"Bu çocuğun hiç normal hareketi yok." dedi Win, Bright'dan bahsediyordu. Tüm gün ona soğuk yapmıştı ama Bright'ın hiç umrunda değildi. Eve bile gelmemişti.
"Kimin?" Nine elindeki mısırları etrafa saçarken filminden ayırmıyordu gözlerini. Bu gece keyfi yerindeydi.
Win ona cevap vermek yerine, bilgisayarın ekranına odaklandı: "Ne izliyorsun?"
"Iron man."
"İzlemedin mi daha önce bunu?"
"Bir daha izliyorum Win, çok ses yapıyorsun. Gidip içecek bir şeyler getir bana."
Nine ona uzaklaşması için elini salladığında Win ayağa kalktı. Duvardaki saate göz attı. Birazdan Chen, Nine ile konuşmaya gelecekti bunu Nine'a söylemeye cesaret edemiyordu.
Mutfaktan, salona seslendi: "Nine?" yüz yüze olmadan söylemek daha kolayına geliyordu.
"Efendim?"
"Şey..." Win uzaktan konuya girmek üzereyken kapının sesi onun cümlesini başlamadan kesti.
"Ben bakarım! Bright gelmiştir."
Gelen Bright değildi çünkü Bright bu gece arkadaşlarıyla takılacağını Win'e söylemişti. Win'de ona soğuk yaptığı için umrunda olmadığını söylemişti.
Açılan kapının saniyede geri çarpma sesi duyuldu. Ardından Nine koşar adımlarla mutfağa girdi: "Chen gelmiş?!"
"Ha?" Win bunu bilmiyormuş gibi yapacaktı.
"Chen gelmiş diyorum?"
"Gelsin, sonuçta arkadaşının evi burası."
Nine çatılan kaşlarının altından kırmızıya dönen gözleriyle Win'e bakıyordu. Dişlerinin arasından fısıldadı: "Gitmesini söyle. Sakın içeri alma onu Win."
Kapının tekrar çalmasıyla, Nine; Win'i koridora ittirdi. Chen'i göndermesini istiyordu. Win ağır ve ne yapacağını bilmeyen adımlarla kapıya yöneldi. Derin bir nefes aldıktan sonra kapıyı araladı. Chen'in gülen yüzü tamamen ortadaydı.
"Seninki çok sinirli, yarın sabah ge-" Win sözünü tamamlayamadan, Chen onu ittirip içeriye girdi.
"Konuşacağız." Nine'ı evin içinde arıyordu. Sonunda mutfağa girdiğinde, ardından mutfağın kapısı kapandı. Win de odasına girip, onları; evin en çok kırılan eşyalarını bulunduğu ortamda yalnız bırakmıştı.
Yatağına oturduğunda telefonuna bildirim geldi.
Gönderici: Bright
➣ d^=b[,7'
Win garip bakışlarını telefonunda gezdirdikten sonra telefonunu yatağına bıraktı. Bright'ın içip sarhoşluktan tuşlara öylesine bastığını düşünüyordu.
"Sorunlu bu çocuk." dedi kendi kendine.
Aradan bir süre geçtikten sonra Chen, Win'in kapısından kafasını uzattı. Gülen yüzünden sevgilisiyle barıştığını belli ediyordu.
"Biz dışarı çıkıyoruz."
"Bu saatte mi?" Saat gecenin 2'sine geliyordu.
"Evet?"
Win elini alnına vurup, Chen'e gitmesi için işaret yaptı. Bu gece evi boştu ve uzun zaman sonra sessizliğin tadını çıkartacaktı.
"Mutfakta birkaç bardak kırıldı, sakın yere basma."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I loke you | BrightWin
FanfictionDüzyazı / Texting - Win peşine düştüğü bilekliği ararken, daha güzel bir şeyi buluyor. - Başlangıç: 25.05.20 Bitiş: 01.08.20