TEN

435 29 0
                                    

1 Hafta Sonra

Elimdeki siyah elbiseyi üstüme tutarak konuşmaya başladım.

-Hangisini giyeyim ünnie? Bunu mu yoksa beyazımı mı?

Jisoo göz devirip yanıma geldi. Yüzümü ellerini arasına alıp konuşmaya başladı.

-Jennie düğüne gitmiyoruz alt tarafı okula gidiyoruz.

Yanımdan ayrılıp dolabımın kapağını açtı. Yırtık kot, beyaz göbek üstü bir bluz üstüme de siyah bir gömlek verdi.

-Git bunları giyi. Biraz hızlı ol okula geç kalacağız. Rose ile Lisa bizi bekliyorlar.

Jisoo odamdan çıkınca pijamalarımı çıkarıp kıyafetlerimi giydikten sonra saçımı maşa yapıp hafif makyaz yaptıktan sonra Jisoo ile evden çıktık.

Okula vardığımızda zıplayarak sınıfa doğru gidiyordum. 1 hafta olmuştu herşey çok mükemmel gidiyordu. Yani bana göre.

Lisa- Jennie ben dün bizim dans ettiğimiz odada ceketimi unutmuşum gidip alırmısın?

-Tamam Lalisa. Ama çantamı sınıfa bırak.

Sırtımdaki çantamı çıkarıp Lisa'ya verdim. Neden benim almamı istediğini bilmiyordum. Merakta etmiyordum. Okula girdikten sonra yavaş adımlarla üst kata çıkmaya başladım.

Spor salonununa göre küçük kalan dans odasından müzik sesleri geliyordu yavaş adımlarla odaya ilerlerken dans eden kişi ile donup kaldım. Jimin. Kapının kolonuna yaslanıp izlemeye başladım. Gerçekten çok mükemmel ve kusursuz dans ediyordu.
Ama bana hiç bahsetmemişti.

Şarkı şarkı bittikten sonra kenarda duran suyu içerken beni gördü. Utandığı kızardığı yanaklarından belliydi. Küçük adımlarla Jimin'in yanına gidip yanaklarını sıkıp konuşmaya başladım.

-Benim cimchim im utanmışmı?

-Ya Jennie.

Dedikten sonra göğsüne küçük bir yumruk attım.

-Neden daha önce bana dans ettiğini söylemedin.

-Gerek duymadım.

Kenarda duran Lisa'nın ceketini alıp kapıya giderken minik eller beni bileğinden tutup kendisine çekti. Ellerini belime koydu yüzü yüzüme çok yakınken "Kızlar beni bekliyor gitmem gerek." dedikten sonra hızlıca geri çekildim ve güzel bir küfür savurduğunu duydum. Gülerek sınıfa doğru ilerlemeye başladım.
*
Kulaklığımı takmış marketten dönüyordum. Eve vardığımda zili çalıp kapının açılmasını bekledim. Kapı açılınca elimdeki poşetleri anneme vermeden önce içindeki çikolataları aldıktan sonra odama çıktım. Battaniyemin altına girip film izlemeye başladım. Çalan telefonum ile filmi durdurdum. Arayan Jimin'di fazla bekletmeden telefonu açtım.

-Alo.

-Jennie beni buradan al.

-Neredesin?

-Harbi neredeyim ben?

-Beni delirtme Jimin. Neredesin?

-Barda.

-Ne işin var orada?

-Bende bilmiyorum.

-Konum at geliyorum.

Üstüme siyah hırkamı alıp evden çıktım. Yaklaşık 15 dakika sonra Jimin'in olduğu barı buldum. İçeri girdiğim ilk an onu gördüm.

Yavaş adımlarla yanına gittim.

-Jimin hadi gidelim.

-Tamam.

Jimin ile birlikte bardan çıkıp bir banka oturup taksi beklemeye başladık.

-Hadi uyu Jimin ben içride uyucam.

-Bekle.

Arkamı döndüm kafamı 'ne' anlamında salladım. İşaret parmağı ile yanağını gösterdi. Yanına gidip yanağına küçük bir öpücük kondurduktan sonra kulağına "iyi geceler." diye fısıldadım.

Bu bölümlük bu kadardı umarım beğenirsiniz. Sizleri seviyorum ❤



Pain Love •Jenmin•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin