10.Bölüm: ''Eller''

33.8K 4.5K 3.5K
                                    

Mavi Gri - Ben Sende Yandım

10.Bölüm: ''Eller''

Güneş bizim için doğuyorsa, geceyi ay ile kapatmak kaçınılmaz olur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Güneş bizim için doğuyorsa, geceyi ay ile kapatmak kaçınılmaz olur.

Güneş, kirpiklerimin uçlarına sıcak sıcak dokunurken uzandığım yatakta hafifçe hareketlendim. Gözlerimi açtığımda direkt perdemin arasından içeri sızan güneş ışığıyla karşılaştım. Penceremin dışındaki hayat beni bekliyordu. Kuş sesleri, bahar esintisi ve dostlarım. Beni bekliyordu. Hey! Bir saniye. Birini unuttum.

Melih.

O da buradaydı. Kalbimde garip bir hisle direkt doğruldum ve beni takip eden saçlarımı omzumdan arkaya aşırtıp ayaklandım. Üzerimdeki geceliği çıkarıp mavi renkli şalvarımı giyindikten sonra yüzümü yıkadım lâkin ortalarda kimseyi görememiştim. Temkinli bir halde yeniden odama geldiğimde saçlarımı tarayıp bir fularla tepeden taç gibi toplayarak uçlarının omuzlarımdan sarkmasına müsaade ettim. Aynaya baktığımda yüzümdeki gülümsemeyle karşılaştım. Normalde de gülümserdim ama bu sefer başka gülümsüyordum işte. Yatağımı da topladıktan sonra odamdan çıktım. Melih'in uyuduğu odanın kapısı kapalıydı ve hâlâ uyuyor olabilirdi. Uyandırmak istemedim. Mutfağa gittiğimde ocaktaki çayı gördüm. Demek ninem uyanmıştı. Buzdolabının kapağını açıp peynir ve zeytin çıkardım fakat bahçeye gidip biraz salatalık almam gerekti. Birkaç dakika sonra dışarı çıkmak için hareketlendiğimde ninemi elinde salatalık ve domateslerle buraya gelirken gördüm. ''Uyandın mı sonunda, Yasemin?''

Duraksadım. ''Niye ki? Çok mu geç uyandım nine?''

''Sen değil ama Melih evladım epey erken uyandı.''

''Neredeki o?''

Gülümseyerek elindekileri tezgâha bıraktı. ''Bahçede. Sabah erkenden kalktım, Melih de uyanmış. Beraber bahçeye gittik.''

''Ne yaptınız ki? Yani o ne yapıyor şu an orada, nine?'' diye sordum merakla.

Yüzündeki ima dolu tebessüm kalbimdeki dengeyi bozuyordu. ''Sana salıncak kurdu.''

Afallayarak gözlerimi büyüttüm ama dudaklarım da kendiliğinden delicesine yukarı doğru kıvrılıverdi. ''Bana mı?'' diye sordum saf saf. ''Salıncak mı kurdu?''

''Ah Yasemin,'' dedi ninem. ''Benden evvel mi bunadın guzum?''

''Nine deme öyle,'' dedim gülerek. ''Ben şaşırdım sadece.''

Yüzüme doğru yaklaşıp sanki gizli bir şey söylermişçesine fısıldadı. ''Bu Melih pek temiz pek hoş bir oğlan, Yasemin. Toprak biraz çamurluydu ama durmadı.'' Gülerek elindekileri musluğun altına tuttu. ''Deli oğlan, rüyasında mı görmüş yoksa seni? Sabah kalktı sana salıncak kurdu.''

Kalbim nasıl atıyor ah ah...

''Nereye kurdu ki?''

''Elma ağacının altına.''

Çiçekler ve Yasemin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin