4| Çok eğleneceğiz...

5.4K 562 748
                                    

4| Çok eğleneceğiz...

"Nasıl kaşık kullanmayı bile bilmiyorsun ki? Gerçi sende değil, sana güvenip seni o kadar insanın arasına sokmamda hata. Yemek yememeni geçtim birde kendini yaktın. Mükemmelsin(!) Taehyung."

Ben kabinde eteğimi sıyırmış kızarmış bacaklarımda ıslak havluyu gezdiriyordum, kral ise odada sinirle turlarken bana kızıyordu.

"Konuşma daha fazla, kendini acındırmanı dinlemek istemiyorum. Sadece güzel bir yüzün var diye umarım annem seni bana layık görmemiştir. Gecelik giyme, öğretmenin gelecek. Sana ahlak kurallarını da öğretmeliyiz." Utanç yine yanaklarıma çökerken kendimden nefret ediyordum. Ona hayatımı anlatmamı kendimi acındırmam olarak görüyordu demekki. O halde bende bahsetmezdim hiç kendimden. Uzun zaman sonra iletişim kurup böyle bir tepki almak yeterince zor gelmişti zaten.

"Ne giymeliyim?"

"İkinci sırada mavi ve krem rengi olan ilk elbiseyi. Sadece öğretmenin göreceği için şatafatlı giyinmene gerek yok. Korseyi çıkartamazsın da... Sadece bana sorunsun. Seninle uğraşmaktan yoruldum." Oysa daha bugün ikinci gündü, o ise şimdiden bıkmıştı. Sahiden dediği gibi olmalıydım ki iki günde benden nefret etmişti.

"Üstündeki kıyafetlerin önünü sıkıca tut, oraya gelip korseyi ve diğer bağları açacağım." Dediğini yapıp kabin girişine arkamı dönüp sıkıca kıyafetlerimi tuttum. İçeri girdiğini topuk seslerinden ve sırtımla uğraşan sıcak ellerinden anlamıştım.

Korseleri açıp sonunda rahat bir nefes aldığımda benim giymemi istediği elbiseyi kucağıma bırakmıştı. "Sadece kollarını geçireceksin. Giydiğin ilk astarı çıkarma arkalarını yine bağlamalıyız." Başımı sallayarak sadece kucağımdaki yere kadar uzanan biraz kabarık elbiseyi inceledim. Çok şirin ve güzeldi. Umarım güzelce giyebilirdim.

(uzun olduğunu düşünün lütfen)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(uzun olduğunu düşünün lütfen)

Üstümdeki kat kat korseleri çıkartıp ilk giydiğim dizlerime gelen beyaz entariyle kalana dek soyundum. İlk elbisede bana yaptıklarını uygulayarak kollarını geçirdim. Nereden giymem gerektiği anlamam bir hayli uzun sürsede sonunda yapabilmiştim. Kollarımı düzelterek aynadan kendime baktığımda şirin olduğumu düşünmüştüm. Saçlarım sabahki gibi omuzlarım gerisinde salınıyordu. Dediğine göre ela gözlüydüm ben ve gözlerime bakmak en azından keyif vericiydi. Sevinebildiğim tek şey buydu. Çünkü ahlak kurallarından bile birhaber, aşağılık ve acınası buluyordu beni. Elimden gelse ondan hiçbir konuda yardım almazdım. Fakat olmuyordu, bazı şartlar bunu engelliyordu.

"Giydim." Sanki bunu bekliyormuş gibi hala aynaya dönük olan bedenimin arkasına geçip saçlarımı omuzlarımdan öne bırakmıştı. O sırtımdaki bağlarla ilgilenip vücudumu elbisenin kumaşıyla boğuyordu. Gözlerim aynadaki yansımasına odaklanmıştı. Sevip beğendiği biriyle evlenemediği için bana kızgın olmalıydı. Anlayabiliyordum onu da. Soylu bir ailenin, erdemli edepli bir kızı ona layık olurdu; benim gibi kimsesiz bir hizmetçi parçası değil. Kraliçe beni ödüllendirirken oğlunu cezalandırmıştı. Derin bir nefes alıp iç çektiğimde bakışları aynaya kaymıştı. Aramızdaki bir karış boy farkı bir hayli belliydi şimdi. Buna odaklanmak yerine gözlerimi kaçırdım ve tekrardan başımı ellerime çevirdim. Sabahki yüzüklerim hala yerli yerindeydi. Buna istemsizce gülümseyip ilk yüzüklerimle oynadım ve onların duruşunu düzelttim. Son düğümü de atıp ellerini çekti sırtımdan.

king of taehyung's || taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin