Bölüm 1; üzgünüm sadece bitki çayım var

481 64 377
                                    



********          ÖNEMLİ UYARI          ********

eğer bu başladığınız ilk DEMİR BAĞLAR kitabıysa üzülerek söylüyorum ki sıralamayı karıştırmışsınız ^^

doğru sıralama :

*** KOR ***

*** SİS ***

*** KUM ***

teşekkürler ve iyi okumalar ^^





Güneşin parıltılarının bulutlarca engellendiği serin bir gündü, Vontrade'in sıcak iklimi bugün rafa kaldırılmış gibiydi. Kimsenin alışık olmadığı bu soğuk rüzgarlar pazar yerine doluşmuş insanları titretiyor, herkes bir an önce satacağını satma, alacağını alma ve evine dönme arzusuyla tutuşuyordu.

Beyaz Diyar'daki toplantıların birinden yenice dönmüş olan Tamak odasındaki masasında bir şeylerle uğraşıyordu. Birkaç gün önce kasaba meydanında yaptığı konuşmanın metnine göz gezdirmekle meşguldü. Evan'ın Yonca Nilüferinde tüm krallardan istediği şeyi harfi harfine uygulamaya gayret gösteriyor, Cadı Avcıları görevi ile ilgili eline geçen tüm gelişmeleri en ince ayrıntılarına kadar anlatıyor, halkı cadılar ve muhtemel tehlikelerle alakalı sürekli dinç tutmaya çalışıyordu. Bu durumla alakalı birçok proje geliştirmiş ve yürütmeye başlamıştı.

Toplantıda Evan ve diğerlerinin son durumu konuşulmuş, Lulu'nun aylar süren operasyon sonucu Anakara'ya getirdiği insanların barınması ve istihdamı ile alakalı alınmış kararların ne kadarının gerçekleştirildiği sorgulanmıştı. Lulu'nun henüz Sınır'ın çok derinlerindeyken yazdığı rapor Lonya'ya (Kuzey Krallığı) ulaşır ulaşmaz bir toplantı düzenlenmiş, tüm krallıklar alarma geçmişti. İnsanların sağ salim getirilmesi konusu hakkında yapılacak şeylerin dışında bir gündem daha vardı; getirdikten sonra yapılacak şeyler. Raporda en ince ayrıntısına kadar anlatılmış durumlar yüzünden onları başıboş bırakmanın hiçbir faydası olmadığı ortadaydı, ömürleri köle gibi çalıştırılmakla ve zulümle geçmiş bu insanların rehabilite edilmeleri gerekiyordu. Sabahlara kadar süren toplantılar sonunda Yeraltı Şehri halkının her krallığa bölüştürülmesi karar alınmıştı. Ama alelade bir bölüştürme değildi bu, düşünülen bambaşka bir şeydi. Her kral kendisine sadece bu işle ilgilenmesi amaçlanan bir ekip kurdu. İnsanların gelişleri süresi boyunca krallıklardaki tüm kasabalar gezilecek ve dost aileler belirlenecekti. Ne yapacaktı bu dost aileler? Yeraltı şehrinden bir aileyi yanlarına alacaktı. O ailenin bakımından, rahatından, ailedeki çocukların eğitiminden, Anakara'daki yaşam şartlarına alışmasından sorumlu olacaktı. İş öğretecek, kendi ayakları üzerlerinde durmayı gösterecekti. Tabii krallıkta bu iş için kurulmuş olan ekibin denetlemesi altında olacaktı her şey. İnsanlar aile aile, fert fert, isim isim takip edilecekti.

Vontrade'de de birkaç aile gelmişti. Tamak iki aile birden bakıyordu. İris'in saldırısı olduktan sonra yıkılan evini eski ihtişamıyla bina etmemişti Tamak. Gerek duymamış, canı da öyle kocaman bir evde yaşamak çekmemişti. Başını sokacağı bir yer yetiyordu artık ona ama bu haberi aldığı gibi tekrar yıktırdı evini ve üç katlı bir köşk yaptırdı. İç dizayn ile alakalı her ayrıntıya önem vererek, her katta bir ailenin rahatlıkla kalabileceği, eski evinden de güzel bir mekan dikti. Yemeklerin toplu yeneceği bir yemek salonunu ve çocukların oynayabileceği bir arka bahçeyi de eksik etmemişti bu planı yaparken. Şimdi evin her köşesinde tekrardan çocukların koşturuyor olması ona eski günleri anımsatıyordu.

Demir Bağlar - KUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin