3

13.9K 917 216
                                    

"Ilgaz bey bakar mısınız?" Arkamdan ismimi işittiğimde merdivenin son basağını da çıkıp beklemeye başladım.

Bu salak her kimse ciddi anlamda sinirimi bozmuştu. Daha ismimi bile doğru söyleyemiyordu.

Yanımda beden belirdiğinde bakışlarımı yüzüne çevirip tek kaşımı kaldırarak bakmaya başladım. Burada resmen bakışarak zaman harcıyorduk. Benim zamanım herkesten ve her şeyden değerliydi.

"Ben Ada Blood." elini uzattığında dışarıda olan ellerimi kabanımın içine soktum. Kim bilir o ellerle nerelere değmişti.

"Pekala..." Ellerini indirip mahçup bir şekilde bana bakmaya başlaması ile sinirlenmeye başlıyordum.

-Mesele nedir Ada Bey? Mesele yoksa beni boşu boşuna oyaladığınız için sizi sürüm sürüm süründürürüm.

-Biz evliyiz.

Gözlerimi devirip ilerlemeye başladım. Tam anlamı ile 4 dakikamı boşuna harcamıştı.

Arkamdan koşma sesleri geldiğinde dönüp bakmak gibi bir çabaya girmemiştim.

Biraz daha o'nunla boş bir şekilde lak lak edersem duruşmaya geç kalacaktım.

Adliyeye girdiğimde arkamı dönüp korumalara takılmış içeri girmeye çalışan çocuğa baktım. Tam anlamı ile baş belasıydı ve ben baş belalarından nefret ederdim.

"Bırakın o benimle." Joe, Ada'yı bırakıp geçmesine izin verdiğinde Ada 32 diş sırıtıp bana bakmaya başladı. Bu görüntüsünü sevmemiştim. Ağzının ortasına şap diye çakasım gelmişti.

Yanıma geldiğinde elimle gögsüne bastırıp benden uzaklaşmasını sağladım.

-Ben çıkana kadar şu koltuklardan birinde otur. Hiç kimse ile konuşma veya dalaşma. Ciddi anlamda başıma açtığın işler ile uğraşacak vaktim yok. Ben duruşmadan çıkınca konuşacağız. Ayrıca ismim Ilgaz değil. Bana bir daha Ilgaz dersen seni yok ederim.

Susması için işaret verip deri koltukların orayı işaret ettim.

-Orada uslu uslu otur.

-Ben köpeğin değilim.

Ellerimi üzerinden çekip silkeledim. Belki bu gururunu kırmıştı fakat zerre umrumda değildi. Mikroplardan nefret ederdim ve öyle kolay kolay kimse ile iletişime geçip dokunmazdım bile.

-Sana köpeksin diye bir şey ima etmedim. Kendi kendine gelin güvey oluyorsun. Konuşmak istiyorsan orada otur. Burada beni lafa tutarak zamanımı çalıyorsun. Biraz daha benim damarıma basarsan, konuşmayı unutursun Ada.

Bir şey söylemeyip kafasını salladığında karşımda küçük çocuk varmış gibi hissetmiştim.

Gülümseyip elimi istemsizce saçlarına götürüp karıştırdım. "Aferin." Ellerimi çekip ovuşturdum.

Biraz daha burada dikilirsem ciddi anlamda duruşmaya geç kalacaktım. Ama ilk önce elimi yüzümü yıkamam gerekiyordu.

*****

Evli ve Öfkeli /bxb ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin