12. BÖLÜM

180 16 0
                                    

"Lanet olasıca Tolstoy'un eserlerinin altını çizerken seni sevdiğimi anlamıştım." 


Nesi var bunun ? Davranışlarını analiz etmeye başlayamadan te­lefonumun çaldığını duydum. kai'nın ismi ekranda göründü ve cevap verirken nedense tuhaf bir suçluluk duydum."Merhaba, jen" mesajına cevap verecektim ama bunun yerine arayabileceğimi düşündüm.             "kai'nın sesi biraz gergin, sanki birazmesafeliydi. "Ne yapıyorsun? Meşgul müsün?""Hayır, restoranda arkadaşlarımla buluşmaya gidiyorum," diyeaçıkladı."Tamam, şey, fazla vaktini almayacağım. Cuma günü olmasınaçok seviniyorum. Hafta sonuna hazırım!""Yine başka bir partiye mi gideceksin? Annen hâlâ hayal kırıklığıyaşıyor."Bir dakika; bundan anneme neden söz etmişti ki? Annemle ya­kın bir ilişkisi olması hoşuma gidiyordu ama bazen onunla çıkmak, sürekli beni ispiyonlayan sinir bozucu bir kardeşe sahip olmak gibi geliyordu. Onu böyle düşünmekten nefret ediyordum ama doğruydu.Yine de onunla bu konuyu tartışmak yerine, "Hayır," dedim, "bu hafta sonu odamda kalacağım. Seni özledim.""Ben de seni özledim, jen. Hem de çok Ara beni, tamam mı?"Onayladım ve karşılıklı, "Seni seviyorum," dedikten sonra tele­fonu kapadık


Odama geri döndüğümde Lisa başka bir partiye -rose'nin kafede
sözünü ettiği parti olmalıydı- gitmek için hazırlanıyordu. Netflixegirerek filmlere baktım."Keşke sen de gelseydin. Bu kez geceyi orada geçirmeyeceğimizeyemin ederim. Sadece kısa bir süreliğine gel. Bu küçük odada tekbaşına film izlemek cehennem gibi bir şey olur!" diye sızlandı lisa ve güldüm. Saçlarıyla oynarken ve hayal gücüne pek gerek bırak­mayan yeşil bir elbiseye karar vermeden önce üç farklı kıyafeti giyip çıkarırken bana yalvarmaya devam etti. Elbisenin parlak rengininkırmızı saçlarına çok yakıştığını itiraf etmek zorundaydım. Özgüvenine imreniyordum. 


Ben de belli bir noktaya kadar özgüvenliydim ama kalçalarımın ve göğüslerimin yaşıtım olan çoğu kadından daha iri olduğunun farkındaydım. Bu yüzden ben geniş göğüs dekoltemi gizleyen kıyafetler tercih ederken o mümkün olduğunca çok dikkat çekmeye çalışıyordu.

"Biliyorum..." dedim suyuna giderek. O anda dizüstü bilgisa­yarımın ekranı karardı ve açma kapama tuşuna basarak bekledim... bekledim. Ekran hâlâ siyahtı."Gördün mü?! İşte bu gelmen gerektiğini gösteren bir işaret.Benim bilgisayarım tae'nin evinde, onu kullanabilirsin." Sırıtarakyine saçlarım karıştırdı.


Ona bakarken aslında yapacak veya izleyecek bir şeyim olmadanyurt odasında tek başıma oturmak istemediğimi anladım."Tamam," dedim ve ellerini çırparak yerinde zıpladı. "Ama gece yarısından önce döneceğiz."  Pijamalarımı çıkarıp henüz giymediğim yeni bir kot pantolonu ayağıma geçirdim. Her zaman giydiğim pantolonlarımdan biraz daha dardı fakat çamaşırhaneye en yakın zamanda gitmem gerek­tiğinden pek fazla seçeneğim yoktu. Önü düğmeli, basit bir gömlekseçtim ama kolsuzdu ve omuzları dantellerle süslenmişti.


"Vay canına, kıyafetine gerçekten bayıldım," dedi lisa. Gülüm­sedim ve yine göz kalemini kullanabileceğimi söyledi."Bu kez olmaz," dedim son defasında gözyaşlarımdan nasıl bulaş­tığım hatırlayarak. O kardeşlik evine tekrar gitmeyi neden kabul ettim ki?"Tamam.taehyung yerine bizi rose alacak; az önce mesaj attı, heran gelebilir.""Benden hoşlandığım sanmıyorum," dedim aynada kendime bakarken.lisa başını yana yatırdı.

 "Ne? Hoşlanıyor! Sadece biraz huysuzdur ve bazen fazla açık sözlü davranır. Ve bence senden biraz korkuyor."

"Korkmak mı? Benden mi? Benden ne diye korksun ki?" dedimgülerek. lisa'nın bunu ters anladığından emindim."Bence bizden bu kadar farklı olduğun için," dedi gülümseyerek.Onlardan farklı olduğumu biliyordum fakat benim gözümde "farklı"olanlar onlardı. "Yine de onun için endişelenme; bu gece meşgul olacak.""jiminle mi?" diye sordum kendimi tutamayarak. Aynaya bak­maya devam ettim ama bana bir kaşını kaldırarak baktığı gözümden kaçmadı."Hayır, muhtemelen jungkook'la. Her hafta erkek arkadaş değiştirir." Bu bir arkadaş için söylenecek çok sert bir sözdü fakat sadece gülümseyerek üstünü düzeltti."O jimin'le çıkmıyor mu?" Yatakta nasıl koklaştıklarını hatır­lamıştım."Asla. jimin kimseyle çıkmaz. Bir sürü kızla takılır ama kim­seyle çıkmaz. Asla.""Ah," diyebildim sadece.


Bu geceki parti geçen haftakiyle aynıydı. Evin her yeri, çimenlik de dahil olmak üzere sarhoş insanlarla doluydu. Neden odamda kalıp geceyi tavana bakarak geçirmemiştim ki?Oraya ulaştığımız anda Rose gözden kayboldu ve ben de ka­nepede bir yere iliştim. Orada en azından bir saat kadar oturmuştum ki jimin ortaya çıktı.


"Çok... farklı... görünüyorsun," dedi kısa bir duraksamadan sonra.Bakışları vücudumu baştan aşağı taradı ve sonunda yüzümde takılıp kaldı. Beni tartarken çaktırmamaya bile çalışmadı. Gözlerime bakana kadar sesimi çıkarmadım.                                   "Giysilerin bu gece gerçekten sana uymuş." Gözlerimi devirdim ve aniden normal bol giysiler giymiş olmayı dileyerek gömleğimi düzelttim."Seni burada görmek sürpriz oldu.""Buraya tekrar geldiğim için asıl ben şaşkınım," dedim ve yürüye­rek ondan uzaklaştım. Peşimden gelmedi fakat her nedense kendimi gelmesini dilerken buldum...




Hero fiennes-tiffin beni öldürüyorsun 🤤🤤🥴









AFTERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin