O N - Ü Ç

8.2K 542 458
                                    

Nasırlı parmaklarıyla yanağımı okşamaya başladığında elini itmeye çalıştım.

"Dokunma bana." Gözlerimi, Kehribar gözlerine çevirdim.

Acı vardı... Sevgi vardı... Merhamet vardı...

"Kaç yaşındasın?" Havada kalan elini geri çekti. Yemeğini yemeğe devam ederken ben doymuştum.

Tabaktakilerin sadece çeyreğini yemiştim oysaki.

"Yemeğini ye."

"Doydum." Bana sert bir bakış attığında gözlerimi kaçırdım.

"Keyfim kaçtığı zamanlar yemek yemem."

"Biliyorum." Bir şey demeden bana bakmaya başladı.

"Bir sorun mu var?" İfadesiz gözlerle bakıyordu.

"Evet." Kehribar gözleri kısılmıştı.

"Gözlerin gökyüzünü andırıyor." Zoraki bir şekilde gülümsedim.

"Senin gözlerin bal gibi."

"Sensiz geçen günlerin ecdadını sikeyim." Gözlerim ettiği küfür yüzünden şaşkınlıkla aralanırken özlemle bakıyordu bana.

"Sen hep gülümse ki yüreğinin güzelliği gülüşlerinde canlansın." İçeceğinden bir yudum aldı.

"Ne içiyorsun?" Ağır bir kokusu vardı.

"Camsil mi? AHAHAHAHHA..." Zihnimde yankılanan şeyi kovmaya çalıştım. "Git buradan manyak herif."

"Ne?" Şaşkınlıkla bana döndüğünde ben de şaşırmıştım. "Zihnimden kovdum."

"Kimi?"

"Küçük Mayda'yı."

"Fesat mı anlamalıyım?"

"Tövbe yarabbim."

"Elma suyu." Kafamı sağa sola salladım.

"Ne?"

"İçtiğim şey, elma suyu."

"Elma suyu bu kadar ağır kokmaz." Kaşlarım hafifçe çatılırken elini suratıma doğru uzattı.

Kaşlarıma baskı uyguladığında kaşlarım gevşedi.

"Kaşlarını çatma, komik oluyorsun." Parmaklarını yanağıma doğru indirdi.

"Kaç yaşındasın?"

"Yirmi sekiz." Gözlerim şaşkınlıkla açıldı.

"Oha." Üstüme doğru eğilmişti. Kafasını sağa doğru hafifçe yatırmış, kehribar rengi gözlerini kısarak dikkatli bir şekilde bakıyordu.

Boğazımı hafifçe temizledim.

"Ben doydum." Yüzümdeki elini bu sefer de saçlarıma doğru götürdü.

Kızıl saçlarımdan bir tutam ayırıp burnuna götürdü.

Kokuyu derin bir şekilde içine çekerken kehribar gözlerini kapatmıştı.

"Lotus çiçeği..." Gözlerini yavaş yavaş araladı.

"Yapmak istediğin bir şey var mı?"

"Yiğit'in yanına gitmek istiyorum." Kafasını yavaşça aşağı eğerken bir anda gözlerini üstüme dikti. Kirpiklerinin altından bana bakıyordu.

"Unut o piçi." Çenemi canımı acıtmayacak bir şekilde tuttu.

"Aruna'm, seni üzmek istemiyorum ama hiç kimsenin adını ağzına alma." Elini sertçe ittirdim.

"Dokunma bana it." Ayağa kalkıp beni de kaldırdı.

"Bahçe de oturalım mı?" Bağırıp çağıracağını düşünürken dediklerimi görmezden geliyordu.

"İyi." Önden ilerlemeye başladığında gözlerimle etrafı tarıyordum.

"Yiğit nerede?" Adımlarını olduğu yerde durdurdu.

-BÖLÜM SONU-

Çok kısa oldu bu, zevk almadım.
Birazcık sınır koysam?

Not: Ay kızlar bölüm yazmayı özlemişiiiimmmm. Wattpad'i açın artık ulan, tövbe ya. Aşkolarım bu arada Instagram'ıma gelmeyi unutmayın, buradan geldiğinizi söylerseniz gt yaparım bu arada.

SINIR: 342 oy, 400 yorum.

Yeni Bölüm Düzenlenme Tarihi - Saati: 07.09.2024 13.53

Yazar: Yağmur Yabalak.

Ateş'in KızılıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin