Okulun 2. Dönemi başlangıcı
Durmadan çalan kapının sesiyle beraber gözlerimi hafifçe aralayıp sabır dilercesine derin bir nefes verdim ve kapıyı açmak için yataktan kalktım.
Çünkü evde sadece ben vardım ve benden başkası kapıyı açamazdı.
Zil sesine daha fazla katlanmamak için hızlı adımlarla gidip kapıyı açtığımda karşımda burukça gülümseyen Alkın'ı bulmuştum.
"Ne işin var burada?" diye sert bir cevap verdiğimde yüzü asılmıştı ama tekrar gülümsemeye devam etmişti.
"İçeri girebilir miyim?" dediğinde kenara çekilip geçmesine izin vermiş ve beraber oturma odasına geçmiştik.
"Neden geldin?" diye sorduğumda yanımda oturmasının avantajıyla bana doğru dönüp ellerimi avcunun için almıştı. Ne kadar ellerimi çeksem de bunu defalarca tekrarlayınca pes edip ellerimi tutmasına izin vermek zorunda kalmıştık.
"Artık aynı üniversitedeyiz."
"Bana ne? Biz ayrıldık Alkın, farkındasın değil mi?"
"Zaten barışmak için bütün dönem boyunca ders çalışıp notlatımı yüksek tuttum ve yatay geçişle senin üniversitene kaydımı aldırdım ben. Mısra, n'olur barışalım. Ben seni çok seviyorum." dediği gibi ellerimi ani bir hareketle çekmiştim.
"Sakın bana beni sevdiğini söyleme Alkın. Ayrılır ayrılmaz başka bir kızla takılırken beni sevdiğin hiç aklında değildi anlaşılan."
"Mısra, o sadece benim arkadaşım. İnan bana aramızda düşündüğün gibi bir şey yok, olamaz zaten. Ben seni gerçekten çok seviyorum."
"Sana güvenmiyorum Alkın. Üzgünüm ama bir daha da güvenebileceğimi sanmıyorum."
"Ama seviyorsun?"
"Hayır, sevmiyorum. Ben şu anki Alkın'ı hiç sevmiyorum. Ben eski Alkın'ı geri istiyorum, aramızda karşılıklı güven ve sevginin olduğu Alkın'ı seviyordum ben."
"Ben seni seviyorum ve sana güveniyorum Mısra, neden bana hiç inanmak istemiyorsun?"
"Sana inanmak istiyorum Alkın... ama olmaz."
"Beni affetmen için her şeyi yaparım, yeter ki affet. N'olur!"
Gözlerinin içine bakıp hafifçe gülümsediğimde bir şey demedem bana sıkıca sarılmıştı. Özlediğim kokusuyla beraber artık gözyaşlarımı daha fazla tutamamıştım. Onu gerçekten çok özlemiştim ve affetmek istiyordum.
"Bundan sonra bir dakika dahi yanından ayrılmayacağım, söz. İster affet, ister affetme ama ben senden ayrı kalmak istemiyorum."
"O zaman neden başka kızların numarasını aldın?"
"Sadece bir iddiaydı. Yoksa aklımdan öyle bir şey hayatta geçmezdi Mısra. Numarayı da alır almaz çöpe attım zaten."
Yavaşça geri çekilip gözlerinin içine bakmaya devam ettim ve o an aklımdan geçen tek şeyi yaptım.
Ona sarıldım
Ona sarıldıktan sonra geri çekildiğimde Alkın şaşkın şaşkın yüzüme bakıyordu.
"Yine de seni affetmem için çabalaman gerekecek." dediğimde küçük bir çocuk gibi sevinmişti.
"Seni seviyorum."
"Seni seviyorum."
~~~~
Bir ara acaba barıştırmasam mı diye düşünmedim değil ama dedim yazık, barıştırayım bari.
Geçen bölüm dediğim gibi özel bölüm gelir mi bilmiyorum. Belki kafama eserse atarım ama net bir şey söyleyemem qpsjqğsjw (kafama esti ve attım)
Yeni hikayemi de birkaç gün içinde yayımlarım, kurgusunu kafamda oturtmaya çalışıyorum. İsterseniz yayımlayınca buradan haber veririm.
Neyse, bb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Söyle | Texting
Cerita PendekBn: Söyle Bn: Nedir seni değiştiren? Bn: Sen böyle biri değildin Alkın Bn: Kim o kalbini taşa çeviren kişi? Bn: Söyle