Ben bu hikayeyi yazmaya yaklaşık iki yıl önce kafamda oluşturmaya başlamıştım. Nasıl olur, ne kadar okunur, ortaya nasıl bir şey çıkar bilmiyorum. Tek dileğim her şeyin gönlümce olması. Bugün yani yayınladığım tarih 13.05.2020 .
***
22.06.1998Hava yavaştan kararmaya başlamış Elvin ve Şimal yaz bahçesindeki evcilik oyunlarına devam ediyorlardı. O kadar masum o kadar her şeyden bir haberdiler ki oyunlarına dalmış yanlarına gelen anne ve babalarını fark etmemişlerdi bile. Zeynep Hanım artık havanın karardığını söylüyor ve kızlarını içeriye geçmeye ikna etmeye çalışıyordu. Yavuz Bey ise güzel ailesini kollarını göğsüne bağlamış bir şekilde gülerek izliyordu.
Ondan mutlusu yoktu. Kendini çok şanslı hissediyordu. Binlerce kez şükretti. Ailesiyle geçirdiği her dakika onun için çok kıymetliydi çünkü işi dolayısıyla onlarla fazla vakit geçiremiyor hatta bazen eve gelmediği bile oluyordu. Zeynep Hanım sonunda kızları içeri almış ve uyku vakitlerinin geldiğini söyleyerek onları odalarına götürüyordu. Yavuz Bey karısına yardıma ihtiyacı olup olmadığını sormuş fakat hayır cevabını aldığında kendini koltuğa bırakarak televizyon izlemeye başlamıştı.
"Anne, babam yine işe gidecek mi?" Diye sormuştu Elvin. Çünkü babası bir haftanın ardından eve gelebilmişti. Zeynep Hanım kızının bu sorusuna şaşırmış biraz da üzülmüştü.
"Hayır, bir tanem baban burada ve gitmeyecek." Diyerek kızının yüzünü okşayıp onu öpmüştü. Elvin ise bu öpücüğü artık uyuması gerektiğine dair bir işaret olarak algılamış ve iyi geceler diyerek gözlerini kapatmıştı.
Zeynep Hanım birbirine sarılarak uyuyan kızlarına son bir kez daha bakarak odadan çıkmış ve Yavuz Bey'in yanına inmişti. Kocasının yanına gitti ve ona sarılıp kokusunu içine çekerek gözlerini kapattı. Çok mutluydu ve bu mutluluğu tarif edecek bir kelime yoktu. Her şey yolundaydı, çocukları ve eşi yanındaydı gerisinin pek de önemi yoktu. Yavuz Bey'de karısına sarılarak onu ne kadar çok sevdiğini dile getirdi ve ikisi de kendilerini huzurlu bir uykunun kollarına bıraktılar.
Aile sakinleri evlerinin bahçesinde olup bitenden habersiz uyuyorlardı. Yavuz Bey'in düşmanları evin dört bir yanını sarmıştı. İçlerinden biri eve girmişti ve girer girmez de Yavuz Bey ile Zeynep Hanım'ın derin rüyalara dalmasına sebep olacak o ilacı onlara koklatmıştı. Adam, hemen evi gezmeye başladı. Yavuz Bey'in çalışma odasını arıyordu.
O sırada Şimal uyanıp odasından çıktı fakat karşısındaki adamı görünce korkup ağlamaya başladı. Bunu duyan Elvin de hemen kardeşinin yanına geldi ve o da çok korktuğu için kardeşi ile birlikte ağlamaya başladı.Adamın eli ayağı birbirine dolandı ve ne yapacağını şaşırdı. Sonunda elindeki bez aklına gelince iki çocuğu da susturmayı başardı. Artık kızlarda sonu bilinmeyen derin bir uykuya dalmışlardı.
Kar maskeli iri adam, çalışma odasını aramaya devam etti. Bir kat daha yukarı çıktı ve sağdaki ikinci kapıyı açmaya çalıştı fakat kapı kilitli olduğu için açılmamıştı. Hemen geri çekilip kapıyı zorladı ve kapı açıldı. Etrafı iyice karıştırıp talan ettikten sonra aradığını bulmanın verdiği zaferle sinsice güldü. Hemen dosyayı aldı ve bahçeye indi.Patronuna durumu anlatırken içeride çocukların onu gördüğünden de bahsetmeyi ihmal etmedi. Patronun aklına çok daha büyük bir plan geldi ve o planın ilk adımını atarak iki çocuğu almak için yanında diğer bir adamıyla içeri girdi.Çocukları aldılar ve dışarı çıktılar. Adamlarına evi yakmaları emrini verdi ve çocuklarla beraber arabanın yolunu tuttu. Patron çocuklarla birlikte depoya doğru yola çıktı adamları ise o sırada evi yakıyorlardı. O gün o evde iki kişi ölmüştü fakat dört cenaze kaldırılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELVİN
Teen Fiction"Wattys 2022 Yarı Final Kazananı" "Wattys 2021 Yarı Final Kazananı" Herkes adımı yansıttığımı söyler. Cennet çiçeği. Çocukken adım gibi bir yerde yaşayacağımı zannetmiştim fakat benim çocukluk zamanlarımın çoğu o karanlık ve soğuk odada geçmişti...