Gel desem işin vardır filan ‡ Texting

4

Başladınız Tarih şuraya alabilir miyim?
İyi okumalar ❣️

Görüldü de kalmıştı, zaten diyebilecek bişim yoktu ki.

Bırakıp çıkmamın sebebi, annemin bana yaptığı göz kaş işaretleriydi.
Tabağıma baktım bi süre, hiç bişi yiyesim yoktu benim.

Karşım da Akşın otururken, O'nun da yanın da Reyhan abla oturuyordu ve hemen aynı şekil de Ruhi amca da onun yanında.  Ve karşıların da biz vardık, ben, annem ve babam vardı tabi.

Önümde ki etli pilavla uğraşıyodum resmen!

Napabilirim ki?
Ne düşünüyodum O'nu da bilmiyorum.
Kimi beklemiştim ki ben?
Hem de bu kadar heyecanla?
Üfff ne heyecanı ya, ben heycanlanmamıştım ki.

Yani sadece görmek istemiştim, o kadar yani. Dahası yok.

Derin bi nefes çektim ellerimi bacağıma yerleştirirken. O sıra da kapının çalmasıyla "ben açarım" gibi bişey diyip, kapıya yönelmiştim.

Kapının yan çaprazında ki aynaya bakıp kendimi tabi ki süzmeyi unutmamıştım.
Salınık saçlarım kurumuş hafif buklelenmişti ve son olarak dudağımı sürdüm bütün nemlendiriciyi yemiştim.

Bu halime gülmeye son verip kapıyı araladım ve karşım da ki Rüzgar'a diktim bakışlarımı.

Bakışıma Henüz ulaşabilmiş değildi, beni süzmekle meşguldü kendisi .

Baştan aşağıya beni süzdükten sonra gözlerime çıkmıştı bakışları ve benim adlandıramadığım şekil de bakmaya devam ederken dudaklarını aralayıp "içere bu gün alır mısın veya ben geri mi döneyim?" sarf ettiği hayattan bezmişcesine sözlerind odaklandım bi süre.

Sonrasın da kafamı sallayıp mırıltı gibi çıkan sesime engel olamadan "hoş geldin geç lütfen" dedim, bi aynısıyla O'nu taklit eden sesimle.

Geri çekilip girmesini bekledim ve o içeri girip bana çeketini verip kendisi aldığı terlikleri giyip içeri geçti.

Bide ben bu odundan numara istiycektim öyle mi?
Başka anasını satiyim?!

Annemlerin hoş geldin sözleri ve Reyhan teyzenin geç kaldın oğlum sözleri falan filan. En sonun da yemek faslını bitirip, tabii masayı da toplayıp salon da cay içiyorduk.

"sıkıldınız mı kızlar siz?" diyen Reyhan ablaya kaydı gözlerim, Akşın aynı anda atlayıp kafasını sallamıştı.

Annemin söze girip" hadi yukara çıkın madem 3'ünüz de biz daha çok oturcaz öyle değil mi Reyhan'cım? " demişti onay beklercesine. Reyhan ablanın da kafa sallamasıylaonaylanmış oldu, zaten 2 sattir vırvır konuşuyonuz demek isterdim ama sadece isterdim yani.

Babam ve Ruhi amcanın keyfine dicek yoktu ya, masa da satranç oynuyolardı ve baya kaptırmışlardı kendilerini.

Kafamı salladım ve merdivenlere yöneldik zaten en önden giden Akşın'dı.
O'nun ardında ben, benim arkam da Rüzgar vardı.

Yıkarı çıkıp benim yatama direk oturan ve "eee napıyoruz gencler ne oynuyoruz söyleyin bakalım?" diyen Akşın'dı. Gidip köşede ki 2 tane panduf olan yerimin turuncu olanına oturdum aynı şekilde Rüzgar hala ayakta bekliyodu.

Oturmayı akıl edebilmiş olcak ki, gelip yan tarafımda ki mavi pandufa oturdu.
O'da benim gibi elini önünde birleştirirken hala bakışları kardeşinin üstündeydi yani yatağıma başı aşağıya duran, ayakları yukar gelcek şekilde olan Akşın'da.