Bölüm 13

165 34 30
                                    


Bölüm şarkıları ;

Netta : Toy

Madison Beer : Dear  Society


Merhaba!!

Eğlenceli bir bölümle geri döndüm.Haftaya Pazartesi atmayı planlıyordum ama dayanamayıp bugün atmaya karar verdim. Son iki bölüme atılan yorumlar ve beğenilere göre yeni bölümü yayınlarım.Bol bol yorumlarınızı ve beğenilerinizi bekliyorum.

İyi okumalar diliyorum...


***



Kaynar su damlaları vücudumun her bir noktasını yakarken rahatlamış ve tazelenmiş hissediyordum.Gerici ve bir hayli korkunç olan sınavın üstünden üç gün geçmişti ve o günden beri saki hiç yaşanmamış gibi günler geçmişti.

Seçimim  doğrumu ? yoksa yanlış mı? hiç bir fikrim yoktu.Daha doğrusu doğru ve yanlış adına bir cevap olduğundan bile emin değildim sanki sınav tamamen benim psikolojimdi.

Ya da sadece ben öyle düşünüyordum.

Gözüme o an yaşadıklarım tekrar tekrar geliyor bana uyku uyutmuyordu.Kadının çığlıları,toprağın yerden kayışı ve benim çaresizliğim.Her ne karar verdiysem arkasındaydım ve eminim ki bir daha aynı durum olsa yine aynısını yapar yine o kadını kurtarırdım.Ailemi elbet bulacaktım ama o kadını kurtarmak o anlıktı.Ailemi aylar sonra bile bulabilirdim ama o kadını o an kurtarmasaydım bir geri dönüşü olmayacaktı.

Su damlaları hala akıyor tenimi ve saçlarımı ıslatıyordu.Su damlalarında o sahneleri görüyordum. 

Kadına doğru koşuşumu,içimden çıkan enerjiyi ve enerjinin kadın etrafında kalkan oluşturup kurtarmasını.Kadını kollarımın arasına alışımı ve en zor olanı.Uyanışımı ...

Uyanışım tam bir felaket olmuştu.Sinir atakları geçirmiş ve uzun süre  ağlamıştım.Korumalar ne yapacaklarını şaşırmış ve Opali çağırmışlardı.Opal ise hiç sorgulamadan bana sarılmış beni sakinleştirmiş ve beni uyutmuştu.Onun hakkını ödeyemezdim o çok iyi bir arkadaştı.

 Kısa sürede çok iyi arkadaşlar edinmiştim.

Uzun süren duşumu bitirmek adına suyu kapattım ve kabinden çıkıp kendimi sıkıca havluya sardım.Saçımdan akan sular omuzlarıma yük bindiriyor göz yaşlarıma ayna tutuyordu.

Günlerden cumartesi olduğundan oldukça rahat bir şekilde kalkmış ve sıcak duş almıştım.Karnımdan gelen sesler ise üç gündür doğru dürüst yemek yemediğimi yüzüme vuruyordu.

Suları akan saçlarımı umursamadan üstüme oldukça bol bir kazak ve kışlık şort geçirerek hızlıca giyindim.Büyük bir ihtimal Opal tabaklarımızı almış masada beni bekliyordu.Her sabah yaptığı bu işlem beni ona daha da bağlanmaya itiyor ve kalbimde daha derin yer ediniyordu.

Islak saçlarımı sık fırçalı tarakla tarayıp havlu ile nemini almıştım.Kendi haline kurumaya bırakıp tembel hareketlerle telefonumu aramaya başladım.En son yatağımın üstünde olduğunu hatırlayınca gözlerimi dağılmış olan çarşafa çevirdim.

Telefonumun bu yığın arasında kaybolması muhtemeldi.

Yorganımla küçük bir boğuşma yaşadıktan sonra en nihayetinde telefonumu bulmuş ve ayaklarıma uzun çoraplar geçirip botlarımı giymişti.Artık kahvaltıya inebilir ve ağzı olsa bana küfredecek olan midemi doyura bilirdim.

Başlangıç(DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin