•Memories•

104 30 29
                                    

Rose" ya ciddiyim ben senin tam olarak neyin oluyorum? "

Jm" rose şimdi olmaz! "

Rose" yeter artık jimin bana sürekli soğuk davranıyorsun. "

Jm" sevgili olduğumuzu falan düşünmedin öyle değil mi?! "

Rose" ben şey... "

Rose'un istemsizce gözleri dolmuştu.

Jm" sen cidden çocuk gibisin jin hyung ne diye seni başıma bela ettiyse. Ben sürekli birileriyle uğraşmak zorundamıyım ya bıktım! "

Rose ağzı açık onu dinliyordu. Neden burda olduğunu dahi bilmediği halde azar işitiyordu. Jımın onun omzuna çarparak oradan uzaklaşmıştı. Merdivenleri hızla çıkarak kendi odasına doğru girdi vr kapıyı sertçe yatağa bıraktı.

Jımın" huffff. Afferim jimin afferimmm! *"

Jımın kendine kızmakla meşgulken rose sadece ismini bildiği halde gitmesi gerektiğini anlamıştı. Ona yük olduğunu düşünüyordu. Ki jiminde bunu açıkça söylemişti suratına karşı. Artık daha fazla durmak yerine yan taraftaki komidinin çekmecesinden küçük bir defter aldı komidinin üzerindeki kalemle üzerine birşeyler yazıp sadece silahını alıp çıktı.

•••

Rose ormanlık alanda öylece dolaşıyordu. Otobana doğru geldiğinde otostop çekmenin rn iyi fikir olduğunu düşündü çünkü ayakları ve bacakları yürümekten mahvolmuştu.

Biraz sonra önünde siyah büyük bir jip durunca önce biraz tedirgin oldu ama jiminede gidemezdi onu istemiyordu. O yüzden arabaya bindi. Arabadaki onun yaşlarında bir adamdı. Kollarında ve boynunda döğmeler vardı. Elinı Rose'a doğru uzatarak gülümsedi

"merhaba ben hoseok"

Rose adamın bu samimi hülümsemesine karşılık bir nebzede olsa tedirginliği geçti. Rose'da elini uzattı.

"bende Cheyong... Park cheyong ama jimi-... Yani kısaca bana rose derler"

" memnun oldum rose yolculuk nereye?"

Rose önüne döndü ve derin bir nefes verdi dışarı doğru.

"bilmiyorum..."

Yüzü düşmüştü gene

Hıseok kızın bu hallerine anlam vermeye çalışıyordu ama bir yandanda gözlerini kızdan alamıyordu. Vurulmuş gibiydi.

" Gün batımını izlemeyi sever misin?"

Rose tuhaf bir şekilde ona döndü

" O ne?"

Hoseok sesli nir kahkaha patlattı ortaya

" ciddi olamazsın"

Rose ciddi bir suratla ona baktı

" hey ben gayet ciddiyim"

Hoseok ortamı ciddiyetini anlayarak yalandan öksürdü ve tekrar ona dönerek.

" peki madem. Hadi gün batımını izlemeye."

Rose direksiyona dönen adama bakarken. Gözleri gülümsemesinde takılı kalmıştı. Bir insan bu kadar güzel gülebilrmiydi?

Rose tekrar önüne dönerken yüzü kızarmıştı.

Hayatının yeni baştan sardığını oda bilmiyordu...

***

İşin sonu hoperose olcak glb sjsjsj

𝙋𝘼𝙍𝘼𝘿𝙄𝙎𝙀↬𝓙𝓲𝓷𝓼𝓸𝓸ღ۵Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin