I LOVE U BABY
çılgın alarmımdan saniyeler önce uyanmıştım. aynadan kendime bakıyordum. okul için hazırlanmama gerek yok ki. doğuştan hazırım. kendime göz kırpıp banyoya gittim ve gerekli şeyleri yapıp evden çıktım.
arabamı okulun park alanına park edip bahçeye yürüdüm. hani hiçbir lisede olmayan ama bütün kitaplarda geçen şu çocuk var ya. okula son model arabayla gelen yakışıklı ve yakışıklı çocuk. işte o benim. çünkü zenginim falan işte.
spor çantamla okulun spor binasına girdim. ders beden olduğu işin basketbol formamla gelmiştim çünkü bu satte takımda olan bazı arkadaşlarla antrenman yapıyoruz.
çantamı soyunma odasına bırakıp salona gittim. hoca herkesi karşısına dizmiş bağırtıyordu. sıraya girerken gözüme Ufuk çarptı. neden hep o çarpıyor acaba.. hmmm ilginç.
yanındakine biraz kaymasını söyleyip tam Ufuk'un yanında sıraya girdim. kulağına eğilip fısıldadım. "seni görmezden geleyim diyorum tatlım ama şartlar izin vermiyor ne yazık ki. seni görmemek imkansız." gözlerinin içine baktığımda en ufak bir şey bile hissetmiyordum.
hoca serbest bıraktığında bizimkilerle buluşup antrenmana başladık. tam sağ turnikeye çıktığımda sahanın dışından kocaman bir cisim gelip beni itti ve topu aldı. hazırlıksız yakalanmıştım. yere düşüp dişlerimle dudağımın patlamasına sebep oldum.
o sırada bizimkilerden yükselen bir tezahürat duydum. oOoooOoooo Ufuk beni bir mendil gibi kenara fırlatıp topu almış ve basket atmıştı. içimde yükselen öfkeyi dışarıya belli etmeden ayağa kalktım.
dudağımdan akan kanı elimin tersiyle silip Ufuk'un yanına gittim. yüzündeki sırıtıştan iğrenerek elindeki topu aldım.
"sahaya çıkıp koca göbeğinle rakipleri devirerek basketbolcu olamazsın." takımdakilerin gülüşü bile sert bakışlarımı değiştiremedi. Ufuk'un yüzündeki sırıtış sandığımın aksine daha da büyüdü.
"takıma girmek istesem 12 olmayı beklemezdim" kıkırdağını duymak hoşuma giderken sinirimi bozuyordu. "sadece seni devirmek istiyorum budala." aniden yanağıma iki minik tokat attığında şok içinde kaldım. sinirden yumruğumu sıktım. aklı sıra öç alıyordu. bizimkilerden biri omzuma vurup devam etmemizi söyledi. başımı sallayıp oyuna döndüm.
bir süre oyuna kaliteli bir şekilde devam ettik. yine tam efsane bir basket atacağım sırada Ufuk sahaya daldı. bu sefer beni düşürmeden topu almıştı. yapmam gerekeni biliyordum. ona çelme takıp rezil edecektim. ayağımı öne uzattım fakat o anda basket atmak için zıpladı. yere inişinde tahminen 200 kiloluk ağırlık tam da sağ ayağımda tepindi. Ufuk dengesini kaybedip üzerime düştü.
"lanet olsun." fısıltısını duyduğumda ben de tam aynı şeyi söylüyordum. inleyerek onu üstümden kaldırmaları için arkadaşlara baktım. bir kenara çekilmiş gülüyorlardı. içlerinden birisi ellerini havaya kaldırdı. "bu sizin savaşınız."
Ufuk'un ilk kez surat astığını görüyordum. üstümden kenara kaydı."ben sen düşme diye itmedim.. canımı acıttın işte. iyi ki de ezildin çek cezanı." yerden oflayarak kalktı ve salondan çıktı. bu sırada ben de yerden kalkmıştım. elimle bizimkilere işaret ettim. "siz devam edin beyler."
spor salonundan çıkıp soyunma odasına gittim. içeride Ufuk tek başına oturmuş su içiyordu. yumruklarımı sıktım. onu gördüğüm anda öfke bedenimi ele geçirmişti. hızlı adımlarla yanına gittim ve yakasından tutup onu sertçe ayağa kaldırdım. anın şaşkınlığıyla elindeki suyu yere düşmüştü.
işte yine oluyordu. kendimi kontrol edemiyordum. onu duvara itip kolumla kaçmasını engelledim. gözlerindeki korku hoşuma gitmişti. derin bir nefes aldım ve kulağına eğilip sıktığım dişlerimin arasından tıslayarak konuştum.
"sonunu getiriyorsun haberin yok ufaklık." o anda boyunun gerçekten omzuma geldiğini fark ettim. o ufaklığa bu güçle vursam yüzünü dağıtacağımı biliyordum. sinirimi atmak için kafasının hemen yanına, duvara tüm gücümle yumruk attım. gözlerini yumup olduğu yerde küçüldü. zafer beni tatmin ederken keskin acı elimden başlayıp koluma yayılmıştı.
öfkem biraz olsun dindiğinde geri çekildim ama o odadan çıkmamakta ısrarcıydı. korkuyorsun işte benden, çık git. bana doğru bir adım attı. kulağıma yaklaşıp kahkaha attı. "sosisin sonu! anladım." çantasını aldı ve bana omuz atarak odadan çıktı. arkasından bakarken sinirden güldüm. sanırım o gerçekten akıllanmayacak.
selam mucize severler~ ben yazar. programa Anadolu'dan katılıyorum. bugün sizlere.. bölüm yazdım işte sşfksfd mutluş okudunuz umarım. benim içime sinmedi. :(( eleştirin beni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mucizevi Değişim
Teen Fictionburası ağlamak için güvenli bir yer. olacaklara sen bile inanamayacaksın!