𝐖𝐨𝐫𝐥𝐝𝐰𝐢𝐝𝐞 𝐇𝐚𝐧𝐝𝐬𝐨𝐦𝐞「 KSJ 」

2.2

Telefonuma gelen mesajla Jungkook da telefonuma baktığında görmüştü.

"Hyung, Min Seo'ya söyleyecek miyiz?"

Jungkook'a baktım. Söyleyecek miydim? Ya orada kötü bir şey olursa? Ya abisi kötü biriyse? İntikam peşinde olan bir piskopat olabilirdi.

Hayır hayır, onu tehlikeye atamazdım.

"Hayır, Jungkook. Söylemeyeceğiz."

"Peki hyung."

"Şu an gece 12'yi geçtiği için yeni bir güne başladık. Ve adamın, artık bilmiyorum adam mı değil mi, her neyse yeni günün akşamından bahsediyor."

"Bu da demek oluyor ki, minimum 18 saatimiz var."

"Aynen öyle Kook! Bu aralar beynini fazla kullanıyorsun, sorun olmasın?"

Güldüğümde, göz devirerek ayağa kalktık.

"Artık Min Seo'nun yanına gidelim bence."

"Haklısın." Deyip kapıyı açtık ve salona geçtik. Jungkook ve ben, karşılıklı koltuklarda uyuyacaktık. Min Seo Hanım da benim muhteşem yatağımda yatacaktı! Jungkook kendine yatağını, koltukta kurarken, Min Seo'nun yanına gittim.

"İyi misin?" Dedim, kapıyı kapattıktan hemen sonra.

"İyiyim." Dedi, zoraki bir şekilde. Gözleri dolmuştu.

"Ağlama..."

Yatağın üzerine otururken, hemen yanına oturdum. Benden uzakta oturuyordu. Eliyle gözyaşlarını temizlerken, sadece onu izliyordum.

"Yah! Yanında son derece mükemmel, komik, yakışıklı ve tapılası bir sevgilin varken, nasıl ağlarsın sen!"

Kafasını bana döndürdü ve gözlerimin içine baktı.

"Ayrılmak istiyorum."

"N-ne?" Aniden söylediği şeyle canımın yandığını hissettim. Dolu gözlerle konuşmaya devam etti.

"Ben kusurluyum Jin. Sen ise... Benden daha güzelini bulabilirsin. Sırtında izleri olmayan, ailesi düzgün olan, en önemlisi seni benden daha çok mutlu edebilecek birini bulabilirsin."

Kafamı salladım, aceleyle.

"Ama senden daha arızasını bulamam." Güldüğümde, az da olsa tebessüm etmişti.

"Ama ben ciddiydim. Ben... Bu izlerle sana yakışmıyorum."

"Şimdi saçmalayı kes ve uyu. Uyu da biraz kendine gel."

Sinirden ayağa kalktım, kapıya doğru giderken onun kırgınlık dolu kahkahasını işittim.

"Bana acıyorsun, değil mi?"

Olduğum yerde arkama döndüm ve onun konuşmasını dinledim. Şu an tamamen saçmalıyordu.

"Sen! Worldwide Handsome Kim Seokjin, bana acıyorsun! Sırf acıdığın için yanımdasın. Sen mükemmelsin, değil mi? Bu yüzden de mükemmel biriyle sevgili olursun..."

"Saçmalama!"

"Jin, sen neden Hyo Seo'dan ayrıldın o zaman? Liseden bahsediyorum. Lisedeyken Hyo Seo'dan neden ayrıldın?"

"Ben..."

"Sırf ailesi fakir diye... Ailesi için onu yalnız bıraktın sen..."

"Hayır hayır, öyle değil."

"Bütün okul biliyormuş bunu Jin. İnkar etme."

"Sen... Benimle aynı lisede miydin?"

Kafasını iki yana salladı.

"Hayır, sadece birinden öğrendim."

Anlattığı şeyler doğru değildi. Benim ondan ayrılma sebebim, uyuşturucu kullanıyor olmasıydı.

"Peki... Sen? Beni neden sevdin o zaman? Hani, ben onu ailesi için bırakmışım ya? Sen neden beni sevdin o zaman?! Ha? Söyle! İntikam almak için mi? O kızı bıraktığım için benden intikam mı alacaktın? Bunun için mi beni kendine aşık ettin?!"

"Hayır... Ben seni gerçekten sevdim. Ben senden nefret etmek istedikçe, sana daha çok aşık oldum. Seokjin, ben... Senden uzaklaşmaya çalıştıkça, sana daha çok yaklaştım."

O, hıçkıra hıçkıra ağlarken, ben de gözlerimden bir damla akmasına izin verdim.

"Ben, ondan sırf uyuşturucu kullandığı için ayrıldım."

"Ne?"

"Min Seo, okula gelirken hep göz altları mosmordu. Ailesi, neden benim umurumda olsun ki? Ben ona defalarca kez, uyuşturucuyu bırakmasını istedim. Tedaviye başlamak için defalarca kez ikna etmeye çalıştım, beni dinlemedi. Sonunda ondan ayrıldığımda, böyle bir iftira attı."

"Ben bilmiyordum..." Hıçkırıkların arasından konuşurken, bütün bu davranışlarını bugünlerde yaşadığı olaylara verdim. Ona yaklaştığımda ellerim sırtında yerini buldu. Saçlarına öpücük kondururken, kollarımın arasında küçücük kalışına gülümsedim.

"Diğerlerini umursamam. Ama şunu bil, sen benim için kusursuzsun. Mükemmelden de ötesin."

"Ama-"

"Şşşt, şimdi uyu biraz güzelim."

"Peki." Ondan ayrıldığımda yatağa uzandı. Üzerindeki örtüyü  çekerken, gözlerini kapatmadan son kez konuştu.

"Bu arada, ben de yarın abimi bulmaya geleceğim."

"Sen?"

"İyi geceler, mükemmel sevgilim~"