62.Bölüm ~DİKEN~

1.9K 136 177
                                    

Asena Eda'dan...

Okula doğru yürürken bugün ne yaşayabiliriz diye düşünüyordum. Bir olay yaşadığım da büyük olaylar bile bana normal geliyordu. Her şeyin ucu bize dokunuyordu. Canımız yanıyordu. Dün bile birinciliğimizi yaşamamıza izin vermemişlerdi. İğrenç iğrenç dedikodular çıkarmışlardı. Ne kadar ben takmasam da kızlar üzülüyordu. Yüzlerinden anlayabiliyorum üzüldüklerinde. Üzülmelerini istemesem de bu olaylara dayanamıyorlardı. Ben de dayanamıyordum. Umursamadıkça başımıza daha büyük işler açılıyordu. Bazen öyle bir doluyordum ki bize bunları çektiren hepsini karışma alıp öldürmek istiyordum. Barlas'ı bile. Bazen cidden öyle bir oluyordum ki ondan çok tiksiniyordum bazen de önümü göremeyecek kadar çok seviyordum.

Hayatın her acısını tatmış bir insandım ama artık katlanamıyordum. Bu okula başlama sebebim tanıdığım kişileri hepsini arkamda bırakmak istiyordum. Ailemden bile uzak bir yere taşınmıştım. Bu benim için zor olmuştu. Daha 16 yaşında bir kızdım. Ailemden uzak bir yerde tek başıma yaşamaya karar almıştım. Nasıl olduğunu siz anlayın...

Doğum günüme bir ay kalmıştı. 17 yaşıma girecektim. Nasıl bir olay ile karşılaşıp diyeceğimi merak ediyordum. Kimlerle o doğum gününü kutlayacaktım ya da kimse yanımda olmayacaktı ben de kutlayamayacaktım. Bir ay ne kadar az zaman görünsede insan her saniyesine kadar olaylar yaşayabiliyordu.

Bugün kızlarla ayrı okula gitmeye karar verdik. Asu ve Kumsal erkenden gidip saçlarını yapacaklarmış. Duhan vardı birde. Beste diye bir kızı seviyordu. Hem de çok ama abisi Doğukan'dı. Ben Duhan'ın Beste ile ilişkisine bir şey demezdim ama Doğukan'ın sessiz kalacağını zannetmiyordum.

Okula girerken eteğimi biraz aşağıya çektim ama işe yaramıyordu. Çok kısaydı. Merdivenlerden çıkıp sınıfa girdim. Sınıfa girdiğimde kızların geldiğini gördüm. Alesya beni görünce ayağı kalktı "Günaydın." dedi gülümseyerek. Sırama otururken "Günaydın." dedim. Ben oturduktan sonra Alesya da sıraya oturdu. "Günaydın sert kızım." dedi Kumsal. Kumsal'ın sert kızım demesi hoşuma gidiyordu. "Günaydın." dedin tekrar. "Nerede kaldın?" dedi Asu. "Bu saatte gelmek istedi canım. Bu saatte geldim." dedim. "Laflara bak." dedi Asu gülerek. "Suratın asık. Ne oldu?" dedi Alesya. "Yüzümün asık olması için bir şey mi olması lazım. Yaşadığımız olaylar yetmiyor mu?" dedim. "Haklısın." dedi Alesya. Yanımıza gelen bir kaç çocuğa baktık. Bunlar bizim sınıfta değildi. "Duyduğumuz kadarıyla hocalarla anlaşıp birinci olmuşsunuz." dediğinde çocuk göz devirdim. Birinci olduk neden bu kadar kıskanıyorlardı ki? "Hocalara ne verdiyseniz bize de verir misiniz?" dediğinde çocuk kaşlarımı çatıp çocuğa baktım. Kızlar ise şaşkınlıkla bakıyorlardı. Bi süre sonra hepsi sinirle kaşlarını çatmıştı. "Ne demek istiyorsun sen?" dedi Alesya. Sınıfa baktığımda hepsi gülerek bizi izliyordu. Piçizler ise öğretmenler masasının orada bizi izliyorlardı. "Ne dediğimiz belli değil mi?" dedi çocuk. "Size ne vermemizi istiyorsunuz?" dedim gülümseyerek. "Sen biliyorsun." dediğinde çocuk güldüm. "Alesya kalkar mısın? İstediğini vereyimde göndereyim." dediğimde Alesya şaşkınlıkla bana baktı.

Çocuğun yanına gidip çenesini hafifçe tuttum. "Yakışıklı çocuksun." dedim gülerek. "Biliyorum." dedi çocuk. "Lakin yazık olacak o surata." dedim ve çocuğa kafa attım. Sınıfta ki herkes yaptığıma şaşırmıştı. Çocuğun yanına gidip yumruk attım. "Beğendin mi?" dedim çocuğa. Çocuk kanamış burnunu tutuyordu ve acıdan kıvranıyordu. Bazen erkeklerle başa çıkmak çok zor ama bazen de çok kolay oluyordu.

Beni izleyen bir kaç masa ötede Bora'yı görünce hızla onun yanına gittim ve onun bir şey demesini beklemeden kafasını tutup hızla masaya vurdum. Bazı kızlar çığlık attı ama umursamadım. Bora'nın kafasını sıradan kaldırıp "Sendin değil mi bu dedikoduyu çıkartan?" dedim Bora'nın kan olmuş yüzüne bakıp. "Evet." dedi gülerek. "Evet ha?" dedim gülerek ve tekrar hızla kafasını masaya vurduktan sonra Bora'yı bıraktım. "Eğer hakkımızda tek kelime daha duyarsam kız erkek demem şu iki gerizekalının oluğu hale çeviririm." dedim sınıfa Bora'yı ve dövdüğüm çocuğu göstererek. "Anladınız mı?" dediğimde sınıftan olumlu sesler çıktı.

PSİKOZLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin