11.Bölüm

245 17 1
                                    

1 Ay Sonra

Koca yaz bitmişti.Ben Cesura,Cesurda bana alışmıştı.Aynı zamanda ben de yeni hayatıma pek alışamasam da uyum sağlamaya çalışıyodum.

Yarın okullar açılıyordu.Yaz tatilin de dedem gelip iki gün benim evimde kalmıştı.

Aynı zamanda da babamın bütün pisliklerini de anlatmıştım.
Aldığım kararlara saygı duydu ve de doğru buldu.O da çok kızgındı.

O gün aldığım kuralları ilk defa çiğneyip ağlamaştım.Hem de dedemin omzun da.

Dede mi çok seviyorum.Herkesin hayalinde ki gibi tatlı anlayışlı bir adam.

O gün herşey çok güzel gidiyordu ki sonlerında fikrim değişmişti.

Dedemle baya sohbet ettikten sonra kafamda dönüp dolaşan soruyu dedeme sordum.

"Dede sen niye geldin."dedim.Çünkü şehir dışında oturuyor ve bu ufak 2 gün için gelmezdi.Gelsede iş için olmalıdır.

"Normalde ben senin için geliyordum uçakta baban sana nerdeyse 3 aydır ulaşamadığını seni yanına almamı istedi.Aranızda neler olduğuni sorsamda söylemedi"dedi.Oh ne güzel kendi öz kızını bu genç yaşta ortada bırak sonra git babanı ara durumu bile anlatmadan  'git onu al 'de.İyiymiş.

"Dede benim burda düzenim var ve İstanbulu sevdim biyere gitmek istemiyorum.Benim için bura her yere göre daha iyi"dedim.

"Tamam.Seni anlıyorum kızım.Sen benim ilk göz ağrımsın.Burda kalmak istiyorsan istediğim okula gitmen gerek gerek"dedi.

Ne olursa olsun kabul etmem gerekiyordu.Zaten okul arıyorduk Işıl gille.

"Peki.Tamam.Hangi okul?"dedim.

"ALEV Lisesi"dediğin de şok oldum.Ne kadar kötü olur diyordum ama bundan daha kötüsü olamazmışmış zaten.

"Dede yapma bunu ben babamdan SoyAdımdan uzak durmayı çalışıyorum.Hem de hiçbir şey olmamış gibi o okula gidemem"dedim.

"Kızım biliyorum ama baban burda değil yurtdışında.Tabi eğer o okula gitmek yerine benle gelmek istiyorsan sen bilirsin."dedi.Off yaa ne bu şanssızlık.

"Tamam.Gidicem o okula ama benim kim olduğumu bilmicekler birde babama benimle ilgili hiç bir bilgi vermiceksin."dedim.

"Tamam.Ceza olsun ona birde korumalara devam Gece."dedi.Yok ama artık.Yine mi!Nefret ediyorum şu korumalardan yaa.Ben ve babamın peşinde hep korumalar olur.Düşmanlarımız yüzünden.Ben bi ara babamı ikna edip 3 aylığına korumalardan kurtulmuştum ama.

"Tamam ona da tamam ama ben kendimi koruyabiliyorum.Hem eskisi gibi peşimde 7 tana koruma olmasın 1 tane yeter eve de aynı şekilde."dedim.

"Hmm.Peşinde 3 tane olsun.Ama eve aynı şekilde bu aralar çok yükselişteyiz ve düşmanlarımızda artıyor."dedi.Bişey demicem çünkü daha önce ben evdeyken çatışma olmuştu.

Kafamı salladım.

Birde babam bu olayları magazinler falan duymasın diye magazin köstebeklerini uyarmış.Bu yüzden beni hala babamın yanında biliyorlar.
Annemi de aynı şekilde.

Şuan da okul için hazırlanıyorum.
Rutin işlerimi hallaedip kıyafet odama gittim ve 3. Dünya Savaşını başlattım.

              (Gece'nin giydikleri:)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

              (Gece'nin giydikleri:)

Bunları giyinip Cesurla evden çıktık.
Henüz okulun başlamasına 1 saat vardı.

Yürüyerek sahile vardığımızda Cesura'uzaklaşmadan gezebilirsin Cesur'dedim ve sahilin önünden aldığım kahvemi banka oturup içmayeme başladım.Aynı zamanda Cesur ilgisiz kalmasın ve evin ihtiyaçları için tuttuğum kişiyi arıyıp bizim eve gitmesini ve yapması gerenleri söyledim.

Cesur ihtiyaçalrını giderince baya yorulmuşa benziyordu benim de okulun başlamısına 15 dk vardı.

Cesuru alıp eve doğru yürümeye başladık.

Eve geldiğimde Cesuru bakıcısıyla tanıştırdım bayada iyi anlaşıyorlardı.

Evden çıkıp garaja yöneldim.Motora biniyodum ki etek yiydiğim aklıma geldi.Bende motorla giderim diye acale etmiyordum.

Arabama dönüp okula sürmeye başladım.

Okulun bahçesine yaklaştığımda ya hızlı giriş yapıp dikkat çekmicektim ya da yavaş girip.Ama hızlı olan seçenek bana daha cazip geldiği için hızlı bir giriş yaptım.

Ama sanırım daha düşük bütceli bir araba seçmeliydim ki bende öyle bir araba yok.

Neyse ne kadar hızlı girsemde herkesin dikkatini çektim.

Olan oldu diyip havalı bir cıkış yaptım arabadan.Kızlar ölümcül bakışlarını atarken erkekler salyalarını silmeye çalışıyordu.Klasik işte.Aslın da son derece havalı olduğumu düşünüyordum ta ki arkamdaki izdambitleri görene kadar.

Off ya bi de olun bahçesine kadar girmişler.Tabi yarısı okulun çıkış kapısında.

Neyse.

Modumu düşürmemeye çalışarak okula doğru yürümeye başladım.
Ama sanırım korumalarda benle birlikte geliyorlar.
Arkamı dönüp;

"Derse de girceksiniz galiba"dedim korumalara.

Korumalrın teki "Gece Hanım Levent Bey ve Babanızın emri."dedi.

Korumaya doğru yaklaşıp sadece korumanın duyucağı şekilde "Benim yanımda babam hakkında konuşmayın etraftakiler benim kim olduğumu bilmiyorlar ve okulun kapısında bekliyin beklicekseniz okulun bahçesi de olabilir."dedim.Normalde böyle kaba birisi değilim ama çevreye karşı böyleyim.

Korumayla anlaşıp daha çok dikkat çekmemek adına müdürün odasını bulmaya çalıştım.

Okul dışarıdan görünüşü kadar içi de güzel ama öğrencilerden pek haz etmedim.Hemde eteksiz kızlardan.Ben ne bekliyordum ki zaten.

Okul dört katlı ben burda koca kantini bile bulamam müdürü nasıl bulcam derken bir erkeğin yanıma gelip;

"Selam yavrum ben müdür odama gidelim sınifını söyliyim"dedi.

Ama gelen müdür mü değil.İlk günden oyun isteyen arkadaşlar var demek ki.

Hiç bir şey demeden çocuğu takip ediyodum.Ama kendimi de gülmemek için sıkıyorum.Çocuk üşenmeden takma bıyıl takıp kareli gömlek giymiş ayakkabıları saymıyorum bile.

Çocuk beni depoya götürüyordu çünkü bodrum kata gidiyorduk sanırım.

En sonunda tahminlerim doğru çıktı ve bodruma gitmek için merdivenlerden iniyorduk ki.

"Müdür bir dakika bakar mısın?"dedim

Çocuk bana dönüp ;

"Evet?"dedi.

Demesiyle takma bıyığını çekip
"Daha çok çalışman gerek çakama müdür"diyip ayağına çerme taktım ve  çakma müdür yeri boylar.

Yorum ve vote atmayı unutmayın;)

GECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin