18Bölüm.

587 28 5
                                    

Sonunda Aheng gözlerini açmıştı. Önce karşısında beni gördüğünde hem şaşırmış hemde gözleri ışıldamıştı. Aklına bir şey gelmiş kibi birden bana kötü-kötü bakmaya başladı. Neden öyle bakıyon dediğimde. Sen sevgilin Defnenin yanında olmalı değilmiydin. Benim yanımda ne işin var senin. Sonuçta ona inandın dedi. Bende Defne benim sevgilim değil sadece arkadaşım dedim. Sonrada özür dilerim sinirliydim sana güvenmediğimi söyledim ama sinirden öyle söyledim. Aslında sana güveniyom dedim. Ne söyliyosamda Aheng bana trip atıyodu ama bendede keçi inadı vardı ve bu inadım sayesinde Aheng beni affetmişti. Ahengin ailesi Ahengin yanına hastaneye gelmiştiler ve sonra yine ben, Eymen ve Dicle Ahengin yanında kaldığığımız için onları eve yolamıştık.

******************************
Miraç şerefsizinin cezasını vermek için karakola gitdim. Karakola geldiğimde Miraçın olduğu hapishane odasına gitdim. Miraçın karşısına geçip bir kızı dövdün hemde benim ufaklığımı öylemi dedim. Miraçta beni sinir etmek için evet dövdüm ve pişman degilim dedi. Miraçın suratına en sertinden bir yumruk atdım. Miraç önce sarsıldı sonrada yere düştü. Bende yeniden tekme yumruk daldım şerefsize. Ahengi nasıl dövmüşse öyle dövdüm onu. Aheng nasıl acı çektiyse. Oda öyle acı çekmeliydi ve çektide. Miraç yalvarıyo du vurmamam için ama ben dahada sinirlenip karnına defalarca tekme atdım. Miraç bayıldığında önce hapishane odasından sonrada karakoldan çıktıp arabama binip hastaneye doğru sürdüm. Hastaneye geldiğimde Ahengin olduğu kata çıktım ama ortalıkta Eymen ve Dicle yoktu. Hastanenin kantinine inmiştiler galiba. Birden Ahengin olduğu odadan sanki Ahengin sesini duydum. Sese dikkat kesildiğimde evet doğru duymuştum ama bu işte bir terslik vardı çünkü aheng yardım isdiyodu ve seside boğuk çıkıyodu. Koşarak odaya daldığımda Defnenin elinde hastane yastığı vardı ve Ahengi boğmaya çalışıyodu. Defne beni gördüğünde korkudan yastık elinden düştü. Defne durumu toparlamak için Bartu ben onun yastığını düzeltiyodum rahat etsin diye oda sandıki onu boğucam korkup bağırdı. Aheng ise hemen gücsüz ve boğuk çıkan sesi ile hayır Bartu o yalan söylüyo beni boğucaktı dedi. Defnenin üzerine yürüdüm. Defne ne kadarda durumu toparlamak istesede. Ben odaya girmeden önce her şeyi odanın pernceresinden görmüştüm. Defneye yaklaşıp yüzüne tokat atdım. Utanmıyonmu  ben sana inanıyodum ama sen gelip masum bi kızı öldürücektin ben gelmeseydim dedim. Defne ise Bartu ben ne yaptımsa seni sevdiğim için yaptım. Ben sana aşığım. O kız bizim aramızı bozuyodu dedi. Ben ise hemen onu dinlemeyip karakoldan arkadaşım olan Serkanı aradım. Serkan bi kaç saat sonra geldiğinde Defneni alıp hapishaneye götürmesini söyledim. Defne gitmek istemiyo bağırıyodu ama Serkan onu kolundan tutup götürmüştü. Onlar gider-gitmez hemen Ahengin yanına gidip iyimisin diye sordum ve ben seni yalnız bırakmamalıydım ya biraz geç gelseydim sana bişey olsa idi kendimi asla affetmezdim dedim. Ahengde iyim kötü bişey yok tam zamanında yetiştin deyip gülümsedi.

******************************
Eymen ve Dicle geldiğinde herşeyi anlatmıştık onlarda Ahengi yalnız bıraktıkları için kendilerine kızıyodular.
Dicle Ahengin giymesine yardım ediyo bende çıkış işlemlerini hall ediyodum. Dicle ve Aheng odadan çıktıklarında Aheng zor yürüyodu. Bende dayanamayıp Ahengi kucağıma aldım. Aheng hemen konuşmaya başladı. Ne yapıyosun? Ben kendimde yürüye bilirim dedi. Bende yürüyemiyodun işte Aheng kör değilim görüyom nasıl yürüdüğünü. Aheng susup çocuk gibi etrafına baktı. Arabanın yanına geldiğimde Ahengi arka kolduğa oturtdum, Diclede arka koltuğa geçip Ahengin yanına oturdu. Eymende benim yanıma ön koltuğa oturdu. Bende arabayı çalıştırıp Ahenglerin evine doğru gitmek için yola koyuldum. Eve geldiğimizde Ahengi yine kucağıma alıp kapıya gitdim. Eymen kapının zillin çaldığında Ahengin annesi kapıyı açmıştı. Ahengi gördüğünde gözleri ışıldamıştı. Aheng hemen kucağımdan inip annesine sarıldı. Ahengin babası sesleri duyup geldiğinde oda kızına sıkıca sarılıp hoş geldin kızım dedi. Aheng yaralarından dolayı ayakta duramayıp aci ile inlediğinde. Ahengi hemen kucağıma alıp odasına taşıdım ve yatağına yatırdım. Aheng bana teşekür ederim Bartu beni koruduğun ve yaptıkların için deyip yanağımı öptü. Bende gülümseyip bişey değil ufaklık ben bişey yapmadım dedim.

******************************
Bartu ve Dicle bana geçmiş olsun bi an önce iyileş ve yaralarına dikkat et diyip. Kendi evlerine yani yan eve gitmişlerdi. Bende yatağımdan kalkamadığım için annem yemeğimi bir tepside odama getirmişti bende iştahla yemiştim. Şimdi ise laptoptan oyun oynuyodum. Gözlerimin kapağı ağırlaştığında laptopu kapatıp kendimi uykuya teslim etdim.

POLİSİN AŞKI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin