3.5

1K 93 358
                                    

Multimedia: Rüzgar ve Arya'nın ta kendileri *Kıyafetleri böyledir*

1 gün sonra (18 Haziran Perşembe),

İstensem bu kadar telaş ve hazırlık yapmayacak olan annem tamı tamına dört saattir mutfakta çeşit çeşit yemek yapıyordu. Neden mi? Bugün doğum günümdü ve Rüzgar ile Annesi gelecekti. Sadece beş kişilik bir kutlama için bu kadar çeşitli hazırlık yapması bana gına gelmesine neden oldu.

"Anne yeter, yeter. Sadece beş kişiyiz. Hem daha pasta var,"

"Sus kız, sen nereden bileceksin. Hem sen tozları aldın mı? Bak iyi alsay-"

"Anne tozları da aldım evi de sildim. Oldu mu? Tamam sen yap yapacağını. Ben hazırlanacağım çünkü saat beş olmuş. Bir saate burda olurlar," diyerek mutfak çıkışına ilerlerken duysun diye biraz daha seslice söylendim.

"İstensem bu kadar hazırlık yapmaz, kadına bak ya..."

"Seni duydum!"

"Duy diye söyledim zaten!" derken salona ilerledim.

"Oraya gelirsem akşama yapacak saç bırakmam sende!" diyen anneme güldüm.

"Anne tamam abartma hemen ya... Alt tarafı dalga geçtim ne var bunda?" dedim odama doğru ilerken.

"Şuan bana bulaşma Arya! Çok meşgulüm çok! Ayrıca bu gece yarı isteme merasimi yarı doğum günü olduğunun farkındasındır umarım!" dedi annem halen mutfaktan cırlarken.

Sahi öyle mi olacaktı?

Geldiğim yoldan geri dönerek mutfağın kapısına yaslandım ve kaşlarımı çatarak, kurabiyeleri fırına atan annemi izledim.

"Bu ne demek oluyor anne? Siz hani babamla daha kara-"

"Biz babanla bir karara vardık kızım. Hatta bunu da Hale ile de telefonda konuşarak kararlaştırdık," diyerek bana döndü ve tezgaha yaslanarak yıkadığı ellerini kurulamaya başladı.

"Allah razı olsun anneciğim, bunu bana ne zaman söylemeyi planlıyordun?"

"Söyledim işte,"

"Hiç söylemeseydin ya gerçekten anne. Ne de olsa benden habersiz 'Yarı isteme merasimini' benden habersiz düzenlemişsiniz ya! Zaten beni değil seni isteyecekler, o yüzden ne gerek vardı da söyledin?"

"Aaa... Deliye bak be!" diyerek yanıma gelen annem önce popoma bir şaplak attı ardından beni kendine çekerek sarıldı.

"Uuu... Küçük bebeğim benim. Yani öyle dememe bakma sen. Bu gece senin on sekizinci yaşını kutlayıp, babanın onay verip vermediğini öğreneceğiz. Eğer onay verirse de, isteme merasimi için konuşacağız. Ama bak benden söylemesi baban söylemese de benim gibi bu durumu zar zor hazmediyor. Yani onay verse bile hemen kocacı olup bizi unutma,"

"Yaa... Anne!" dediğimde dolan gözlerimle birlikte güldüm ve devam ettim "Aşk olsun, babam benim ilk aşkım sen de benim herşeyimsin. Sizleri unutanın kalbi kurusun be!" der demez yanağına sulu bir öpücük bıraktım.

Annem benden ayrılırken "Tamam sen git hazırlan. Bende sofrayı kurar hazırlanırım. Çok süslenip kısa giyinme," dedi ve yeniden popoma şaplak attığında yüzünü buruşturdum.

"Off... Tamam anneee!" diyerek gülüştükten sonra odama ışınlanmayı bulmuş gibi topuklamaya başladım.

¬♡¬

Annemin aksine altıma düz ama bir o kadar güzel bir siyah pantolon, onun üstüne ise kapri kollu uyumlu olacak şekilde siyah bir tişört giydikten sonra saçlarımı su dalgası yaptım ve hafif bir makyaj ile noktaladım. Odamdan çıkarak çalan kapıya ilerlediğimde gelenin babam olduğuna emindim çünkü az önce annemi arayıp başka eksik var mı diye soruvermişti. Ayrıca dün annem ve babam ile konuşmak için okula gitmemiş ve onlardan tam benden bekledikleri gibi bir özür dileyerek anneme ev temizliğinde yardım etmiştim, bugün için.

RÜZGARYA | Yarı Texting    •TAMAMLANDI•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin