21. Burası Değişen Masallar

877 183 222
                                    

Burası Değişen Masallar

Masallara karışanlar değiştirdiklerini sanırken başka bir hikayeye dönüştürdüklerini fark etmezler.

Ufuk sınıfa girerken bitkin düşmüş Karam'ın da kolundan tutup ayakta durmasına yardım etti. Kız yorgun ve mutsuz olduğunu o kadar yüzüne yansıtıyordu ki insan ister istemez acırdı.

Sınıfa girdiklerini görenler korku ile irkildiğinde hemen kaçmak için bir çıkış noktası arar gibi bakındılar. Neyse ki Ufuk onlara bakışlarıyla önemli bir durum olmadığını belli edip, içlerini rahatlattı.

"Korkmaya gerek yok ya. Jotunheim, üç oğlanı mı ne yazacakmış. Bu da siz misiniz diye soracakmış. Meczup herhalde."

Yağız Efe gidip sıra arkadaşı Karam'a yardım etti. Onu sıraya kadar getirip oturmasına yardım ettikten sonra yanına geçip sitem etti.

"Adam akıllı sorsaydın ya. Gelmiş selam falan diyorsun."

Karam ruhsal çöküşünden dolayı ağlamak istiyordu. Aslında insan gibi selam verip daha sonra konuya girecekken onu ölüm meleği diye kodlayıp kaçan onlardı. Ne diye şimdi garip karşılanan kendisi oldu aklı ermedi.

Kızamayacak kadar yorgundu, Ufuk onu iki saat ayakta tutup duasına eşlik ettirmişti. Bu yüzden pes edercesine başını sıraya koydu. "Size söyleyecek sözüm yok."

"Ama benim var." deyip ortaya atılan Uzay, yedi mahalle dedikodusu kadar içindeki öfke ile odağı üstüne aldı. İspiyonlar gibi Aslı'yı parmağı ile gösterip kankiloştoşkosuna ihbar etti.

"Bu Kötü Çocuk Meriç'in, memiklerini avuçladı."

Ufuk mahalleler arası dedikodu konu yarışmasını açık ara birincilikle bitirecek meseleye aşırı tepki verdi. Avazı çıktığı kadar "Ne!" diye bağırdı. Hint dizileri flaş sahneleri gibi ardı ardına her açıdan poz verip tepkisini yaşattı.

Tepkiyi hakkıyla verdiğine inanınca, sakince yerine oturdu. Hem sıra arkadaşı hem de kankiloştoşkosu Aslı'ya ayıplayarak baktı. "Edepsiz sen niye milletin, orasını burasını elliyorsun."

Aslı savunmaya geçip ellerini havaya kaldırdı. "Valla yanlışlıkla oldu, elime geldi."

Yağız Efe sırıtarak öne doğru uzanıp kankiloştoşkoların arasına girdi. "Sende hazır gelmişken mıncırdın mı gız?"

Aslı iffetini korumak için ayağa kalktı, hepsinin ithamlarında dolayı küskünlüğünü belli etti. Fakat bu duruma bir Yeşilçam dramı çok iyi giderdi. "Nolamaz! Beni hiç tanımamışsınız, çok yazık." Başını yana çevirip onlarına bakmazken Yeşilçam filmlerinde olduğu gibi depar atarak çıkmak için merdiven aradı ama göremedi. Hönküre hönküre ağlayarak sahneden çıksaydı çok güzel olurdu. Buna fırsat bulamadığı için şansına küstü.

Maya'da sohbete karışıp içinde sindiremediği mevzuyu apaçık belli etti. "Meriç bir de buna tatlı dedi."

Ufuk bunu duyunca genişçe bir gülümsemeye yüzünde yer verdi. İster istemez göğsünü şişirip hava atarak arkadaşı ile gurur duyduğunu belli etti. "Heyt be! Tabii tatlı benim kankiloştoşkom. Göbeği bile tatlı onun."

Aslı gönlünü simit gibi ucundan ucundan kemirilerek alan kankiloştoşkosunu hemen affetti. Yanına oturup gözlerini kırpıştırarak gördüğü ilgiden memnun bir şekilde yeniden istedi.

"Göbeğimde tatlı değil mi?"

İki kankiloştoşko birbirlerine sevgi gösterirken bunu kıskanan Yağız Efe alt dudağını sarkıtarak izledi. Yanında duran Karam'ı dürtüp gözlerini açmasını sağladıktan sonra ilgi bekleyerek "Bende tatlıyım değil mi?" diyerek sordu.

BURASI LİSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin