KADAVRA-1

2.7K 93 140
                                    

Yeni kitabımızla ilgili düşüncelerinizi yazmayı unutmayın ❤️

 Size güzel bir başlangıç yapmak; kitabın açılışında kuşlardan, böceklerden, havadan bahsetmek isterdim. Fakat bu hikaye süslü kelimeleri hak etmeyecek kadar acı dolu olacak.

 O zaman gelin o lanetli günden birkaç ay öncesine bakalım:

Okulun ilk gününde öğle arasına girmiştik. 45 dakikalık teneffüsten sonra son 3 dersimize girip daha sonra evlerimize dağılacaktık. En yakın arkadaşlarımla kantine inip bulduğumuz boş bir yere oturduk.

-yeni bir biyolojici gelmiş okula. Ayşe hocayı yollamışlar okuldan, dedi bizim arkadaş grubumuzun en süslü kızı Ela.

-Neden yollamışlar ki? Gıcık bir kadın olsa da gayet iyi anlatıyordu dersleri.

-Sanırım velinin biriyle tartışmaya girmiş. En son tehditler savurunca kadın dava açıp Ayşe Hoca'nın kovulmasına neden olmuş.

-Adalet zengin kişilerin iki dudağı arasındadır. O kadın kendini kovduracak kadar ne söylemiş olabilir ki?

Bunu söyleyen grubun en zeki ve mantıklı konuşanı Arda'ydı. Ona hak verdim çünkü kolejde okuyorduk ve burslular dışında herkesin ailesi gayet zengindi.

-yazık olmuş kadıncağıza, deyip konuyu kapattım.

-pişt Kayra! Sence şu ilerideki sarışın kız nasıl?, dedi her grupta olduğu gibi bizim grupta da olan çapkın çocuk Doruk.

-senin sevgilin yok muydu?

-Ne sevgilisi kızım? Ben sevgili yapmam sadece kızlarla takılırım. Diğer kızlar benden eksik kalmasınlar, deyip saçlarını havalı bir şekilde dağıttı.

Yalan yok Doruk gerçekten çok yakışıklı bir çocuktu. Ama tamamen karaktersizdi. Kızlarla tek gecelik takılır sonra da onların yüzüne bakmazdı. Ne kadar bu huyunu değiştirmeye çalışsak da bir türlü başaramamıştık.

Biz kaynatırken zaman hızlı geçti ve ders zili çaldı. Eşyalarımızı toplayıp sınıfımıza çıktık.  Hepimiz aynı sınıftaydık. Ben Doruk'la Ela ise Arda'yla oturuyordu. Benim ve Arda'nın dersleri iyi olduğundan herhangi bir sınav veya quiz durumunda arkadaşlarımıza yardım ediyorduk. 

-sence yeni gelen hoca nasıldır?, dedi önümde oturan Ela.

-valla inşallah güzeldir, dedi bizi asla şaşırtmayan Doruk.

Kısa bir bekleme süresinden sonra kapı açıldı. Doruk'un homurdanmasından yola çıkarak gelen hocanın yaşlı ya da erkek olduğunu çıkarmıştım. Kafamı kaldırıp baktığımda hafif esmer ve bayağı yakışıklı bir adamın öğretmenler masasına ilerlediğini gördüm.

-aman Allah'ım çok yakışıklı! diye bir sevinç nidası çıktı Ela'dan.

-neresi yakışıklı bunun kızım! Dön önüne kırmayım bacaklarını.

Doruk her ne kadar çapkın olsa da bana ve Ela'ya karşı aşırı derecede kıskanç tavırlar sergileyen biriydi. Onun bu hallerine ben alışık olsam da Ela bir türlü alışamamıştı ve Doruk'la kavga etmeye başlamıştı bile.

-sen yaparken iyi ben yaparken sıkıntı çıkıyor. Ne yapacağıma karışamazsın sen!

-karışırım. Kızım erkekler şerefsizdir. Öyle her gördüğün erkeğe yürüyemezsin ama ben erkek olduğum için her gördüğüm kıza yürüyebilirim.

-iğrenç mantığını benden uzak tut!

Çatık kaşlarla bizim olduğumuz tarafa bakan hocayı görünce Doruk'un tişörtünün arkasından tutup onu geriye doğru çektim.

KADAVRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin