Kaçış ve kayıplar

584 20 4
                                    

 Merhaba ejdersever okuyucularım,kitabımı bu kadar kişinin okuması beni çok sevindiriyor .Yorum yapan ve vote herkese çok teşekkür ediyorum.Neyse asıl konuya gelirsek  bölüm yazamadığımın ya da geç attığımın farkındayım.Yazmaya fırsat bulamıyorum.Aslında haftasonu yazmayı ve yayınlamayı düşünüyordum.Ama hastalandığım için yazamadım.Artık size ne zaman bölüm geleceği hakkında kesin bir bilgi veremiyorum.Başka bir konu da aranızdan bana kitap için kapak yapabilirim diyen varsa lütfen mesaj atsın.Neyse yeni bölüme geçelim...

  Babamı nasıl bulabileceğimiz hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu.En son Isaac normale döndüğünde apar topar oradan çıkmıştık.Şimdi de birlikte eve doğru yürüyorduk.Eve doğru yaklaştığımızda Isaac bana dönüp ''Ally evdeki önemli eşyalarımızı alıp burayı terkedicez.Tamam mı?''dedi.Ben de şaşkınlıkla''Peki neden burayı terkediyoruz??''diye sordum.''Çünkü yerimizi biliyorlar ve bir dahakine yine hazırlıksız yakalanırsak ikimizin de hayatı tehlikeye girer.Ve başkalarının''deyip kafasını yanından geçtiğimiz binalara çevirdi.Ben de sesli bir şekilde yutkunup yoluma devam ettim. 

 Eve geldiğimizde hemen odama çıkıp gerekli olan eşyalarımı ve giysilerimi bavula doldurdum.Aşağıya indiğimde Isaac'i göremedim.''Isaac nerdesin??''diye seslendim.Ses gelmeyince edişelenmeye başladım.Ben panikle odalarda ''Isaac nerdesin?!''diye geziniyordum ki tam arkamı dönünce Isaac'e çarptım.Derin bir nefes alıp verdikten sonra ''Isaac sen nerdesin bir an beni burada bırakı gittin sandım''dedim.Isaac'te sırıtarak''Evde beni ararken kütüphaneye bakmak aklına gelmedi dimi?''diye sordu.Ben onun dediği şeyle elimle alnıma hızlı bir şekilde vurdum.''Doğru ya nasıl unuttum?Hatırladım, daha yeni gördüğüm için ve en fazla iki kere girdiğim için olabilir mi acaba??''dedim.Isaac de bu tepkime karşılık güldü.

  Aklıma gelenle ona döndüm ve ''Bu arada sen neden kütüphandeydin??''diye sordum.O da elindeki büyük çantayı göstererek ''Kütüphaneden ileride bize lazım olabilecek kitapları aldım.''dedi.Ben de onaylayan bakışlarla kapıya doğru yöneldim ama bir anda arkamı dönüp ''Senin evine de uğrayacağız dimi?''diye sordum.O da sırıtarak ''Çok zeki bir kızsın, hiç değişmemişsin yani eskiden de böyleydin.''dedi.Artık ne o ne de ben gülmüyorduk.Zaten o bunu söyledikten sonra gülümsemesi yüzünde solmuştu.''Eminim evin hiçbiryerini değiştirmediğinden.''dedim acı acı gülümserken,onla o evde o kadar çok anımız vardı ki ben olsam hiçbir yeri değiştirmezdim.O da bana acı bir şekilde gülümsedi.''Asla orada o kadar çok anımız varki...''dedi ve iç çekip hızla evden çıktı.

 Arabanın bagajına -evet arabayı da getirmişti-çantayı ve bavulu koydu.Bana dönüp ''Bu ev ahşaptan yapılma dimi?''diye sordu.Bende hiçbir şey anlamadığımı belli eden bakışlarla ''Evet.''dedim.''İyi o zaman dedi ve elinde oluşan ateş topunu eve doğru uzattım.Yapıcağı şey anlayınca hızla önüne geçip ''Ne yapıyorsun?!Sakın bunu deneme.Orası benim evim!!''diye bağırdım.Isaac de ''Bunu yapmak zorundayım Ally ,düşünsene buradakileri bir insan farketse ve ele geçirip her yere yayarsa herkes bizim peşimize düşer!''diye bağırdı o da.Aslında biraz düşününce mantıklıydı.''Hadi yap.''dedim birden.O da buna şaşırmış olmalı ki ''Şaşırtıcı bir şekilde ani kararlar veriyorsun ben en azından biraz inat ediceğini düşünmüştüm.''dedi.

 ''Boşversene kaybedecek neyim var ki...Anılarımdan başka''dedim.Sonuna doğru sesim kısılmıştı.Ama duymuştu.Biraz duraksayıp sonrasında ise elinde oluşturduğu ateş toplarını hızla eve göndermişti.Ev ahşap olduğu için hemen alev almıştı ve ateşler evin her yerini sarmıştı.Gözümden düşen bir damla yaşı da hızlıca sildikten sonra ''Kayebdicek bir şeyim yok.''diye tekrar ettim bir süre,Isaac'in de suratı asıktı-e haliyle-ikimzide sessizce arabaya binip yola çıktık.Yol boyunca söylenilen tek şey Isaac'in ''Merak etme fark edilene kadar küle dönmüş olur''demesiydi.Ama bunu demesine gerek yoktu çünkü hiç merak etmiyordum. 

 Bir süre sonra Isaac arabayı durdurdu ve aşağıya indi.Bende hemen arabadan indim ve Isaac'in evine gelmiştik.Burayı görünce çocukluk anılarımız aklıma geldi.

Bir gün birlikte babama zorla yaptırdığım küçük ağaç evde oturmuş bacaklarımızı ileri geri sallıyorduk.Ben de ''Isaac beni hiç yalnız bırakmıcan dimi?''diye sormuştum.O da gülümseyip ''Seni asla bırakmıcam,söz veriyo zeki kız''demişti.Ben gülüp ona sıkıca sarılmıştım.

 Şimdiki halimize  acı acı gülümsemekten başka elimden bir şey gelmiyor.Ben bunları düşünürken Isaac çoktan eve girmişti.Bende hızlı adımlarla içeri girip dolaşmaya başladım.Tahmin ettiğim gibi hiçbir şeyi değiştirmemişti,her şey aynı çocukluğumdaki gibiydi.Zaten Isaac'in annesi ve babası o bebekken ölmüştü.Büyüyünceye kadar koruyucu ailesiyle yaşamıştı,zaten ben de onlar aracılığıyla Isaac'le tanışmıştım.Sonra da ailesi zengin olduğu için bu büyük evde tek başına yaşamaya başlamıştı.

 Ben her yeri dolaşmış ve salona geri dönmüştüm.Sanki her şeyle özlem gidermek içintek tek bakıyordum en gereksiz yerlere bile...İçimden 'Kendine gel artık,anılarını geride bırakmak zorundasın,onlar sen savaşırken hiçbir işine yaramıyacak!'dedikten sonra Isaac'e seslendim.Kısa bir süre sonra o da aşağıya elindeki valizle indi.''Hadi gidelim''dedi.Ben de arkasından evden çıktım.Kesinlikle geride bıraktığım şeyleri özleyeceğim anlamına gelmiyor.Ama ben özleyeceğim gibime geliyor.Neyse ben de Isaac bindikten sonra kısa bir bakış attıktan sonra arabaya bindim

 Artık yeni bir hayata başlayacağım belki kaybım çok oldu ama bir karar verdim ve bunun arkasında duracağım.Şimdi ilk hedef Babamı KURTARMAK!...

 

Yeni bölümde görüşmek üzere...

Ejderin RuhuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin