HADİ HAYIRLISI..(ASKIYA ALINDI)

17.BOLUM

#Azra'nın Ağzından

    Gözlerimi açtığım da Ateş 'i bana sımsıkı sarılmış bir şekilde buldum. Sanki kaçacakmışım gibi sarılmıştı yada bana öyle geliyor. Odanın kapısının bir anda açılmasıyla Buse içeri girdi. Tabi Ateş' le beni birlikte görünce ağzı ve gözleri eş zamanlı olarak açıldı.

"Sakın birşey söyleme Buse, sen çık ben şimdi geliyorum anlatacağım her şeyi "

    Buse'nin odadan çıkmasıyla Ateş'in bana dolanmış kollarından kurtulmaya çalıştım. Bu çocukta da nasıl bir güç var anlamıyorum ki? Zorla da olsa kurtuldum. Ağzının içinden bir kaç şey geveledi ama duymadım. Sonra ise yastığıma doladı kollarını. Odadan çıkıp mutfağa doğru yol aldım. Büyük bir sorgu beni bekliyordu. Mutfağa adımımı atar atmaz, kolumdan tutulduğum gibi sandalyeye oturtuldum. Buse hanım da karşıma;

"Azra ben yanlış mı gördüm? Ne olur yanlış gördün de "

"Hayır. Doğru gördün Ateşle uyuyordum. "

"Kızım sen manyak mısın? Biz senle anlaşmıştık? Bu ne şimdi? "

    Bu kız şimdi ne anlaşmasından söz ediyor ki? Biraz düşününce ne demek istediğini anladım. Ah! Hadi ama nasıl böyle düşünür.

"Saçmalama Buse. Öyle birşey olmadı "

"Yatakta sarmaş dolaştınız kızım! Ne düşünme mi bekliyorsun? "

"Öyle bir şey yok. Sadece uyuyoruz. Aynı abi kardeş gibi "

"Tabi canım sizde kardeş gibisiniz zaten, tabi tabi eğer bir şey varda bana söylemiyorsan seninle konuşmam bak "

"Yok öyle birşey hadi kahvaltı hazırlayalım "

"Öyle olsun bakalım "

      Kalkıp dolaptan kahvaltılıkları çıkarmaya başladım. Buse en yakın arkadaşımdı ama Ates'e karşı birşey hissettiğimi söylersem, aramızı yapmaya çalışacak. Patates soymayı sevmediğim için o görevi Buseye verip kendim de pankek ve krep hazırlamaya başladım. Herşey bitip masa hazırlanmıştı ki Ozan kapıda göründü. Öküz herif günaydın demeden masaya kuruldu.

"Eğer bir tanesine dokunursan masayı kafana geçiririm çocuk. "

"Neyi bekliyoruz ki Azra çok açım ben ya"

"Sen hep açsın Ozan. Ben Ateşi uyandırıp geliyorum. "

    Ozanın konuşmasına fırsat vermeden mutfaktan çıktım. Odama girip Ateşe seslenmeye başladım.

"Hey uyan artık "

"Ateş kalksana"

"Uyan hadi seni bekliyoruz "hiçbir şekilde tepki vermeyince dürtmeye başladım. Buda işe yaramayınca aklıma gelen fikirle tekrar aşağıya inip soğan ve Ozanın kirli çoraplarından birini aldım. Soğanı çorabın içine koyup Ateşe doğru yaklaştım. Bu sefer de uyanmazsa yüksek sesle müzik açmayı düşünüyordum ki bir anda çorap olan elimi tuttu ve yer değiştirdik.

"Ya madem uyanıktın niye uğraştırıyorsun beni? "

"Dedim hani belki adam gibi kaldırır bu ne be kokuya bak "

"Aklıma bu geldi. "diyip sırıttım.

"Hmm o zaman sen bu kokuyu seviyorsun "der demez çorap olan elimi burnuma yaklaştırdı.

"Ya Ateş çek ya kusacağım bak "

"Bir daha adam gibi kaldıracaksın beni "

"Tamam tamam Ozan şuan aşağı da tüm kahvaltıyı bitirmiş olabilir. "gülümseyerek aşağıya doğru yol aldı ve ben tekrar bağırdım.