Bir kaç gündür Aksangilde kalıyordum.
Yavaş yavaş kendime gelmeye başlamıştım. Hatta evde kedi gibi ordan oraya koşturuyordum.Sabah yatağımdan kalkar kalkmaz üzerime rahat sweat ve jean geçirerek aşağı kahvaltıya indim.
Bugün hep beraber bizimkilerle kahvaltı yapacaktık.
"Oo şefim yine döktürüyorsunuz!" dedim Aksan'a. Bugün Pakize Teyze evde yoktu.
Ve tüm yemekleri Aksan yapacaktı ya da yapamayacaktı, hep beraber bekleyio görecektik."Kızım ben o piscolata reklamlarındaki erkeklere benzemem, elimden her marifet gelir" dedi.
Dirseğimi masaya dayayıp onu izlemeye koyuldum.
"Aksan telefonunu kullanabilir miyim ?" dedim salona geçerek. " Orada şarjda takılı." dedi mutfaktan seslenerek.Neyseki şifresini biliyordum.
Telefonu açıp tam Minagili arayacaktım ki rehber kayıtlı tanıdık bir numara gözüme ilişti.Rehberde 'Kardeşim.' olarak kayıtlıydı.İstemsiz bir şekilde kaşlarım çatıldı. Bildiğim kadarıyla uzun beyin kardeşi yoktu.
Minaya mesaj atıp gelirken ekmek almalarını söyledim.
Masayı hazırlamada yardım ederken bir yandan da şarkı mırıldanıyordum "Aksan ?" Dedim soru sorarmışcasına. Omleti yaparken mırıldandı.
"Senin bizim bilmediğimiz bir kardeşin mi var ?"
Tepkisini ölçmejpk için yüzüne baktım. Arkası dönük bir şekilde omlet yaparken önce bir duraksadı. Sonra ocağın altını kapatıp yüzünü bana döndü.
"Telefonumu mu kurcaladın yaramaz kedi." dedi düz bir ifadeyle.
"Hayır, sadece şey, tesadüf bir şekilde gördüm."
"Bildiğiniz üzere kardeşim yok, hani annem ve babam benden saklıyorsa orası ayrı ama, sanırınım senin gördüğün kişi gerçekten kardeşim gibi biri."
"Çocukluğumda yalnızken heo beraber takılırdık. Taki sizin liseye geçene kadar."
Bir yandan masayı hazırlıyordu bir yandan da merakımı gideriyordu."Evimizin yanındaki evde oturuyorlardı. Anlayacağın kardeşten de öteydik."
"Tanıyor muyum acaba ?" dedim. "Bunu konuyu kapatsak mı acaba ?" dedi ve o anda kapı çaldı. Ben kapıya giderken arkamdan "Pek sanmam kendisi bilindik biri değil." dedi.
Kahvaltıdan sonra hep beraber salona geçip oturduk. Aksanın yanına oturup başımı omzuna kattım.
Derin "Akşam bizim pederin iş arkadaşının oğlu evleniyormuş düğün var yani." dedi.
"Gitsek mi acaba düğün yalıdaymış, ordanda bi yerlere kaçarız." dedi.
"Kusura bakmayın ama benim bir işim var ve evime gitmeliyim artık dedim."
"Tamam sesi Deringil bıraksın güzelim. Olmadı siz gidersiniz ben sonra size katılırım." dedi kolunu arkama atarak.
Mina hemen ciyakladı. " E ama aşkım bu şimdi mi söylenir ! Ben şimdiden hazırlanmaya başlasam anca akşama yetişirim."
dediği şeye gülüp ayağa kalktım. "İçecek bir şeyler isteyen ?"
Deringil çıkmak için hazırlanırken bende odadaki son eşyalarımı topluyordum. Kapıya dayanmış beni zileyen Aksan'ı hiç fark etmemiştim bile.
Aynada son bir kez tipime bakıp ev topuzu saçımı düzettim. Boğazını temizleyim bir şeyler söylemek için hareketlendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZ ÇOCUĞU.
Teen Fiction"Sırf O' bir gece daha yanımda kalabilsin diye ay kendini güneşin önüne attı. Mitolojiye göre güneş tutulması böyle gerçekleşti. " Senden sonra hayatıma devam edip başka birini sevebilirim dedim de , galiba yalan söyledim. -iyi okumalar dilerim ,