2.0

446 37 0
                                    

Bambam Hyung hyung

HYUNG 

JAEBEOM HYUNG

SİVRİ ÇENE SENİ

KEDİ GÖZLÜ

KEDİCİK

KEDİ HYUNG

Jackson canını çok yaktı mı hyung?

Jaebeom BAMBAM

Bambam GÖRE GÖRE BUNU MU GÖRDÜN HYUNG

PES YANİ

Neyse konu bu değil

Yugyeom birisiyle görüşüyor hyung!

YUGYEOM BEBE YUGYEOM

Jinyoung Siz yaşıtsınız gerizekalı

Bambam Yaa bana gerizekalı deme diye kaç kere diyeceğim?

DEME BANA GERİZEKALI DEME 

Jinyoung .d

Gerizekalı

Yugyeom Kiminle görüştüğümden sana ne Bambam

Hem Eunwoo ile sadece yemek yedik

Jaebeom 97 Line grubundandı Eunwoo değil mi?

Yugyeom Evet hyung

Jaebeom O zaman sorun yok, istediğin arkadaşınla yemek yiyebilirsin ama girdiğiniz yerlere dikkat edin

Vakalar son günlerde çok artmaya başladı

Yugyeom BİR TANESİN HYUNG

Yugyeom çevrimdışı

Mark Bende köpeğim ile gezmeye çıkabilir miyim o zaman?

Jaebeom Hyung!

Sen neden benden izin alıyorsun? 

Mark :p

Jinyoung Mark hyung beni de bekle

Evde canım sıkılıyor, hava alırım hem

Jinyoung çevrimdışı

Mark çevrimdışı


_____ ___ ______


Jackson kucağındaki bedenin dudaklarını sömürürken Jaebeom Jackson'a karşılık vererek geri durmuyordu. "Jackson." zar zor ayırdığı dudakları arasından konuştu. "Youngjae ve Bambam'de evde." diyerek Jackson'ın kucağından indi. Jackson sızlanarak dudaklarını büzdü.

"Seni özledim. Sana dokunmak istiyorum." üzgünce konuşurken Jaebeom güldü. Beyaz inci taneleri gibi parlayan dişleri görünce kendisi de istemsizce gülümsedi. Jaebeom'un gülümsemesini diğer her şeyden daha çok seviyordu. 

"Gülümsemeni çok seviyorum."

"Neden?"

"Çünkü sen güldüğünde daha güzelsin, güldüğünde çıkardığın o melodik ses... Lim Jaebeom, sen bana ne yapıyorsun böyle? Her geçen saniye sana daha çok aşık oluyorum." diyerek ayağa kalkıp kollarını Jaebeom'un beline sardı.

Jaebeom kollarını Jackson'ın boynuna sardı ve ayakta sarılmaya başladılar. Lim Jaebeom hayatının büyük kısmında yer alıyordu. Dünyası Lim Jaebeom olmuştu. Onu o kadar çok seviyordu ki, onsuz bir hayat düşünemiyordu. Bu düşünceyle vücuduna bir titreme geliyordu. "Sensiz bir yer düşünemiyorum."

"Düşün diyen yok?"

"Jaebeom."

"Şakaydı, ha ha." 

Jackson onun sahte kahkahasına gerçek bir kahkaha ile yanıt verirken Jaebeom da güldü. Zil sesiyle kendilerine geldiler. Bambam kapıyı açacağına dair bir gürültü kopardıktan sonra kapıyı açmıştı. Geçen gün sipariş ettiği ürünlerin geldiğini görünce sorun olmadığını bağırdı, içeriye. 

Jackson gözlerini devirirken Jaebeom'un bedeni yavaş yavaş ağırlaşıyordu. "Uykun mu var?" diye sordu. Jaebeom onaylar şekilde mırıldandı. Jackson onu yatağa kadar getirip yatırdı. Kolları hala Jaebeom'un belinde iken birbirlerinden ayrılmıyorlardı. Jaebeom kafasını yastığa koyar koymaz gözlerini kapadı.

Oldukça halsizdi. Gece geç yattığı yetmemiş birde sabah erkenden kalkıp şirkete gitmişti. Şarkı düzenlemiş Bangchan'a birkaç parça da yardım etmiş CEO ile görüşmüş ve birkaç program düzenlemesine de yardımcı olmuştu. Yorgun bir şekilde yurda döndüğünde ise Jackson ile uğraşmıştı.

"Seni çok yoruyorlar." diyerek Jaebeom'un saçlarını geriye attı. Yumuşacıktı saçları. Hatta beyaz teni bile. Saçlarıyla oynamayı keserek kulak memesi ile oynamaya başladı. Jaebeom hafif mırıldar gibi sesler çıkarıyordu. Jackson gülümsedi.

Jaebeom'un saçlarına bir öpücük bırakırken Jaebeom çoktan uyumuştu. 


real & fakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin