6.Bölüm

64 14 16
                                    


Telefon elimde odamda oturuyordum. O sırada bir mesaj geldi.

Twin'im: Hadi nerede kaldın?

Nereye gidecektim ki acaba?
Buluşma ayarlamamıştık.

Aklıma gelen şeyle kalkıp odamın perdesini çekip, pencereyi açtım.

Allah kahretmesin!
Bugün Dolunay vardı. Biz her dolunayda Derin ile her zaman buluştuğumuz tepede buluşurduk. Unutmuşum.

Ben: unutmuşum kanka ya kusura bakma geliyorum.

Twin'im:Tmm bekliyorum acele et.

Hemen üzerime bir seyler geçirip odamdan çıktım.
Babam kahveye gitmişti arkadaşlarıyla. Annem de mutfakta bulaşıkları yıkıyordu.

Mutfağa girdim.
"Anneciğim."
"Ne isticen yine?"
Nasıl  da tanıyor beni ama.

"Hani bizim tepe var ya Derin'le, bizim günümüz geldi. Gidebilir miyim?"diye sordum masum olduğunu düşündüğüm bir gülümseme ile.

"Hayır, olmaz bugün gidemezsin. Misafirler gelecek."

Yüzümü buruşturdum
"Yapma Reis!"

"Hem kim gelecek ki akşam akşam?"
"Dayınlar."

"Ya anne sen ilgilenirsin, hem onlar daha iki gün önce burda değiller miydi?"

"Ne olmuş yani gelemezler mi?"

"Bunlar da haftanın sekiz günü bizdeler."diye mırıldandım annemin duymayacağı bir sesle.

"Yaaa anne hadi ama çok önemli."

Sıkkın bir nefes verdi .

"İyi tamam git, ama sıkı giyin üşüşütürsün."

Yanağından sulu bir şekilde öptüm ve teşekkür edip hızla odama çıktım.

Çantama bir çarşaf ve küçük bir yastık koyup telefonumu da aldıktan sonra evden hızlıca çıktım. Tepe zaten çok uzakta değildi.

***

Tepeye vardığımda birkaç genç grup dışında kimse olmadığını gördüm. Zaten buraya sadece gençler gelirdi.

Hemen Derin'i bulup yanına gittim. Beni fark edince ayağa kalktı ve sarıldı. Ayrıldıktan sonra çantamdan örtüyü çıkartıp yere serdim ve yastığımı da çıkarıp üzerine uzandım.

Her dolunayda bu tepeye gelip dolunayı izlerdik. Şimdi de öyle yapıyorduk. Ta ki yanımıza birileri gelene kadar.
Üç kişilik bir erkek grubuydu.
Gitmelerini bekledim ama boşuna beklemişim. Vaktime yazık. Çok değerli bir vaktim vardır benim. 'Yav he he...' diye böldü iç sesim. Yine. İç sesimi duymazdan gelip, ayağa kalktım Derin de onları fark etmiş olacak ki o da ayağa kalktı. Normalde bu tepede böyle tipler olmazdı. Kesin tepeleri karıştırmış bunlar.
İçlerinden sarışın olan konuşmaya başladı.

"Biz de sizinle oturabilir miyiz?"
Derin cevapladı.

"Şöööyle bir etrafıma bakıyorum da bir sürü boş yer var, oralara  oturabilirsiniz."

Çocuklardan biri bir adım yaklaşarak

"Biz burda oturmak istiyoruz ama."

"Biz istemiyoruz ama, yürüyün gidin gece gece elimizden bi kaza çıkmasın!"

Sarışın olan yanımdan geçip Derin'in yanına gidip saçlarını okşayınca Derin ona okkalı bir tokat yapıştırdı.

O boşluktan yararlanarak ben de diğerine tekme atıp yere düşürdüm.

DOLUNAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin