmediğimi düşünür, ki haklı da. Gerçekten Jimin hyungdan başka biriyle olsam muhtemelen artık onu sevmiyor olduğum için olurdu. O varken başkasıyla gerçekten sevgili olmam yani. O yüzden, seninle seviştiğimizi düşüneceği ana kadar seni görmemeli. Yoksa anlar."

Bir süre elini çenesine yaslayarak düşündü. Kabul edecekti bence.

"Olabilir sanırım. Ama bundan kesinlikle Yeonjun'un haberi olmayacak. Onun olmadığı bir mekanda gerçekleşmeli."

Yeonjun'un duymamasını sağlamak çok da zor değildi. Jimin hyung sürekli barlara, partilere giderdi. O günlerden herhangi birinde yapabilirdik.

Gerisini planlamamıştık. O gün geldiğinde ayarlardık. Fakat umarım yapacağımız şey düzgün giderdi ve Jimin hyung beni fark ederdi. Her seks yaptığımızda zevkle birlikte nasıl acı çektiğimi, onu severken katlandığım şeyleri ve daha bir çok şeyi fark ederdi umarım çünkü ben artık yorulmuştum. Artık beni gerçekten sevmesini istiyordum. Onun tarafından değerli hissettirilmek, hoşgörü görmek istiyordum. Ve bunu nasıl başaracağım da artık umrumda değildi. Çünkü beni bu hâle o getirmişti.

***

helo,,, çok erken attım bölümü alkışlayınn

son iki bölümdür jikook yok pek ama diğer bölüm bir şeyler olacak, belki smut :)

bu arada kontrol etmedim, ehe

velleity ࿐ jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin