Korku bütün vucudumu istila etmişti. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Artık annem bana asla güvenmiyecekti. Berkay'ın ayak sesleri yaklaşmaya başlıyordu. Yalanı yalanla örtemezdim. Asla inanmazdı zaten.
Ciddileşmeye başladım. Kesin ve net olduğumu anlaması lazımdı.- Berkay ile beraberim anne. Lütfen artık beni küçük bir çoçuk gibi görmeyi bırak.
Annemin ne kadar sinirlendiğini tahmin bile edemiyordum. Berkay ağır adımlarla bardağa viski doldurdu. Koltuğa oturdu ve viskisinden bir yudum aldı.
- Şoför yolluyorum nerdesin çabuk söyle buraya geliyorsun.
Ben kararımda nettim. Bugün burda kalıcaktım. O kadar boğuyordu ki beni nefes almak istiyordum.
- Gelmiyorum anne bugün burdayım.
Cevabını dinlemeden telefonu yüzüne kapattım. Gözlerimin dolmasına engel olamadım. Annemede üzülüyordum. Ama beni rahat bırakmasını istiyordum. Çünkü artık çok sıkılmıştım. Berkay yavaşça arkama geçti. Kollarını belime sardı. Kafasını boynuma yerleştirdi.
- Özür dilerim Tutku.
Neden özür dilediğini anlamamıştım. Bedenimi yavaşça Berkay'a doğru döndürdüm. Anlamaz bakışlarla ona baktım. Sözlerine devam etti.
- Belkide anneni dinlemen gerekiyordur. Sana zarar veriyorum bücür.
Kafamı olumsuz anlamda salladım.
Gözümden akan yaşları elleriyle sildi.- Hayır kimse ben istemedikçe bana veya hayatıma zarar vermez ki. Gelecek planı umrumda değil. İş sahibi olmak, Evlenmek. Sadece seninle anı yaşamak istiyorum. İlerisini düşünmek istemiyorum.
Berkay yüzümü elleri arasına aldı. Sanki yüzümü ezberliyordu.
- Kendini benim kollarıma bırakıyorsun yani küçüğüm.
Kafamla onayladım. Dudaklarına kısa bir öpücük kondurdum.
- Uyumak istiyorum. Saçlarımı okşar mısın?
Kolumdan kavradı. Önce kendi oturdu. Ben ise dizlerine yattım. Uzun zamandır istediğim huzurdu bu güvendeydim. Ait olduğum yerde hissediyordum. İlk defa bu kadar huzurla uykuya dalmıştım.
Sabah uyandığımda Berkay'ın yatağında olduğumu fark ettim. Saatte baktığımda okula gidecek zamanım vardı. Ama yatakta Berkay yoktu. Yavaşça ayağı kalktım. Lavobaya girdim. Gözlerimin altına akmış rimeli sildim.
Lavobadan çıktım. Merdivenlerden aşağı indiğimde. Berkay'ın sesi dışarıdan geliyordu. Sanki biri ile kavga ediyordu. Dış kapıyı açtım.
Annem burayı nasıl bulmuştu.- Tutku çabuk gel gidiyoruz.
Bir Berkay'a birde anneme baktım. Çok sinirlilerdi. Annem benden bir şey saklıyordu. Berkay'dan beni bu kadar uzaklaştırmasını sağlayan neden neydi. Neden bana bunu yapıyordu. Buraya gelicek kadar önemli olan neden neydi. Berkay sinirle lafa atladı.
- Tutku hiçbir yere gelmiyor. Neyden korkuyosunuz Nermin hanım. Buraya kadar gelmenizi sağlayan şey nedir?
Aklımda ki soruları Berkay sormuştu bile annemle bu konuyu özel olarak konuşmam gerekiyordu.
- Kızımın senin gibi serseri ile işi yok. Onu doğruya çekmeye çalışıyorum. Elim kolum bağlı kızımın göz göre göre yanlış yapmasını mı izlicem.
Eğer müdahale etmezsem iyice ortalık kızışıcaktı. Tekrar içeriye girdim. Kabanımı aldım. Dışarıya çıktım arabaya doğru ilerlemeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HARABE
ChickLitYapılabilecek bir şey yoktu... Göz yaşlarım özgürlüğünü ilan etmişti. O çok sevdiğim adam nasıl olur da bunu bana yapabilirdi?