1.8

1.6K 134 96
                                    

"Arya hanım, podiuma çıkmanıza son iki dakika. Bu arada, Rüzgar bey sizi görmek istiyor gelsin mi?"

"Sağol. Gelsin," dedikten sonra görevli kadın odamdan ayrılınca aynadaki yansımama baktım.

Ben kim miydim?

Bir model.

Giydiğim, vücudumu güzel gösteren kırmızı kısa elbisenin üstünde ellerimi gezdirdim son kez ve odaya Rüzgar girdi.

Ona döndüğümde, beyaz smokini ile karşımda duruyor ve gülümsüyordu. Ona doğru yürürken o benden önce davranarak yanıma geldi ve belimden tutarak beni kendine çekti.

"Rüzgar, napıyosun?" dedim, şaşkın bakışlarım ile.

"Nişanlımı da mı öpemiyorum ya?" dedi, tek kaşını kaldırmış bir bıkkınlık yüz ifadesi ile.

"Yani, öpersin öpmesine de..."

"-De?"

"İki dakikadan az kaldı ve her an biri girebilir. Bir de rujum bozulabilir,"

"Rujunu yesinler," dedikten sonra dudaklarıma doğru uzandı. Hızla işaret parmağımı dudaklarına bastırdım ve ittim onu.

O sırada kapıyı çalıp içeri giren görevliye baktık ikimizde, "Ne oldu?" dedi Rüzgar benden önce davranarak.

"Podiuma çıkma zamanınız geldi Arya hanım,"

"Tamam, geliyorum. Sen gidebilirsin," dedikten sonra görevli kapıyı kapatarak çıktı odadan.

Tekrar Rüzgar'a döndüğümde, "Bırakmalısın artık, sevgilim. Farkındasın değil mi?" dedim gülerek.

"Ama bundan sonra," dedikten sonra dudaklarıma naif bir öpücük bıraktı ve belimi saran elini çekti.

"Şimdi sahneyi ışığınla aydınlatabilirsin," dediğinde gülümsedim ve kırmızı rujumun bulaştığı dudağının kenarını sildim.

Ardından odanın kapısını açmak için harekete geçsem de, kapı benden önce açılmış ve açılır açılmaz da yüzüme bir duman çarptı. Ardından da kulağımı çınlatan o yangın alarmı.

Telaşla arkama dönüp Rüzgar'a bakmak istedim ama bu pek mümkün olmadı. Boğazımı yakmaya başlayan duman yüzünden gözlerimde yaşarmış ve dengemi kaybederek kapının kenarına yaslanmıştım.

"Rüzgar!"

Duman yüzünden yanan boğazımla zar zor bağırsam da sesimi duyuramamıştım. O sırada ayaklarımı yerden kesen kolların sahibine bakmaya çalıştım bulanık gözlerle.

"Rüzgar?" dedim, fısıltı gibi çıkan sesimle.

Ama o Rüzgar değildi.

"Enes," diyerek dediğimi düzelttikten sonra gözlerim usulca kapandı.

Bu gerçek olamayacak kadar kötü bir rüyaydı.

Kelimenin tam anlamıyla bir Kabustu!

____________________________________________

Yattığım yerden sıçrarken, nefes nefese kalmış ve aynadaki kan ter içindeki yansımama odaklanmıştım. Hayatımda gördüğüm bir diğer berbat rüyayı görmüş olmam vücudumu sanki saatlerce koşu yapmış kadar yormuştu.

Nefesimi düzene soktuktan sonra alnıma yapışan saçlarımı çektim ve duvardaki saate çektim gözlerimi. Akrebin göstermesi gereken saati göstermemesi üzerine ikinci bir şok yaşadım.

RÜZGARYA | Yarı Texting    •TAMAMLANDI•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin