Duş aldıktan sonra saçını kuruttum ve siyah taytımı lila salaş tişörtünü giydikten sonra saçıma maşayla dalga verdim ve siyah sırt çantamı alıp dersaneye gittim.
Sude
GÜNEŞİM☀️: Bahçedeyiz gelince yanımıza gel.
Diye mesaj atmıştı bende telefonumu cebime koyup yanlarına gittim. Sigara içiyolardı. Babam. Bu kökü babamı hatırlatmıştı. Akşamları balkonda otururduk ve babama sarılıp uyurdum. O sigarayla karışık erkeksi kokusunu içime çekerdim.
"Cemre iyi misin? Gözlerin doldu." diyen Sude'nin sesiyle irkildim. "Hiiç." dedim ve yolu izlemeye başladım. Ama Berkay izin vermedi "Bi kere soruyorum. Bi daha sormayacağım. Ne oldu sana?" die bağırdı. Şuan onu çekmezdim. Fuat'a döndüm ve "Brom bi tane sigara verirmisin?" dedim ama Fuat "Hayır olmaz." dedi kesin bi dille.
Ama ben babamı hatırlatan o kokudan mahrum kalmayacaktım. Etrafa bakındım ve Görkemi gördüm. Hemen yanına gittim ve "Naber Görkem" dedim. Güldü ve " İyidir senden prenses" dedi. "İyidir." die kestirip attım ve "Ya bi tane sigara verirmisin?" dedim. Tam uzatmışken "Siktiğimin sigarasını kıskandığından vermedi Fuat'a diye bağıran Berkay'a döndüm. Ama aldırmadım ve sigarayı alıp Sude'nin yanına gittim. Berkay geldi ve beni kolumdan tutup kaldırdı. "Bana cevao vermeme lüksün yok anladın mı?" dedi ve elindeki sigarasını boynumda söndürdü.Canım çok acımıştı. Sude "Berkay hareketlerine dikkat et sonra pişman oluyosun. Sikcem ha." die bağırdı ve kalkıp koluma baktı. Sude'ye "Sen içeri götür." dedi ve Berkay'a döndü.