bölümü kontrol etmedim ama neyse, siz yorum şelalesine boğun beni ☺️☺️
***
"Güney Kore'nin en güzel sokaklarında birinde bulunan en güzel barlarından birindeymişiz ve çok fena eğleniyormuşuz gibi davran, birazdan sıkıntıdan bayılacak gibi değil Soobin."
Bir o yana bir bu yana anlamsızca sallanarak dans ediyormuşum havası vermeye çalışıyordum. Arada Soobin'in ellerini tutup onu da yerinde salınmaya davet ediyordum ama herif sanki olduğu yere japon yapıştırıcısıyla yapıştırılmış gibi bir milim dahi oynamıyordu. Haksızlıktı bu gerçekten, beni tek eliyle duvara savurabilirdi ama ben onu iki elimle yerinden kımıldatamıyordum.
"Yapabileceğim bir şey yok. Gerçekten sıkıcı bir yer."
Tam çemkireceğim sırada, kalabalığın içinde kendi kendine dans eden Haemin hoplaya zıplaya yanımıza geldi ve diyeceğim lafı ağzımdan aldı.
"Ne demek sıkıcı lan, az önce adamın teki bayıldı alkol komasından herkes ölmüş gibi tepki verdi. Çok komik değil miydi? Hı? Hem sen de güldün bizimle, yalan söyleme sakın." Haemin sırıta sırıta konuşurken onun surat ifadesini görüp de gülmeyen ciddi anlamda taş falan olmalıydı ve neyse ki Soobin buna gülmüştü.
"Evet o an gerçekten komikti ama geri kalanı pek de eğlenceli değil. Yüksek sesli müzik eşliğinde içerek dans eden insan kalabalığı var sadece. Bir de kafadan kontak djler."
Aslında onu anlıyordum, muhtemelen Yeonjun'u sürekli böyle mekanlardan toplama zahmetine girmişti hayatı boyunca ve artık görmek bile istemiyordu bar tarzı yerleri.
"Kankitom anlıyorum seni ama biraz daha-"
"JUNGkook seninki göründü lan sonunda!"
"Ne hani nerede?"
Haemin'in baktığı yöne bakıyordum ama göremiyordum. Görüş açımda çok fazla insan vardı.
Her ihtimale karşı o beni görür de ben onu göremem diye Soobin'in kolunu hızla tutup belime yerleştirdim ve iki adım daha yaklaştım ona. Zehir gibi adamdım.
"Göremedim ama o kesin görmüştür veya bir iki dakika sonra görür. Siz çok bakmayın o taraflara."
Haemin kafasını sallayıp yanımızdan tekrar ayrılarak dans pistine geri döndü. Biz ise aynı pozisyonda birbirimize yalandan gülümseyerek sohbet ediyormuş gibi görünmeye çalışıyorduk. Hatta arada bir abartılı kahkahalar atarak sanki sarhoşmuşum izlenimi yaratmaya da çalışıyordum ve numara yapmada iyi sayılırdım. Muhtemelen yerdi.
Bugün Jimin'e bara gideceğim dediğimde aslında planımız tam olarak yerine oturmuş durumda değildi. Ona öyle demiştim ama akşam dışarı çıkıp çıkmayacağı belli değildi, fakat benim ona gelmemi söylediğinde reddettiğimi ve üstüne üstlük de arkadaşımla bara gideceğimi söylediğimi hesaba katarsak, çok fazla sinirlenmiş olmalıydı ve bu akşam kesinlikle evde durmazdı. O akşamları evde olmadığında da genellikle uğrak mekanı barlar olurdu. Tepesi attığında, yani eğer sinirli hissederse kendine pek yakın görmediği arkadaşlarıyla, onların en çok takıldığı mekanda takılırdı. Eğer çok çok iyi bir moddaysa da kendine daha yakın gördüğü arkadaşlarıyla onların en çok takıldığı mekanlarda takılırdı. Bu çok uzun zamandır onun rutini gibi bir şeydi. Onu o kadar çok gözlemlemiştim ki, neredeyse sapık takipçilere bile taş çıkartırdım.
Kısacası planımız biraz ihtimaller üzerine kuruluydu. Tamam, yakın arkadaşlarının ve yakın olmadığı arkadaşlarının en çok takıldığı yerler belliydi ama kesinlikle gelip gelmeyeceği belli değildi. Tamamen onun bu bara geleceği ihtimali üzerine planımızı kurmuştuk ve şu anda da buradaydık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
velleity ࿐ jikook
Fanficuyursam geçer mi gece senden güzel mi top!jimin bottom!jungkook